Yüce Allah (CC) Kur’an-ı Kerim’de belirtmiş olduğu ayetlerinde insanın en mükemmel bir şekilde yaratıldığını ve yeryüzünü imar eden ve oradan sorumlu olduğunu bildirmiştir. Yine çeşitli ayetlerde insanların kadın - erkek şeklinde iki cins olarak yaratıldığını, her bireyin özgün bir kimliğe sahip ve farklı özellik ve karakterlere sahip olduğunu belirtmiştir.

Sosyal hayatın en önemli temel taşı kadın ve erkeğin bir araya gelerek birlikteliği sonucu oluşan yapıya aile denir. İnsanoğlu hayatı boyunca her zaman sevgiye muhtaçtır. Saygı ve sevi göster ki sana da sevgi göstersinler.

 İş arkadaşını okul arkadaşını mahalleden her nereden olursa olsun seversin sayarsın güzel bir şey ama bunlar arasında 2 kişi var ki onların yeri her zaman ayrıdır ki Onlar Anne ve Babadır.

Annemiz bizi 9 ay karnında taşımış ne zorluklarla dünyaya getirmiş günlerce haftalarca uykusuz kalmış hastalandığımızda yine aynı şekilde uykusuz yorgun zor günlerde bizleri büyütmüş. Kendi yorgunluğunu hiç düşünmemmiş sadece çocuğunun iyi olmasını istemiştir.

Boşuna dememişler ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar.

Babamız da aynı şekilde kimse babasının üzerindeki emekleri ailesi için yaptıklarını köşeye atıp nankörlük yapamaz. Çocuklar kendilerine kahraman olarak karakter olarak ya annesi ya da babasını örnek alır. Yardım severliği, saygıyı, sevgiyi, iyilik yapmayı ailesinden öğrenir; üzerimizde sayısız emekleri olan anne ve babaya yaşlanınca sevgi ve saygı sırası bize geldiğinde onlara iyi bakmalıyız.

“Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana-babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine of bile deme; onları azarlama ikisine de güzel söz söyle.” 

İsra Suresi 23. Ayet 

Anne-babaya iyilik edilmesiyle ilgili olarak Allah (cc) Kur’anı Kerim’de şöyle buyurur: “Allah’a kulluk edin, O’na bir şeyi ortak koşmayın. Anne babaya, yakınlarına, yetimlere, düşkünlere, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolcuya ve eliniz altında bulunan kimselere iyilik edin.  

Yüce Allah (c), Kuran’da zatına şirk koşulmaması ve sadece kendisine ibadet edilmesini istedikten sonra en önemli hak olarak anne ve babanın hakkını ve onlara iyiliği emretmektedir.

Peygamber efendimiz henüz altı yaşında iken hem anne, hem de babadan yoksun kaldı.  Bu sebeple dünyada onlara hizmet edememiş ama bir ömür boyu kalbi onların sevgisiyle dolu olarak yaşamıştır.

Çevresindeki insanlara anne ve babaya nasıl davranılması gerektiğini Allah (cc) katında en değerli ibadetin, vaktinde eda edilen namazdan sonra anne-babaya iyilik olduğu ve bunun onları Cennete sokacak bir amel olduğu, Allah’ın (cc) insan üzerindeki himayesini artırma yolunun anne-babaya şefkat etmekten geçtiği belirtilir. Anne-babanın izni olmadan cihada bile gidilmemesi gerektiği vurgulanarak  anne-babaya hizmet ve itaatin önemine dikkat çekilir.

Rabbim tüm ümmeti hayırlı bir evlat olup ve hayırlı nesiller yetiştirenlerden eylesin.