Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

RAMAZAN GELDİ HOŞ GELDİ

RAMAZAN GELDİ HOŞ GELDİ

Hz. Adem(as) den beridir insan hayatında din en az dünya kadar önemli bir yere sahiptir.

Bu nedenledir ki insanların ülke ve millet olarak kültürlerinin oluşmasında din belki de birinci sıraya almıştır.

Bu durum bizim milletimiz için de geçerlidir.

İnsan topluluklarını hayatlarında bilerek veya bilmeyerek edindikleri tecrübe ve alışkanlıklar vardır.

Dini inançları dolayısıyla elde ettikleri tecrübe ve alışkanlıklar bilerek ve isteyerek elde ettikleri sınıfına dâhildir.

Milletimizin inançları nedeniyle elde ettikleri kültürlerin en önemlilerinden birisi hiç şüphesiz Ramazan Kültürüdür.

Milletimiz İslam Dininin 5 esasından biri olan Oruç ibadetinin yerine getirildiği Ramazan Ayına çok büyük önem vermiş ve Oruç ile birlikte çok fazla güzelliği bu ayada yaşamaya özen göstermiştir.

Ramazan ayı Müslüman ülkelerde Kuran ve Oruç Ayı olarak kabul edilmekle birlikte dua ayı, gufran ayı, ibadet ayı ve Zekât ibadetlerinin çoğunlukla bu ayda yerine getirilmesi nedeniyle bazı yerlerde de cömertlik ayı olarak nitelendirilir.

Bu ayda yapılan ibadet milletimizce Oruç olarak isimlendirilmesi yanında diğer ülkelerde genel olarak “Savm, Sıyam ve Ruze” ifade edilir.

Hangi isimle ifade edilirse edilsin İslam dininin temel ibadetlerden Oruç ve Zekat ibadetinin ifa edildiği ay olan Ramazan ayına milletimiz asırlarca çok büyük bir önem vermiş ve bu ayı en güzel şekilde yaşama amacıyla oluşturulan güzellikler zamanla Ramazana has bir kültür oluşmasına sebep olmuştur.

Milletimiz Ramazan ayını diğer Müslüman ülkelerden farklı şekillerde yaşamış ve iftarı, sahuru, teravihi ve kandil geceleri ile kendine has bir hayat tarzı haline getirmiştir.

Ramazan “kızgın taş” manasına geldiğinden dolayı günahları eritmeye vesile oluyor olsa da aslında Ramazan kelimesi, Cenabı Allah’ın(cc) en güzel isimlerinden birisidir.

Cenabı Allah’ın(cc) sonsuz rahmeti sayesinde kullarının günahlarının yok olması dikkate alınarak oruç tutulan aya Ramazan ismi verilmiş ve milletimiz arasında daha çok “Şehr-i Ramazan” yani “Allah’ın(cc) ayı” olarak isimlendirilmiştir.

Ramazan Ayının Müslümanlarca diğer aylardan daha üstün ve kutsal kabul edilmesinin bir diğer nedeni Ramazan ayının, Kur’anı Kerimde ve hadislerde isminden en çok bahsedilen ay olmasıdır.

Ramazan Ayının bir diğer özelliği ise Peygamberimiz Hz. Muhammed(sav.)in Ramazanın birinci gecesi geldiğinde şeytanlar ve cinlerin azgınları zincire vurulur, cehennem kapıları kapatılır. Hiçbir kapı açılmaz, cennet kapıları açılır ve hiçbir kapısı kapatılmaz” şeklindeki Hadisi Şerifleridir.

Bu hadisi Şerif “Ramazan ayının evveli rahmet, ortası mağfiret sonu ise cehennemden kurtuluştur.” Şeklindeki hadisin hem açıklaması hem de Müslümanların nefisleriyle mücadeleye hazırlarken Ramazan ayında insanları sabır, iyilik ve doğruya davetçisidir.

Oruç fizyolojik istek ve arzuları dizginleme, cihat ise dünya hırsını dizginleme vesile olması nedeniyle Ramazan Ayında bir taraftan nefis ile mücadele edilirken diğer taraftan İslam düşmanlarıyla mücadele edilirken de ayrıca sabır ve tahammül tavsiye edilmiştir.

Ramazan Ayı oruç ayı olmakla birlikte aynı zamanda Kuranı Kerimin nazil olmaya başlaması nedeniyle Kuran Ayıdır.

Müslümanlar, Kuran Ayı olarak bildikleri Ramazan ayında Kur’an’ı Kerimi okumaya ve okutmaya her zamankinden daha fazla özen gösterirler.

Hz Peygamber(sav.) in Cibril(as) ile karşılıklı Kur’ân okumasına dayanan “Mukâbele” uygulamasının bu aya mahsus bir gelenek olması nedeniyle Müslümanların Ramazan ayında çokça Kur’an’ı Kerimi okuyup, anlamak ve tefekkür etmeleri en büyük görevleri arasında kabul edilir.

Her ne kadar yeni yetme denilen zamane Müslümanları önem vermeseler de Müslümanlar yüz yıllar boyunca bu önemli Ramazan geleneğini sürdürmektedir ve camilerde yahut evlerinde bir araya gelerek, her gün bir cüz okumak suretiyle Ramazan ayının sonuna gelindiğinde ise Kur’an’ı baştan sona hep birlikte okumuş yani hatmetmiş olmaktadırlar.

FARKINDA MIYIZ?

Ramazan ayı, Kur’an-ı Kerimi okuma, anlama, yaşama ve Oruç ibadetini yerine getirildiği Mübarek ay olduğu kadar Hicretin ikinci yılı Ramazan ayının on yedisinde Bedir Zaferi ve Ramazan ayının yirmisinde Mekke’nin fethinin gerçekleşmiş olması nedeniyle sabır, cihat, fetih ve zaferler ayıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Süleyman Küçük Arşivi
SON YAZILAR