Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

Sünnet düşmanlığının arkaplanı

Sünnet düşmanlığının arkaplanı

Günümüzde Allah(cc) Rasulü’nün(sav) Sahih Sünnet ve Hadislerine düşmanlıkta tabir caiz ise gemi azıya alan ve kimi zaman mealcilik, kimi zaman Kurancılık kimi zaman da deistlik olarak ortaya çıkan Sahih Sünnet düşmanlığının arka planını çok iyi anlamak gerekmektedir.

Son yıllarda özellikle Hz. Peygamberin Sahih Sünneti ve Hadislerine karşı başlatılan değersizleştirme, yalanlama, inkâr etme ve yok etme kampanyalarına bakıldığında bunların Müslüman ailelerde yetişmiş Müslüman evlatların ailelerini şirkle, müşriklikle ve kâfirlikle suçlayacak kadar muvazenesini kaybetmiş evlatları tarafından yapılıyor olması insanın aklına farklı düşüncelerin gelmesine sebep oluyor.

Özellikle Britanya emperyalizminin etkisinde kalmış olan Güney Doğu Asya kıtasında başlayıp küresel emperyalizmin işgali altında olan Arap ülkelerinde selefilik iddiası ile ortaya çıkan İslam’ı içten çökertmeye yönelik bu hareketlerin batılı basın yayın organlarınca desteklenmesi ile bu sapkın düşüncelerin maalesef ilkokul seviyesine kadar yayılma tehlikesi vardır.

Diğer taraftan ise tamamen batı kaynaklı deistlik düşüncesi de Hz. Peygamberin Sahih Sünneti ve Hadislerini ortadan kaldırmak yolunda gayret sarf etmektedir.

Yaratıcı olarak tanrı ’nın varlığını ve âlemin ilk sebebi olduğunu kabul etmelerine karşın bizdeki ideolojik laiklik benzeri tanrı yaşanan hayata karışmaz düşüncesinde olan deistler kişilerin aklına dayalı ve çoğunlukla kişisel bir din anlayışına sahip oldukları için Hz. Allah(cc) tarafından insanlığa ilahi dinleri tebliğ etmek ve örneklik yapmak için bir resulün ve nebinin gönderildiğini kabul etmezler.

Hatta Peygamberleri(as) hepten reddederler, çünkü vahye bağlı bir dinin varlığını kabul etmezler. Deizmi bu anlayışa göre felsefî bir ekol olarak kabul edersek, Hz. Peygamberin(sav) Kuranı Kerimde övülmüş olan örnekliğini red ederek Sahih Sünneti ve Hadisleri itibarsızlaştırarak ortadan kaldırmak isteyen sünnet düşmanları ile deistler arasında çok da fazla fark olmadığını görürüz.

Hz. Rasulullah’ın(sav) Kuranı Kerimi tebliğ edip, açıklayıp, örneklendirerek hayata uygulaması olan Sahih Sünnet ve Sahih Sünnetin yazılı hali olan Sahih Hadisleri red eden Kurancılar denen sapkın güruh ile deistler arasındaki bir diğer benzerlik ise akla uymayan bir şeyi dini olamayacağıdır.

Dinin temel esaslarından bir umde olarak aklın vahye tabi olması esas iken deistler ve sünnet düşmanı olan güruh aklı vahye önceleyerek başta Kuranı Kerim ayetleri ve Sahih Sünnet ile Sahih Hadisler olmak üzere din ve dinle ilgili olan her şeye şüphe ile yaklaşmayı temel almışlardır.

1400 yıllık İslam ilim ve irfanından süzülerek gelen tüm İslami eserleri ve bu eserleri yazan Selefi Salihin olarak bilinen muhaddis ve müfessirler başta olmak üzere tüm âlimleri yalancılıkla hatta din dışılıkla suçlamaktadırlar.

 Hatta daha ileri giderek Sahih Hadislerin toplandığı kitapları yazan İmam Buhari(ra) ve İmam Müslim(ra) başta olmak üzere tüm muhaddisleri Hz. Peygamberden 200 yıl sonrasında başlamak üzere hadisleri uydurmakla suçlayarak çok büyük bir töhmet ve iftirada bulunmaktadırlar.

Üstelik bunu yaparken de imamlar ile diyanet başta olmak üzere tüm dini eğitim kurumlarını sürekli eleştirip onları din adına hiyerarşik bir düzen kurmakla suçlarken, kendilerini oluşturdukları cemaatler(!) bünyesinde fetva komisyonları, gayri resmi akademi ve enstitüler ile indirilmiş(!) ve uydurulmuş dinlerini yaymak için basın yayın organları kurmaya yetkili görmektedirler.

Bütün bunları düşününce iç ve dış çevrelerce yürütülmekte olan Sahih Sünnet ve Sahih Hadis düşmanlığının görünenden çok farklı bir arka planının olduğu akla geliyor.

Müslümanlarca bu şeytani düşüncenin arka planın bir önce deşifre edilip bu uluslararası denilebilecek boyuttaki oyunun en kısa zamanda önlenmesi gerektiğine inanıyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Süleyman Küçük Arşivi
SON YAZILAR