Bu güne kadarki yaptığı açıklamaları ile dünya devi olarak bilinen devletlerin başkanlarından bile daha çok etki yapan kişiler kimlerdir deseniz bizim için belki de ilk sırada ABD Eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger ’in geldiğini söyleyebiliriz.

Galiba pek çok kişi Henry Kissinger ismini 1974 yılında Yunanistan’daki albaylar cuntasının desteklediği Kıbrıs’taki kanlı baskınlar sonunda Milletimizin büyük bir övüncü olan Kıbrıs çıkarması sırasında duydu.

Daha sonraki yıllarda siyaset sahnesinden çekilmiş gibi görünen ama aslında eskisinden daha fazla siyasi olaylarla ilgili açıklamalarda bulunan bu karanlık suratlı kişi şimdilerde yine bir takım açıklamalarla sahne almış görünüyor.

Sadece açıklamalarla kalsa iyi de birileri için kitapta yazıyor. 

Mesela küresel politika hakkında Dünya Düzeni adlı bir kitabı var.

Bir de 1994'te yayımlanan ve sadece ABD nin değil, büyük ölçüde 20. yüzyıl ve Batı Dünyası'nın uluslararası ilişkiler tarihinin ve diplomasisinin kendileri tarafından nasıl yönetildiğini gösteren bir kitabı daha var.

Amerika Birleşik Devletlerinin eski Dışişleri Bakanı ve Ulusal Güvenlik Danışmanı olan Henry Kissinger tarafından şimdilerde kontrollerindeki en önemli basın yayın organlarından biri olan Wall Street Journal’ da yazdığı bir makalede yeni küresel düzen hakkındaki neleri tasarladıklarını yazıya dökmüş ve güya korona salgınının küresel sistemi sonsuza kadar değiştireceğini öngördüğünü açıklamış.

Yaklaşık bir yıla yakın bir zamandır uyguladıkları vahşi sağlık politikalarıyla dünyanın başına büyük bir pazarlama politikası olarak uyguladıkları korona virüs salgınının insanların sağlığına verdiği zararın geçici olabileceğini, ancak neden olduğu siyasi ve ekonomik çalkantıların bu kadarla kalmayacağını ve bir kaç kuşak boyu sürebileceğini açıklamıştır.

1944'ün sonlarında piyade er olarak katıldığı II. Dünya Savaşı sırasında yaptığı katliamların sonunda yaşadığı duyguların aklına geldiğini belirttiği açıklamasında; ölümcül(!) corona salgını nedeniyle dünyanın bir yıldır yaşadığı sıra dışı koşulların esasında sadece belirli bir çevreyi hedeflemeyen bir olay olduğunu dahası herkesi rastgele ve yıkıcı bir şekilde hedeflemiş durumda olduğunu da itiraf etmiştir.

Henry Kissinger, o yıllar ile bugün yaşadıklarımız durum arasındaki benzerliklere rağmen, Amerikalıların o zamanki zorluklara karşı gösterdikleri dayanıklılığın savaşı kazanmak gibi büyük bir ulusal hedef peşinde olmasıyla ortaya çıktığını, ancak bugünkü durum ile arasında önemli bir farkın 

mevcut olduğuna dikkat çekerek ABD de bugün yaşanan siyasi bölünmenin salgının yayılmasından kaynaklanan ortadan kaldırılması için uluslararası boyut ve küresel ölçekte benzeri görülmemiş engellerin üstesinden gelecek etkili ve vizyon sahibi bir hükümete ihtiyaç duyulduğunu da ilave edivermiştir.

Kissinger ‘in açıklamalarının satır aralarına bakarsanız olayın esas yüzünün salgın olmadığını insanların başına bir büyük gaile olarak gösterilen virüs musibetinin asıl gayesinin ülkelerin ve siyasetin küresel ölçekte dizaynına sebep olacağını göreceksiniz.

Kissinger’ in mi yoksa yeni corona virüsünün mü dünyanın başına gelen daha büyük bir felaket olduğunu fark edemeyenler için küresel Büyük Sıfırlama, Great Reset veya Global Reset olarak takdim edilen yenidünya düzenindeki uygulamaların Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) COVID-19 salgını sonrasında ekonomiyi sürdürülebilir bir şekilde yeniden inşa etme önerisi olabilir.

Virüs musibetinin bu günkü gerçeklerinin tam olarak ortaya çıkmadığı Mayıs 2020'de Birleşik Krallık Prensi Charles ve WEF direktörü Klaus Schwab tarafından tanıtılan büyük sıfırlama esasında küresel egemenlerin bu güne kadar 2 dünya savaşı ve doğu batı bloku veya büyük Avrupa projeleri ile gerçekleştiremedikleri siyonist işgal projesinin kâğıt üstündeki adıdır.

Projeyi açıklayanlardan özellikle İngiltere’nin uzatmalı veliahdı Prens Charles’a dikkat edilmesi gerekir.

Çünkü uzun yıllar boyunca annesi tarafından tahtın devredilmemesi ile hep görünüşte geri planda kalan Prens Charles’a uygulanan PR nedeniyle bir ara Müslüman falan olduğu iddia da edilen ve bu sebeple de pek çok İslam ülkesinde hayli Müslüman taraftar topladığı bilinmektedir.

Korona için yapılacak bir iki doz aşı ile virüsü musibetinin atlatılabileceğini ve sonrasında yapılacak hazırlıklar ile önceki zamanlara dönülebileceğini zanneden kişilere dünya genelinde yapılan hazırlıkların bizde olduğu gibi aşı olayı ile sona ermeyeceğini Kissinger “virüsün patlak vermesinden kaynaklanan krizin ortaya çıkardığı toplumsal parçalanmanın yankılarının sınırlar tanımadığını ifade ederek dünya liderlerinin korona sonrası düzene geçmek için paralel bir proje başlatmaları gerektiği” sözleri açıklamıştır.

Bu paralel projenin üçüncü ve sonuncu ayağı olarak da , “ABD yönetimini liberal küresel düzenin ilkelerini korumaya odaklanmaya” çağırmaktadır.

ABD nin küresel liberal düzenini nasıl koruduğu ise Kissinger’ in şu sözleri ile ifade edilmiştir:

"Petrolü kontrol edersen ulusları kontrol edersin, yiyeceği kontrol edersen insanları kontrol edersin."

"Kanunlara aykırı olanları hemen yapabiliriz. Anayasalara aykırı olanı yapmak ise biraz daha vakit alır."