22.05.2011 tarihli AK Parti isimli yazımı okuyan okulumuz Konya Anadolu İmam Hatip Lisesi öğretmenlerinden arkadaşım Mustafa Ekinci şu şekilde eleştirmiştir, kendisine teşekkür eder başarılar dilerim.

Size ilham geliyor galiba
“AKP’nin iktidara gelmesini hiçbir güç engelleyemez ifadesini açıklamanız yeterli olmamış kaderle de bağlantı kurmanız acaba ilham mı geliyor diye düşündürüyor. İslam ülkelerindeki hareketler Amerikan menşeli olduğunu herkes söylüyor, bunu görmemek iyimserliktir. Keşke sizin düşündüğünüz gibi olsa ALLAH kâfirlerin hilelerini inşallah boşa çıkarsın.”
Tevfik Fikret’in dediği gibi; Müsademe-i efkâr’dan barika-i hakikat doğar. Yani fikirlerin açık ve net çarpışmasından hakikat güneşi doğar. İnşallah kardeşimizin bu eleştirisiyle demek istediğimiz husus daha açık bir şekilde vuzuha kavuşur. Biz, konumuzu açık ve net bir şekilde açıklamıştık ama demek ki, arkadaşımız yeterli görmemiş, kaderle de bağlantı kurunca kafası daha da karışmış, acaba Sadık Hoca’ma ilham mı geliyor diye kendini tutamayıp, düşünmeye başlamış. İslam ülkelerindeki hareketler, Amerikan menşeli olduğunu herkes söylüyor, bunu görmemek iyimserliktir; diyerek söylediklerimi bir türlü kabullenememiş, sonunda keşke sizin düşündüğünüz gibi olsa demiş ve ALLAH kâfirlerin hilelerini inşallah boşa çıkarsın; diyerek dua etmeyi de ihmal etmemiştir.
Şarkta Batılılaşma hareketi miadını doldurmuştur; çünkü AK Parti isimli yazımda açıkladığım gibi Batı’nın şarka sunmuş olduğu bütün modeller, doğulu insanın kimliğini kaybetmesine ve aç bırakılmasına sebep olmuştur. Kapitalizm bunun müsebbibidir. Sosyalizmi faşizmi, totaliter rejimleri burada dile getirmemize gerek yok, hepsi aynıdır, biri diğerinden farkı yoktur; biraz geniş düşünecek olursak bu böyledir.
 İslam ülkelerinde şimdiye kadar toplu kıyamın olmamasının sebebi, dünya konjonktürünün buna müsait olmamasıdır. Buna rağmen zaman zaman küçük çapta da olsa kıyam olmuştur; ama diktatörler dünyadan aldığı güçle bunu anında bastırmıştır. Mesela Hama’da 2 Şubat 1982’de Suriye Hükümeti’nin, Müslüman Kardeşlerin Hama şehrinde başlattığı ayaklanmayı bastırmak amacıyla saldırarak binlerce Müslüman katledilmiştir. Uluslar arsı Af Örgütü’ne göre 10.000- 25 bin arsıdır, belki de daha fazladır. Bu harekette Amerikan menşeli olduğunu söyleyebilir miyiz?
Şimdi İslam ülkelerinde toplu kıyamın yapılmasına dünya konjöktörü müsaittir. Komşuları Türkiye’de bir açılım yaşanmaktadır, daha fazla demokrasi denmektedir. Yeni anayasanın yapılması için çalışılmaktadır. Türkiye, Filistin’in özgürlüğü için mavi Marmara gemisini göndermiş, dokuz tane Furkan’ını şehit vermiştir. İslam ülkeleri ve Arap âlemi bunları gözüyle müşahede etmektedir. Onların hakkı değil mi Türkiye gibi olmak? Batılı menşeli ajanların propagandasına kanarak neden Amerikan menşeli olduğunu herkes söylüyor, bunu görmemek iyimserliktir, diyerek teslim bayrağını çekiyoruz?
Türkiye’de İslam m ülkelerinde olduğu gibi kıyamın olmamsının sebebi, seçimlerin yapılmasından ve Ak Parti’nin başında milletin misyonunu temsil eden İmam Hatip menşeli Muhterem Recep Tayyip Erdoğan’ın olmasıdır. Böyle biri varken Ak Parti’nin yeniden iktidara gelmesini hangi güç engelleyebilir? Buna milletimiz müsaade eder mi?
 Zulüm ile abad olunamayacağını herkes bilir, dolayısıyla her gecenin bir sabahı vardır, kaderle bağlantı kurmamızın sebebi budur, bunun ilhamla ne ilgisi var?
Resulü Ekrem (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurur: “Müminin ferasetinden korkunuz, çünkü mümin Allah’ın nuruyla bakar.”
Muhterem meslektaşım Mustafa Bey, bilmem anlatabildim mi?