Nazmiye Gülbaş

Nazmiye Gülbaş

Kurban Ettiklerimiz

Allah nasip ederse kısa bir süre sonra Kurban Bayramını kutlayacağız. Ne güzel bir bayram ne güzel bir ibadettir kurban.

 

Hz. İbrahim(a.s)'e inen kurban hadisesini herkesin malumu...

 

Hz İbrahim(a.s) ve ailesi Allah'a teslimiyetin güzide örneğidir. İbrahim'(a.s)'ın Allah için oğlunu kurban etmesi, Hz. İsmail(a.s)'de teslim olması, buna karşılık Allah(cc)'ın Cebrail(a.s) ile bir kurban göndermesi, kazanılan imtihan sonrasında kıyamete kadar sürecek itaat ve teslimiyetin inanan insanlar tarafından tekrar edilmesi ne büyük bir nimettir.

 

Kurban Hanifi mezhebine göre vacip (Nisap miktarı malı olanlar için), Şafi, Maliki, Hambelli mezheplerinde sünnettir.

 

Kurban sosyal bir ibadettir. Kurban kesen Müslümanların bunu, ihtiyacı olanlar, akraba, dostları ile paylaşması sonrasında uhuvvetin artması sevgi bağlarının güçlenmesine vesile olur. Peygamber Efendimiz(sav) kurbanın üçe bölünmesini, üçte birini ihtiyaç sahiplerine dağıtılmasını üçte birini zengin ya da ihtiyaç sahibi fark etmez eş dost, hısım akraba ile birlikte tüketilmesi üçte birini de eve ayrılmasını söylemiş. Hepsinin bağışlanabileceği gibi hepsinin eve bırakılmasında da sakınca yoktur.

 

Kurbanın fıkhi ve toplumsal kısmına kısaca değindikten sonra asıl meseleye dönelim. Hz. İbrahim(as) canparesini Allah için kurban etmek istedi. Bizler bugün Allah için ne yapıyoruz?

''Fakat O bir Peygamber'' diye akıllardan geçse de, peygamberler de esasında bir insan ve en büyük imtihanlara tutulanlar onlar değil mi? İnsanlara en güzel örnek, yol gösterici onlar değiller mi?

 

Aslında bugün bizler de pek çok şeyi kurban ediyoruz etmesine...neleri kurban ettiğimizin farkında mıyız acaba?

 

Nefsimizi Allah yolunda kurban edemediğimiz için Tağut yolunda değerli neyimiz varsa hiç farkında olmadan kurban ediyoruz maalesef!

 

Neleri kurban etmedik ki!

 

Kimi siyasi çıkarlar uğruna, birtakım dünyalık menfaatler için rakip partiyi/partileri yıpratmak adına karşılıklı yalanlar söyleniyor, iftiralar atılıyor. Araştırmadan soruşturmadan ne olursa mubah görülmeye başlandı herkesçe. Toplum kutuplaşıyor...Kardeşliğimiz, ortak değerlerimiz kurban ediliyor.

 

Hayalleri, gelecekleri alınan nice genç, hayatının baharında dünyaya küstü, hayattan bezdi. Üniversite sınavları nedeniyle psikolojileri her yıl altüst oldu. Devlet memuru olsun, kendisini kurtarsın! diye belki de hiç istemedikleri meslekleri yapmaya mahkum ediliyor gençler. Elbette eğitim almalı gençler haddizatında ilim farzdır, lakin bunun yönetimi bu mudur? Hangi inanç hangi kültürün müfredatları dayatılmaktadır ülkemize? Eğitim adına kurban veriyoruz çocuklarımızı.

 

Diziler, kadın programları, saçma sapan yarışmalar derken kutsal aile kurumumuz kurban veriliyor reyting uğruna televizyonlara, medyaya.

 

Pırıl pırıl gençler fikir üretmek, bilim teknoloji yerine, bilmem kaç kez tıklanmak için, beğeni almak, fenomen olmak için, bazısı da ailesi tarafından teşvik edilerek kurban veriliyor sosyal medyaya.

 

Avrupa Birliğine girmek için nice değerlerimiz yıllardır kurban ediliyor.

 

Irak'a ilk bomba düşer düşmez milyonlarca Müslüman kurban verildi üç kuruş gelecek diye...Çin ile ticari ilişkiler uğruna soydaşlarımızı Doğu Türkistan'ı kurban verdik zalim Çin devletine...

 

Filistin davasını, Kudüs'ün batısını kurban verdik işgalci İsrail'e.

 

Faize belasına, Avrupa EURO'suna, ABD'nin yeşil parasına kurban verdik maddi varlıklarımızı.

 

Her gün teröre kurban veriyoruz tazecik fidanlarımızı, askerlerimizi.

 

Kimi iddialara göre küresel güçler tarafından denek olarak seçilen vatandaşlar aşılara kurban edildi.

 

Adalet, hukuk kurban seçildi..!

 

Doğa güzelliklerimiz, ormanlarımız, tarım arazilerimiz kurban verildi inşaat sektörüne.

 

Çoğumuz hayvanları kurban edemezken hayvancılık kurban edildi yerine...

 

Daha neler neler kurban ettik de bir nefsimizi kurban edemedik Allah uğruna. Çıkarlarımızı, menfaatlerimizi gözettik, bizi kötülüğe götüren ne varsa haksızlığı, zararlıyı, zulmü tercih ettik!..

 

Sahi bizler kurbanı sadece hayvan kesmeden ibaret mi zannettik?

 

Neyse, karamsarlığı yer bırakmadan Kurban Bayramınızı tebrik eder gerçek bayramlara kavuşmamıza vesile olmasını temenni ederim.

 

Selam ve dua ile...

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nazmiye Gülbaş Arşivi

Sömürü Düzenine Devam

04 Aralık 2025 Perşembe 15:13

İsrail'e Güvenmek!

20 Ekim 2025 Pazartesi 15:27

Cumhur Reyonu Yalanlandı

28 Ağustos 2025 Perşembe 15:20

Danışıklı Dövüş mü?

02 Temmuz 2025 Çarşamba 06:20

Aile Yılı Derken?

03 Haziran 2025 Salı 09:28

Çarpık Şehirleşme ve Deprem

30 Nisan 2025 Çarşamba 06:15

Çanakkale Geçilmesin

26 Mart 2025 Çarşamba 06:20

Biz Ne Ara Geldik Bu Hale?

27 Şubat 2025 Perşembe 06:10

Sahi Felaket Neydi?

31 Ocak 2025 Cuma 07:00

Asgari Ücret ve 2025 Bütçesi

26 Aralık 2024 Perşembe 06:00