Ekim dönemi sancılı başladı

Ekim dönemi sancılı başladı

Çiftçinin en önemli girdi maliyeti arasında yer alan gübrenin fiyatı, son bir yılda yaklaşık yüzde 150-200 arasında arttı. Gübredeki fiyat artışı, çiftçinin tepkisine neden oldu. Üreticiler, “Kazandığımız gübreye gidiyor” dedi

Çiftçi, yüksek girdi maliyetlerinden dert yanmaya devam ediyor. Özellikle gübre fiyatlarındaki yükseliş, çiftçinin belini büküyor. Son 1 yıl içinde gübreye yüzde 150 ile 200 arasında zam geldi. Ektiği üründen eskisi gibi para kazanamayan çiftçi, fiyat yükselişinin önüne geçilmesini istiyor. Gübre kullanımının yoğun olacağı Ekim aylarında fiyatların yeniden artmasından da endişe ediliyor.

ÇİFTÇİLER ÜRÜN EKEMEZ HALE GELİR

Konya Pancar ve Tarım Ürünleri Üreticileri (KONPEDAR) Başkanı Ahmet Bestil, “DAP gübresi ton fiyatı geçtiğimiz yıl 2 bin 400 TL’ydi, şu an 6 bin 500 TL. 2020 taban gübresi geçtiğimiz yıl 1.700 TL’idi, şu an 4 bin 200 TL. Üre gübresi geçtiğimiz yıl 1.800 TL’idi, şu an 4 bin 600 TL. Çiftçi bu girdi fiyatları karşısında nasıl üretim yapsın” dedi. “Rakamlar yüzde 150-200 arttı. Böyle devam ederse, Türkiye gıda konusunda gelecek yıl ciddi sıkıntı çekecek” diyen Bestil, “Gübre kullanılmadan ürünler yetişmiyor. Bu da gelecek yıl fiyatları tavan yapacak. Çiftçiler ürün ekemeyince fiyatlar yüksek olacak. Çiftçi bu gübre fiyatları ile çiftçilik yapamaz durumda, bir an önce çözüm bulmaları lazım. Her gün yeme, gübreye zam gelirken bu iş nasıl olacak, Dövizde meydana gelen artış gübre fiyatlarında da dalgalanmaya neden oldu ve gübre fiyatlarında yüzde 80’lere varan artışlar meydana geldi. Çiftçinin içinde bulunduğu çıkmazı bilen bazı art niyetliler, sahte gübre üretme işine girdiler. Tarımsal üretimde girdi kalemleri içinde önemli bir yer tutan gübre fiyatlarındaki artış, gıda fiyatlarının artmasına neden olmaktadır” şeklinde konuştu. Birkaç ay içinde gübrenin daha da zamlanacağı, bu artışın sofraya yansıyacağını belirten Bestil, “Ekim ayının gelmesini 1 hafta 10 gün kaldı toprağa bu gübrelerin verilmesi gerekiyor. Ancak artan girdi maliyetleri karşısında gübre almak çok zor hale geldi. Bu fiyatlar karşısında çiftçimiz sahte gübre satan dolandırıcıların eline düştü. DAP gübresi diye aldıkları gübre tarlarla çok zararlı çiftçi kardeşlerimizi sahte gübre satıcıları noktasında uyarıyoruz devletimizin bu konuda çiftçilerimize destek olması lazım bu fiyatlar ile üretim düşecektir üretim azaldığı takdirde bu zamlar sofralarda yansır üretimin devam etmesi için çiftçinin destek alması şart” ifadelerini kullandı.

4-3-1201x800.jpg

HÜKÜMETİN ACİLEN KARAR ALMALI

Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker, girdi fiyatlarındaki artışın gübrede son bir yılda yüzde 125 ile yüzde 150, mazotta yüzde 35, tohumda yüzde 40 enerji maliyetlerinde yüzde 35-40 yaşandığını söyledi. Artan girdi maliyetleri karşısında çiftçinin zor durumda olduğunu, hükümetin duruma el atması gerektiğini belirterek, Kavuneker, şunları söyledi: “Girdi maliyetleri haddinden fazla arttı bu maliyetler karşısında çiftçilerin üretim yapması çok zor çiftçilerin hali ortada hükümetin bu artan girdi maliyetlerine müdahale etmesi gerekir. Hükümetin yeni bir karar alıp çiftçiye gübre desteği mazot desteği vermesi gerekir. Biz tarım ülkesiyiz. Her zaman tarım ürünleri üreterek ülke ihracatına katkıda bulunmalıyız. Ekim ayı yaklaşıyor çiftçimizin tarlasını ürün ekmesini 1 hafta 10 gün kadar bir süre kaldı ama gelin görün ki DAP gübresi ton fiyatı 6 bin 500 TL, taban gübresi 4 bin 200 TL, Üre gübresi 4 bin 600 TL bu fiyatlar akıl alır gibi değil gerçekten.”

4-4-1280x720.jpg

ÇİFTÇİYE DİLENCİ GÖZÜYLE BAKILMAMLI

Tarım sektörünün ülkenin geleceği olduğuna dikkat çeken Kavuneker, sözlerine şöyle devam etti: “Saymış olduğum gübre fiyatları ve girdi maliyetlerini artması sonucu haklı olarak çiftçi kardeşlerimiz devletimizden destek bekliyor çiftçinin beklediği bu desteğe hayır yapılıyormuş gibi bakılmaması gerekiyor. Çiftçi almış olduğu desteği üretim yaparak ülkeye zaten geri kazandırılıyor çiftçi kardeşlerimize gereken destek verildiği zaman üretim aratacaktır üretim arttığı zaman ekmek fiyatları düşecek dışarıdan ihracat zorunluluğumuz kalkacak. Bugün sanayiye nasıl gereken destek verildi ve ülke olarak ihracat rakamlarımız arttıysa çiftçiye verilen destekle üretim aynı şekilde artacaktır. Ülke olarak ihtiyacımız olan ayçicek yağının yüzde 70’ni üretiyoruz gere kalan yüzde 30’u ithal ediliyor bu ithalat durdurulsun ithalata verilin para yardım olarak çiftçiye aktarılsın çiftçimiz ayçiçeği yağ üretimini artıracaktır. Gerekli desteğin verilmesi gerekiyor çiftçimizi her şeyi en iyi şekilde yapacak donanım ve bilgiye sahip yeter ki gerekle desteği görsün.”

DESTEK PROJELERİ MASA BAŞINDA ÜRETİLMEZ

Çiftçiye verilecek desteklerin çiftçilir ile belirlenmesi gerektiğini ifada eden Kavuneker, “Çiftçiye verilecek desteklerin projeleri masa başında hazırlanmamalı. İşinin ehli olan sahada çalışan çiftçiler ile hazırlanmalı bu projeler. Arazi şartlarını bilmeyen çiftçinin tarlada yaşadığı zorluğu bilmeden masa başında oluşturulan destek projeleri çiftçiye maalesef yarar sağlamaz. Ülke olarak her yıl 18 milyon buğdaya ihtiyacımız var bu yıl 15 milyon ton buğday üretebildik 3 milyon ton dışarıdan buğday ihracat edeceğiz. Bu çok üzücü bir durum bizim ülke olarak gıdada kendi kendimize yetmemiz lazım ancak kuraklık etkileri bir yandan bir yandan da bu girdi maliyetleri üretimi daha da düşürecektir devletimizin ciddi önlemler alması gerekir” şeklinde konuştu.

SAİT ÇELİK

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum