15 günlük başvuru 15 yılı ikiye katladı!

15 günlük başvuru 15 yılı ikiye katladı!

Koronavirüs sonrası esnetilen kısa çalışma ödeneğine 70 binin üzerinde şirket başvururken, bunların çalıştırdığı işgücü sayısı 1 milyonu geçti.

 Dünyanın tamamında olduğu gibi Türkiye’nin ekonomik aktivitelerini de durma noktasına getiren koronavirüsle ilgili mücadele sürerken, bunun ekonomiye etkisini azaltmak için alınan önlemler de hayata geçiriliyor. 2005 yılından bu yana hemen her kriz döneminde uygulanan kısa çalışma ödeneği, 20 Mart’tan itibaren yeniden hızlandırıldı.

Ancak TBMM’de kabul edilen torba kanun teklifinde, kısa çalışma ödeneğinden yararlanma şartları esnetildi. Son 3 yılda gerekli olan prim gün sayısı 600’den 450’ye, bu dönemde gerekli olan çalışma süresi ise 90 günden 60 güne indirildi.

Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma şartlarının esnetilmesiyle birlikte, yapılan başvuru sayısı, uygulamanın başladığı 2005 yılından bu yana kısa çalışma ödeneğinden yararlananların sayısını geçti. İŞ- KUR verilerine göre 2005 yılı Eylül ayında ilk kez yürürlüğe giren kısa çalışma ödeneğinden bugüne kadar 349 bin 798 kişi için yararlandı. Bunlara yapılan ödemelerin tutarı ise 432 milyon 468 bin 753 lira oldu. Buna karşılık şartları esnetilmiş kısa çalışma ödeneği için 3 Nisan itibariyle 70 binin üzerinde şirket başvururken, bunların çalıştırdığı işgücü sayısı 1 milyonun üzerinde. Başka bir ifadeyle 15 günde gelen başvuru sayısı, son 15 yıllık süreçte kısa çalışma ödeneğinden yararlananların iki katına ulaşmış durumda.

“Koronavirüs iş kazası gibi değerlendirilmeli”

İşçi sendikaları esnetilen şartlara rağmen, sistemin daha geniş kitleler için uygulanabilmesi amacıyla özellikle çalışanlar yönünden bu şartların, koronavirüs döneminde tamamen ortadan kaldırılmasını talep ediyor. TÜRK-İŞ’ten DÜNYA’ya bilgi veren kaynaklar, olağanüstü bir dönemden geçildiğine dikkat çekerek, süre şartlarının anlamsız olduğunu vurguluyorlar. Kaynaklar, bir günlük işçiye, iş kazası geçirmesi halinde “Sen 1 günlüksün, tedavi etmiyoruz, veya geçici iş göremezlik ödeneğinden yararlanamazsın” denilemediğini, bugün de benzer bir durumla karşı karşıya olunduğu görüşünü savunuyor. Kaynaklar, bunun için yasal düzenleme yapılmasını beklemeye gerek olmadığını, yeni yönetim sisteminde Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılacak düzenlemeyle, sorunun giderilebileceğini kaydettiler.

Bakanlık: Koşulun kalkması mümkün görünmüyor

Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, kısa çalışma ödeneğinin gündeme gelmesiyle birlikte, bundan yararlanma şartlarıyla ilgili her türlü olasılığı içine alan bir projeksiyon yaptı. DÜNYA’nın edindiği bilgilere göre sendikaların taleplerine rağmen, bu koşulların işçiler yönünden tamamen kaldırılması mümkün görünmüyor. Buna gerekçe olarak ise kaynakları sınırlı olan fonun, sürdürülebilirliğinin sağlanması gerekliliği gösteriliyor. Ayrıca bunun işsizlik ödeneklerini de olumsuz etkileyebileceği vurgulanıyor.

İşveren 60 günlük sonuçlanma süresini uzun buluyor

Öte yandan, işveren örgütleri şartların işçi yönünden esnetilmesi taleplerine karşı çıkmamakla birlikte, yöntemlere ilişkin sürecin hızlandırılarak, bir an önce sonuç alınmasını istiyor. Yürürlükteki mevzuat uyarınca, kısa çalışma ödeneği başvuruları Bakanlık tarafından 60 gün içinde sonuçlandırılıyor. Bu sürenin çok uzun tutulduğunu belirten işverenler, her ne kadar elektronik ortamda başvuru kolaylığı getirilse de hem kurumsal internet sitelerine ulaşımın, hem de merkezi çağrı sistemine ulaşımın çok zor olduğunu kaydediyor. Bir çok işveren sistemdeki teknik sorunlar yüzünden başvurularını tamamlayamamaktan yakınıyorlar.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.