Nurten Selma Çevikoğlu

Nurten Selma Çevikoğlu

Eylül Geldi

Eylül Geldi

Bugün itibâriyle, efendim Eylül ayına girdik. Herkese Eylül ayı hayırlı olsun. Coşkulu ilkbahar geride kaldı, neşeli yaz sona erdi. Aktivite dolu, tâtillerin yaşandığı, sıcak günlerin bir bir tükendiği günler bugünden başlamak üzere artık bitti, yeni günler başlıyor. Ne yapalım, bu sefer, bir sonbahar mevsimine girildi. Olsun, her mevsimin ayrı bir güzelliği vardı, işte sonbahar yeni mevsimdi ve ilk ay Eylüldü.

Biz bugün Eylül ayını, farklı yönleriyle değerlendireceğiz;

Eylülden yazarlar, şâirler, insanlar genellikle ‘hüzün’ diye bahsederler. Halbuki bu bir yakıştırmadır. Kişilerin bakış açısına bağlıdır, herkesin farklı yorumu olabilir. Farz edelim ki, Eylül, hüzün ayı olsun, olsun. Yerine göre, hüzün de güzeldir. İnsan hayâtında, hep neşe hep doygunluk hep mutluluk olmaz, bunların yanında hüzün de olur, üzüntü de olur ayrılık da olur. Bilelim ki, hüzün; insana hayâtın kıymetini, insanın değerini, sağlığın gerektiği gibi korunmasını öğretir. Hüzün, insana bir tür bilgelik yaptırır. Hüzün, bizi kendimize getirir.

Eylülde farklı güzellikler vardır. Eylülde insan okumanın, tahsil yapmanın kıymetini daha iyi idrak eder. Çünkü yaz tâtilinde özellikle öğrenciler, öğretmenler öğretim kurumlarından uzak kalırlar. Arkadaşlar, öğrenciler, öğretmenler, okul ortamları özlenir. Dersler, çalışmalar, okul telâşeleri, imtihan heyecanları her biri ayrı bir hayat meşgalesidir. Yazın bunlar yoktu ama tekrardan başlayacak. Okul alış verişleri, okul araştırmaları veliler için çok yönlü koşturmalardır. Anaokullarına ilk defa başlayanlar ile ortaokul ve liselere yeni başlayanların heyecanları, hem öğrenciler hem anne-babalar için gıpta edilecek bir duygudur. Herkese hayırlı olsun.

Eylül, güz başlangıcı, tabiat artık yavaş yavaş renk değiştirir. Yaz meyve ve sebzeleri yerini sonbaharınkilere bırakır. Onların da her biri ayrı güzeldir. Mesela, üzüm, incir enfes güzellikte, değil mi? Bir süre sonra mandalina, portakal, kestanenin tadına doyum olur mu? Kâinatın Sâhibi, her mevsim ayrı tat ve güzellikte meyve ve sebzeleri biz kulları için yaratmıştır. Tabiat yakında turuncuya, sarıya, kahverengiye bürünecek ama olsun, onlar da güzel. Mevla bizler için hakikaten eşsiz güzellikte doğayı önümüze sermiş. Bakıp, tefekkür ederek, ibret gözüyle hâdiseleri temaşa etmek gerekir.

Eylül aklı başında insan için, yeni bir çalışma temposuna girmek demektir. İnsan yaz mevsimi içinde tâtilini yapar, zihin ve bedensel olarak dinlenir sonra işine, okuluna veya neyle meşgul ise oraya yönelik daha iyi bir sene geçirmek için planlar yapar. Eski düştüğü hatâlara tekrar düşmemek adına kendince, bir dizi tedbirler alır. Böyle yapmak her akıllı kişinin harcıdır. O sebeple Eylüller, yeni başlangıçlar ve yeni kararlar için kişinin hayâtında gelişim, değişim ve dönüşüm zamanlarıdır. Eylül her hâliyle güzeldir.

Eylül, yaz kuraklığının yerini ışıl ışıl rahmet yağmurlarına bırakması demektir. Yâni Eylül; rahmettir, bolluktur, berekettir. Bütün güzellikler de, rahmetin ardından gelir. Hava biraz soğur fakat o zamanın da, ayrı bir duygu yükü insanı sarar. Cenâbı Hakk’ın her gününün ayrı güzelliği vardır. Eylülde güneş farklı doğar, batarken ise renk cümbüşü yaşatır. Ağaçların dökülen yaprakları ayrı bir özlem oluşturur. İnsanlar, sırf tabiatın o hâlini görmek üzere dışarılara çıkarlar. Ağaçların kurumuş, uçuşan yaprakları arasında uzun uzun yürürler. Yağmur altında yürümek onlara hasret çağrıştırır, yerdeki toprak kokusu insanın içini doldurur, kişi mest olur. Gerçekten sonbahar farklı bir güzeldir.

Hep Eylülden bahsettik ancak sonbaharın her bir ayının ayrı güzellikleri vardır. Ekim biraz daha soğuyacak, renkler hafif daha koyulaşacak, nihâyet Kasım ayında, kış belirtileri ortaya çıkacak. Her bir sonbahar ayında manzara değişecek, günler bizi kışa taşıyacak. Yeni meyveler teşrif edecek, yavaş yavaş kış telaşları gelecek. Olsun, olsun hepsi hepsi güzel. Hayat güzel, Eylül güzel, sonbahar güzel. Yaşamak güzel…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nurten Selma Çevikoğlu Arşivi
SON YAZILAR