Türk devletleri bölgesel güç oldu

Türk devletleri bölgesel güç oldu

TYB Konya Şubesi’nin Online Sohbetinde Azerbaycan Milletvekili Ganira Paşayeva, “Karabağ zaferinden sonra Türk devletleri bölgede büyük güç haline geldi” dedi

Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi’nin Konya Büyükşehir, Karatay, Meram ve Selçuklu Belediyelerinin katkılarıyla düzenlediği dijital konferansa katılan Azerbaycan Milletvekili, Hukukçu, Hekim, Siyasetçi, Şair-Yazar Dr. Ganire Paşayeva Azerbaycan Ordusunun Karabağ zaferinden sonra bölgede değişen dengeleri ve gelişen stratejileri anlattı. Türkiye-Azerbaycan dayanışmasıyla elde edilen zaferi “Efsane geri döndü” diyerek özetleyen Paşayeva Ermeni terörüne dair de önemli tespitler yaptı.  TYB Konya Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Gazeteci yazar Mustafa Güden’in yönettiği ve internet üzerinden sosyal platformlarında canlı yayınlanan konferansta Azerbaycan Asya Parlamento Asamblesi Heyet Başkanı, Azerbaycan Merkezi Kültür Komisyonu Başkanı ve Azerbaycan-Pakistan Parlamentolar arası Çalışma Grubu Başkanı Paşayeva, Karabağ’ın geri kazanılmasıyla Türk Dünyasının çok büyük güç elde ettiğini ve Büyük İpekyolu projesinin hem ekonomik hem de politik güç kazandırdığını söyledi.

KONYA BİZİM MANEVÎ BAŞKENTİMİZ

Azerbaycan’dan Türk dünyasının manevî başkentlerinden güzel Konya’mıza selam ve sevgilerini gönderen Paşayeva; “Konya Hz. Şems ve Hz. Mevlâna ile, tarihimiz Selçuklular ile ve manevi atmosferiyle Türk tarihinde önemli yeri olan bir şehrimizdir. Konya’ya gelmekten her zaman mutluluk duydum. Konya ile ilgili de yazmıştım. O yazım, Konya’ya olan aşkımın bir ifadesidir. İnşallah bu Kovid salgını bittiği zaman biz Konya’da, siz Azerbaycan’da birlikte güzel etkinlikler yapacağız. 

Azerbaycan’ımızın 44 günlük vatan mücadelesinde, uzun yıllar işgalci Ermenilerin elinde duran topraklarımızın kurtarılmasında bizim yanımızda olan kardeş Türkiye’mize, dünyanın dört bir yanından Azerbaycan’ın, adaletin, hakkın yanında olan herkese teşekkür ediyorum. Türkiye’nin bu desteği çok önemliydi. Çünkü biz işgal altında olan topraklarımızı apardığımız zaman, işgalci terör devleti Ermenistan’ın arkasında Dünyanın büyük güçleri vardı. O güçler Azerbaycan’a çok ciddi baskılar yaptılar. Ama Cumhurbaşkanımız, Komutanımız İlham Aliyev açıkça “Ne kadar baskı yaparsanız yapın, biz geri çekilmeyeceğiz. Halkımızla, devletimizle beraberce bu mücadelemizi sonuna kadar devam ettireceğiz” diyerek baskılara karşı durdu. Halkımız da Başkanımıza ‘Biz yanınızdayız. Her birimiz bir askeriz’ diyerek birlik ve beraberliğimizi gösterdi. Bu birlik ve beraberlik içerisinde topraklarımızı işgalden azad ettik. Şehitlerimiz ve gazilerimiz kalbimizin başköşesinde ebedîyen yaşayacaklar.

KİMİN NEREDE DURDUĞUNU UNUTMAYACAĞIZ!

Bizim vatan mücadelesi verdiğimiz o günlerde hangi devletin, kurumların kuruluşların nasıl bir tavır sergilediğini hiçbir zaman unutmayacağız! Bu mücadeleden sonra Azerbaycan Devletinin politikasında mutlak, bu 44 günlük savaş döneminde kimlerin nasıl tavır aldığı bizim için çok önemli olacak. Bosna Müslümanlarının Lideri, nur içinde yatsın Aliya İzzetbegoviç’in iki sözü vardır. Birincisinde ‘Savaştan önce dostlar ve düşmanlar vardı. Şimdi savaştayız ve düşmanlar burada, dostlar nerede?’ diyordu.  İkincisi ise daha çok etkiliydi ‘Ve her şey bittiğinde her birimizi üzen, düşmanlarımızın yaptıklarından daha çok, kardeşlerimizin, dost bildiklerimizin sessizliği oldu’ demişti.

SAVAŞIN KADERİNDE TÜRKİYE ETKİLİ OLDU

Türkiye’miz, Liderimiz Aliyev’in ‘Bir millet iki devlet’ sözündeki gibi durdu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Azerbaycan’ın sevinci sevincimiz, kederi kederimizdir’ düşüncesiyle hareket etti. Ermenistan’ın arkasını dayadığı güçler de Türkiye’ye baskı uygulamaya kalkıştılar. Azerbaycan’a destek olmasını istemediler. Ama Türkiye Cumhuriyetimizin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, devlet ve hükümet yetkililerine, gururumuz olan Türk Silahlı Kuvvetlerimize, Azerbaycan’ımızın yanında olan bütün siyasi parti, kurum, kuruluşlara, basın yayın organlarına, her bir insanımıza teşekkür ediyorum. Türkiye’nin, 44 günlük bu savaşta Azerbaycan’ın yanında duruşu çok önemli bir hadiseydi. Türkiye, Ermenistan’ı destekleyenlere çok açık mesajlar verip ‘Zaten gizli destek verdiğinizi biliyoruz da, eğer sahaya iner Ermenistan’a destek verirseniz biz de sahaya iner, Azerbaycan’ın yanında oluruz’ dedi. Bu çok ciddi bir mesajdı. Ve savaşın kaderinde de çok etkili oldu.

TÜRKİYE, TÜRK DEVLETLERİNİN GÜVENCESİ 

İşgaldeki topraklarımızı azad ederken Azerbaycan’ımız daha da güçlendi. Türkiye’nin Güney Kafkasya’da gücü ise daha da arttı. Artık Türkiye burada iki büyük oyuncudan biri oldu. Bunun yanında en önemli konulardan biri de bu zafer, Türk Devletlerinin birliği ve işbirliğinin daha da güçlenmesine, çok büyük bir etki oldu. Türkiye’nin bu dimdik duruşu herkesi etkiledi. Diğer Türk Devletlerinden bile ‘Türkiye nasıl böyle dimdik dayandı? Biz bu kadarını beklemiyorduk’ diyenler oldu.  Bu kadar baskı karşısında Türkiye’nin böyle dayanacağını kimse beklemiyordu. Şimdi artık diğer Türk Devletleri de ‘Bize bir şey olduğunda, Azerbaycan’da olduğu gibi Türkiye bizim yanımızda da dimdik durur’ diye inanıyor.

BİRLİKTEN GÜÇ DOĞDU ve TÜRKİYE, ARTIK ESKİ TÜRKİYE DEĞİL

Karabağ’da Türkiye’nin bizim yanımızda durmasıyla görüldü ki birlikten gerçekten büyük bir güç doğarmış. Birlik olursak da o büyük güçlerin bizim bölgemizde oynamak istedikleri oyunları, bizim insanımıza üzüntü, acı ve gözyaşı getiren bütün oyunları bozabildiğimizi görmüş ve göstermiş olduk. 44 günlük vatan mücadelemizden sonra bölge değişti, artık farklı bir döneme başladık. Zaten bizim devletlerimizin yerleştiği bölge çok önemlidir. Onlar baskı kurarak bize istediklerini yapabileceklerini düşündüler. Türkiye ve Azerbaycan ise Dünyanın bu büyük dış güçlerine ‘artık bu bölgede istediklerini yapamayacaklarını’ söyledi ve gösterdi. Bu bir başkaldırıştır. Bu, başkaldırının ilk zaferidir. İnşaallah bundan sonra büyük zaferler de olacak. Artık bu bölgede bizden sorulmadan, biz razı olmadan bir şeyler olmayacak.

Dünya bizim gücümüzü hem politik olarak, hem de askeri olarak gördü. Bu 44 günde Türkiye askerî sanayisinin gücü de görüldü.  Mesela Bayraktar İHA’larını dünya kabul etti. Hem Rusya, hem de diğer dünya televizyonları ‘Türkiye artık eski Türkiye değil’ diye sık sık söyledi. Biz de Azerbaycan askerî sanayisini ve ordumuzu çok güçlendirdik. Ermenistan’ın o işgalci ordusunu bitirdik. Onlar bunu hak etmişti. Azerbaycan’ın kahraman askerleri bir kahramanlık destanı yazdı.”

HABER MERKEZİ

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.