Bu yazı seçimden önceki son yazımız.

Pazar günü pusulaya basacağımız bir EVET mührü şahsımızla, ailemizle, çoluk-çocuğumuzla, işimizle, geleceğimizle, ülkemiz ve dünyamız ile hatta ahiretimiz ile de ilgili olmak üzere çok büyük önem arz ediyor.

Allah insanlara ömrünü nerede geçirdin, paranı nereden kazanıp nereye harcadın, gözünle, kulağınla, elinle, ayağınla ne yaptın… şeklinde çok çetin sorular soracağı gibi, elbette oyunu Hak yolda mı kullandın, Batıl yollarda mı kullandın diye de soracak.

Oy verdiğimiz partinin yaptığı ve yapmadığı her şeyden biz de sorumlu olacağız. Söylediği sözden, attığı imzadan, aldığı karardan, kaldırdığı parmaktan, harcadığı paradan… her şeyinden biz de aynen sorumluyuz.

İzmir’de bir insan maddi sıkıntıdan intihar ettiyse,

Ağrı’da bir insan geçim sıkıntısından boşandıysa,

Maraş’ta bir genç kızın namusu kirletildiyse,

Antalya’da bir genç uyuşturucu komasına girdiyse,

Sivas’ta bir kadın şiddet gördüyse,

Sinop’ta bir insan borcunu ödemek için faizli krediye bulaştıysa,

Ankara’da bir çocuk marketten aldığı yiyecekle kursağına helal olmayan bir gıda yediyse,

Rize’de bir delikanlı para için dedesini öldürdüyse,

Suriye’de, Libya’da, Mısır’da, Yemen’de, Irak’ta evsiz kalan, yetim düşen, ölen, sakat kalan, yurdundan sürülen bir Müslüman varsa…

Daha aklınıza ne gelirse sayın… bunların hepsinden biz de bir şekilde sorumluyuz.

Zira ülkenin eğitim, ahlak, aile, ekonomi, dış politika… konusundaki kararlar bizim oy verdiğimiz, bizim iktidara getirdiğimiz insanlar tarafından alınıyor ve o kararların altında bizim de dolayısıyla imzamız var demektir.

Haa, hemen söyleyelim. Madalyonun iyi tarafı da var.

Türkiye’nin içinde ve dışında herkes maddi ve manevi tüm sıkıntılarını halletmiş, gayet rahat ve huzur içinde yaşıyorsa, hapsaneler, adliyeler, hastaneler, karakollar bomboş ise, herkesin yüzü gülüyor, kalbi iman, cebi para dolu, her taraftan  serapa mutluluk fışkırıyorsa ve biz bu ortamı sağlayan bir siyasi harekete oy verdiysek o gülen milyonların, milyarların altında bizim de katkımız var demektir.

Yani o bir oy var ya çok ama çoook önemli.

İnsanın amel defterini ebedi kapatmayacak cinsten bir olay. Amma sevap, amma günah, ölesiye kadar ve öldükten sonra da satırları yazdırmaya devam ettirecek bir olay.

O zaman perdenin arkasındaki kabine girince aman haa iyi dikkat edin. Kesinlikle “Benim bir oy’umdan n’olacak” demeyin.

Her şey o bir oy’la olacak. O bir oy da senin oy’un!