Klakson Dili

Pratik hayatta insanların işlerini kolaylaştıran, maksatlarının anlaşılmasına ve problemlerinin çözümlenmesine yardımcı olan iletişim araçlarından biri de dildir.
Dil, Allah'ın insanlara vermiş olduğu kabiliyet, beceri ve nimetlerin başında gelir. Dilin dışında insanın kabiliyet, dirayet ve cesaretini artıran nimetleri de vardır. Dil; konuşmayı ve anlaşmayı, göz; görmeyi ve tanışmayı, burun; hissetmeyi ve koklamayı, kulak, duymayı ve dikkati, zihin; düşünmeyi ve değerlendirmeyi, kalp; inanmayı ve güvenmeyi, ruh; yücelmeyi ve huzura ermeyi, ayaklar; yürümeyi ve koşmayı, eller; tutmayı ve kavramayı sağlar. Bu kabiliyetler birleşir ve organlar anlaşırsa insan yaratılış amacına uygun iş yapma ve insanî görevlerini yerine getirme mükemmeliyetine erişir.
Dilin, insan hayatında önemli ve inkâr kabul etmez bir yeri var. O sebepten olsa ki dil, çok çeşitlendirilmiş ve zenginleştirilmiş. Hemen aklımıza gelenleri sıralayıversek bile şu dil çeşitleri ve kalıpları ortaya çıkar: En başta tabii ki konuşma ve yazma dili akla gelir ve birinci sırada yerini alır. Sonra sırayla: vücut dili, müzik dili, resim dili, gönül dili, işaret dili, kuş dili, ışık dili ve argo dili. Daha da olabilir. Ne bileyim dağ dili, göl dili ve çöl dili gibi.
Yunus Emre, Türkçeyi gönül dili haline getirmiş. Mehmet Akif, Türkçeyi dava dili haline getirmiş. Namık Kemal, Türkçeyi hürriyet dili haline getirmiş, N. Fazıl Kısakürek, Türkçeyi sanat, kültür ve edebiyat dili haline getirmiş. H. Subhi Tanrıöver, Türkçeyi hitabet dili haline getirmiş. Osman Bölükbaşı, Türkçeyi siyaset dili haline getirmiş. Milli Eğitim Bakanlığı kuş dilini öğretmek için MEB Kuş Dili Eğitim Merkezini açmış. Bu eğitim merkezi sayesinde kuş dilini bilenlerin ve konuşanların adedi artarsa, bilmeyenlerin vay haline. Bu dil şivelerinin içerisinde herhalde en çok dikkat çekeni ve ilgi göreni argo dilidir. Her nedense dolmuşçuların ve şoförlerin üstün gayretlerine rağmen bizim ülkemizde fazla rağbet görmemiştir.
Ben bunlara; dilcilerin toleranslarına sığınarak ve uzmanlıklarına saygı göstererek bir dil daha eklemek istiyorum: O da; klakson dili. Eğer bu dili bilmiyorsanız, otomobil kullanmakta güçlük çekersiniz, cezanın ve kazanın ne taraftan geleceğini tahmin edemezsiniz. Önce klakson nedir ve ne işe yarar onu öğrenmek ve sesini iyi tanımak lazım.
Klakson; motorlu vasıtalarda ve bisikletlerde sesle işaret vermek, sürücüleri ve yayaları uyarmak için kullanılan bir nevi boru ve bu borunun çıkarttığı ses. Ses borusunun düğmesi vasıtalarda direksiyona, dolayısıyla sürücüye en yakın bir yerde bulunur. Sürücünün hemen hemen elinin altında bulunduğu için de lüzumlu lüzumsuz öttürülür, yayaları ve sürücüleri tedirgin eder. Klakson dilini çok lüzumlu olmasına rağmen öğreten eğitim merkezi falan da yok, ama öğrenmek gerekir. Klakson dili kadar yaygın olmasa da bir de far dili var. Yok demeyin bunların her ikisi de uygulamada var. Far dili önemli, anlayanları veya bilenleri epey zarar ve ziyandan korur, cezadan kurtarır. Karşıdan gelen arabanın sizi ikaz amacıyla farını birkaç defa yakıp söndürmesi, yolda trafik polisinin veya radar olduğunun işaretidir. Bu tehlikeyi karşıdan gelenlere bildirmek için gösterdikleri dikkati, sağa veya sola dönecekleri zaman dönüş işaretini veya sinyalini zamanında ve yerinde vererek de gösterseler çok iyi ve faydalı olur.
Klakson dilini konuşmak için eğitimden ziyade tecrübe lâzım. Hemen peşinizden gelen vasıta klaksona sertçe basarsa yol ver anlamına gelir. Sağdan geçiveren vasıtaların sürücüleri pek klakson kullanmazlar, habersiz ve yavaşça geçmeleri gerektiği için. Eğer yanlış bir hareketiniz ve trafik kusurunuz olmuş ise o zaman klaksona çok acı basarlar. Klakson dilini konuşanlar onun ne anlama geldiğini bilirler ve ses çıkarmazlar. Veya aynı sertlikte karşılık verirler. Kavşaklarda fazla beklemekten veya bekletilmekten doğan rahatsızlıklar, koro halinde klakson çığlıklarıyla ve motor homurtularıyla protesto edilir. Klakson dilini konuşmak bazı ülkelerde yasakmış. Bizde öyle bir şey olsa sürücüler bunalıma girer. Bizde de yasak mı bilmiyorum. Eğer değilse en kısa zamanda yasaklanmalı. Karşıdan gelen vasıtaya kavşakta bekler ve yol verirseniz, iki vasıtanın yan yana geçemeyeceği kadar dar bir sokakta geri geri giderek yol verirseniz teşekkür anlamına yumuşak bir klakson sesi duyarsınız.
Demek ki konuşma ve yazı dilini bilmek yetmiyormuş, bir de klakson dilini öğrenmek gerekiyor. Klakson dilini bildiğimiz gibi bir de trafik canavarının dilini bilsek, belki kazaların azalmasına yardımız dokunur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi

Ramazan-ı Şerif Bayramı

17 Ağustos 2012 Cuma 15:26

Arife, Bayramdan Bir Gün Önce

16 Ağustos 2012 Perşembe 16:17

İbadete Devam

15 Ağustos 2012 Çarşamba 15:40

Kadir Gecesi

14 Ağustos 2012 Salı 17:22

Her Varlık Allaha İbâdet Eder

13 Ağustos 2012 Pazartesi 16:39

Ramazan-ı Şerifi Anlamak ve Yaşamak

12 Ağustos 2012 Pazar 17:25

Şehrimizde Mukabele Geleneği

11 Ağustos 2012 Cumartesi 17:42

Ramazanda Kazandıklarımız

10 Ağustos 2012 Cuma 17:06

Balkanlarda Ramazan

09 Ağustos 2012 Perşembe 18:28

Oruç Allah İçindir

08 Ağustos 2012 Çarşamba 18:17