Geçtiğimiz pazartesi cep telefonum çalıverdi.
Daha, “sizi Numune hastanesinden arıyorlar” derken bizimkinin şarjı bitmişti ki kesiliverdi konuşma.
Telaşa düşmüştüm. Hastahane ile bir işlemim yoktu ama acaba bir yakınım falanın, hastanede önemli bir durum mu var telaşına giriverdim.
Arama cep telefonu ile de olunca heyecanlanmam katmerleşti tabii.
Uzatmayalım başka bir telefon kullanarak kimin aradığını araştırdım ama telefon no.su Numune hastahanesinin genel Tlf. olmakla kimin aradığı hemen belli olamıyordu. Hayli uğraşımım sonucu zafere(!) ulaştım.
Arayan Hastahanenin Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Sayın Mustafa Güneş;
“Bugünkü yazınızı okuduk. Başhekimimiz, ‘mümkünse misafirlerimiz olmanızı, bu vesile ile görüşme yapmaları istemindeler. Bilhassa yazınızda “Kemik ölçümü bölümü işlemi Numunede bile yok’ cümlenizde yanlışlık var. Çünkü bizde de var…” deyince anlamıştım.
Pazartesi günü yayınlanan Meram Eğitim ve Araştırma hastahanesini anlatırken “…Hatta Numune hastahanesinde bulamadığım Kemik ölçümü bile burada mevcut” deyimimden alınmışlar ki ilgi göstererek beni arayıp düzeltme istemekteler.  https://www.merhabahaber.com/yazar/Ahmet_Guldag/3939/Yikmak_Yerine_Yenileyebilmenin_Ornegi.html
Sayın Güneş’in sözünü keserek
“Kemik ölçümünün yıllar evveli, hastanenizde olduğunu bende biliyorum. Yazının akışı olarak aslında ‘Tüm vücut Kemik Sintigrafisi’ adı ile yazmak gerekirken halk anlamı kolay olsun diye kısaca ‘Kemik Ölçümü’ demiştim. Hatamı anlıyor ve ikazınıza teşekkürle sizden ve okuyuculardan özür beyan ediyorum.
 Yalnız, birkaç ay evveli hastanenize müracaat ettiğimde bu cihazın sadece Meram Eğitim ve Araştırma ile Tıp Fakültesinde olduğu, zamanın Başhekimi Sayın Prof. Dr. Osman Yılmaz ve ilgili doktor tarafından bendenize belirtilmişti. Eğer o günden bu güne kadar cihaz alım yapıldı ise onu da açıklarım. Davetinize teşekkürle Çarşamba günü görüşmek üzere” de diyerek ayrıldık.
***
Kurum ve daireler kendileri ile ilgili yazılara ilgi gösterip açıklama yapmaları kadar güzel bir işlem yoktur. Gelin görün ki nerede ise siyasiler de dâhil %99 u bu kurala herhalde işlerine gelmediği için uymamakta veya “adam sende yazarsa yazsın” demekle kalıvermekteler.
Bu düşünce içinde bizim bellek yine yıllar evveli olayını hatırlatıverdi.
Numune hastanesindeki işlemimde bir idari hemşirenin hatasını yazmış ve bunların eğitilmesi gereğini vurgulamıştım.
Zamanın Başhekimi Sayın Dr. Halil Öztürk ki vekâleten iş başında iken asalete geçmesinden birkaç saat sonra zorlama istifası istenmişti.
Bendeniz o zaman ki Sağlık bakanı Sayın Dr. Osman beyefendi için okkalı bir yazı yazmıştım.
Yazmıştım ama zamanın iktidarındaki siyasi parti mensupları gazeteye bir nevi baskın yapmaları neticesi zarar görme bendenize de sirayet etmeden geri kalmamıştı.
Evet, Başhekim ilgi duyarak yazının yayınlandığı gün erkenden bizzat arayıp teşekkür etmesi yanında karşılıklı görüşmemizin faydalarını belirterek davet de etmiş görüşüm yapmıştık.
Demek ki yeni Başhekim de basını önemle takip edip ilgi göstermekte. Bu iyi duygularını tebrik ederken diğer kurum ve idare ilgililerinden de böyle hareketlerini beklemekle “Darısı onlara da” demek isterim.
*** 
Odasında samimi ve güleç yüzle karşılayan yeni Başhekim Sayın Dr. Halil İbrahim Topatan ile görüşmemizde Hastanenin sadece “Kemik Ölçümü” işlemi olduğu diğer bendenizin vurgulamak istediği “Sintigrafi”nin mevcut olmadığı meydana çıkmakla beraber bu cihazında bu günlerde ihale edilmekte olduğunu belirttiler.
“Yeni gelmekle beraber, evvel hazırlanan programları devam ettirip ettirmeme size ait ama sizin yeni düşünceleriniz var mı” soruma,
“Daha yeni başlamakla beraber “65 yaş üstü olanlar ile engelliler, Şehit aileleri ve gaziler için Polikliniklerde Öncelik sırası masası” açtık ve buraya gelenlerin ihtiyaç halinde rehberlik yolu ile işlem yapabilmelerini sağlamaktayız. Birde daha evvelce başlanılan “hasta hakları” masası için takip odası tanzim ettik”  diye başladı.
Bizzat bu işlemlerin yerini de gördüm ve bir engelli rehber vasıtasıyla öncelikle götürülüp gerekli işlemlerinin yapılması için gidiyorlardı.
Hasta Hakları’nı Hekim seçme ile ilgisine ilaveten şikâyetlerde eklenmiş olmakta. Mesela Doktor, hemşire ve hastabakıcıların olumsuz hareketleri yanında bilhassa…
Yıllardır bildiğimiz. Doktorun özel muayenesine gitmedikçe boş yatak bulunamayan işlem de bile. Hasta büroya müracaatla hakiki durumu öğreniyor boş yatak varsa hemen işlem yapılmış olmakta. Bu da güzel bir işlem diye düşündüm.
İleri hamle olarak odasında ki Bilgisayar ekranında görülen, Yeni Hastahane yapımı maket görüntüsünü göstererek;
“Üzerinde durduğumuz en büyük amaç bu. Buna var gücümüzle çalışacağız…” deyince hemen hem bendenizin üç yıl kadar evveli yazdığım “Yapılması işlemine sokulan çomak” yazımın yanında evvelki Başhekim Sayın Prof. Dr. Osman Yıldız’ın ortaya çıkarmasıyla Rant meselesi doğmuştu.
 Bendeniz, Basın ve Değerli yazarımız Çetin Oranlının da sıkça vurgulaması ile Tamamı değil de birkaç Milletvekilimizle çalışkan vekillerimizden Sayın Sami Güçlü beyanın da; “Mutlaka yapılacağı…” demesiyle kalan bilgilerim üzerine…
Sorularım olarak; Projenin Planlama tarafından onaylanıp yatırım programına girip girmediği, bütçede ödenek ayrılıp ayrılmadığı, sağlık bakanlığının takip edip etmediği hususlarına “hepsi tamam. Yakın bir günde ihaleye çıkmasını bekliyoruz” cevabını vermiş oldular.
***
Daha sonra hastahaneyi şöyle bir gezip müşahede etmem istemime, Sayın Basın müdürü ile gezip bilgi alabileceğimi belirtmiş oldular.
Meram Eğitim ve Araştırma hastanesi kısımlarını sizlere duyurduğum gibi bu tarihi hastahanemizin durum ve işlemlerini de sunmam elbette doğru olur.
Olur, ama köşe bitti diğer yazılarımda sunmakla izleriz inşallah.
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…