Nazmiye Gülbaş
Danışıklı Dövüş mü?
İsrail-İran Savaşı İsrail'in hiç beklemediği şekilde gerçekleşti, ateşkes istemesiyle de sona erdi. İsrail İran'a saldırınca Türkiye'de bazıları sevindi, İran'ın yok edileceği algısı verildi kamuoyuna. Savaşlar eskisi gibi değil artık, sosyal medyada troller, haber merkezleri üzerinden psikolojik olarak da yürütülüyor.
Aleyhte propagandalar ile İran'ın İsrail ile gizli iş birliği yaptığı algısıyla toplum şekillendirilmek isteniyor. Buna gerekçe de hazır: 'İran Şii'
Oysa Siyonistler İran'da mazlum halkla birlikte birçok üst düzey 'Şii' yetkilisini de katletti.
Türkiye'de ırkçı ve mezhepçi çevrelerde bu savaş için "danışıklı dövüş", "tiyatro", "it dalaşı ", boş işler" vb. gibi nitelemeler yapıldı. Bu kesimlerin sürekli farklı bilgi, haber ve yorumları insanları gerçeklerden uzaklaştırıyor.
Yıllardır yapılan bu propagandalar ile toplumun ekseriyetinin böyle düşünmesi sağlanıyor. Bunda da başarılı olmuyor değiller hani! Mazallah Türkiye ile İran karşı karşıya mı getirilmek isteniyor? İran'ın İsrail'e karşı durmasından bir Müslüman neden rahatsız olur ki başka?(Bu arada ne yazık ki nice samimi insan bilmeden buna alet oluyor!)
İran'ın Şii olması konusunu mezhepler açısından ele alırsak Azerbaycan da Şii. Oysa bu çevreler Azerbaycan için Şii diyerek aleyhte propaganda yapmıyorlar hiç.
Bununla birlikte İsrail'in yakıt ihtiyacı Şii Azerbaycan'dan karşılanıp, Sünnî Türkiye üzerinden varil başına 1.27 dolara İsrail'e gönderildiği hâlde bu gündeme bile getirilmiyor.
Bu sefer konuyu 'Türklük' üzerlerinden ele alalım diyelim. İran'da Türk nüfusunun 30 milyon civarında olduğu tahmin edilmekte. Türk devlet ve toplulukları içerisinde Türkiye'den sonra en kalabalık Türk nüfusunun bulunduğu ülkenin İran olduğu bildirilmektedir. Yani İran'da Azerbaycan'dan 4 kat fazla Türk var.
Sizce mesele milliyetçilik ve mezhepçilik ile mi ilgili?
İran İsrail'e meşru müdafaa hakkıyla yanıt verdi. Gazze için Hamas ve Hizbullah'a yardım etmedi mi? Türkiye ne yaptı, İsrail'e siyasi, askerî, ekonomik yaptırım yapabildi mi?
Aynı zamanda Türkiye ticarete devam etmiyor mu?
İsrail kurulduğundan beri her dönemde birilerinin İsrail ile birtakım bağlantıları var mıdır yok mudur... Bunlar kimlerdir, neden hiç bir zaman öğrenemiyoruz?
Sünnî Türkiye İsrail'i ilk tanıyan ülke değil midir?
Bugün Gazze'ye bir taraftan ağlarken diğer yandan Gazze için üzerimize düşenleri yapıyor muyuz? Şii İran karşılık verince neden küçümseniyor, itibarsızlaştırılıyor? Hâlbuki böyle bir yıkım İsrail tarihinde yok, yerleşim yerleri binlerce işgalci tarafından terk edilmiştir. Türk medyası ve politik yaklaşımlar nasıl olurda adeta İsrail'in kayıplarını gizleyen haber yasağına boyun eğer? Bu durum ilginç olduğu kadar ülkemiz ve bölgemiz açısından endişe verici değil mi? Hepimiz biliyoruz ki, İsrail yıkılmaya mahkumdur ve kimin yıktığının bir önemi var mı? İsrail yıkılsın da kim yıkarsa yıksın! İlla Sünni devlet/ devletler yıkacak diye bir nas mı var?
Bununla birlikte Erbakan Hoca Başbakanken İran'ı da D-8'lere aldı.
(Kuzey Kıbrıs'ı hariç tutuyoruz)ilk yurtdışı gezisini İran'a yaptı.
Yine Erbakan hoca İran meclisinde bir buçuk saat Hz. Aişe, Hz. Ali, Hz. ve Kerbela hadisesini, Muaviye, Yezid, Hüseyin Efendilerimizi anlatmış ve tüm meclis tarafından dakikalarca alkışlamıştır. Cuma, vakit namazlarını Şiaların imametinde kılmıştır.(Erbakan Hoca birçok kez İran'a gitmiş, ölmeden önce bir ziyaret daha planlanmıştı.) Eski Diyanet İşleri Başkanları, yine yakın tarihte Mehmet Görmez İran'da namazlarını Şia imametinde, mollalarda bazı vakitleri M. Görmez'in imamlığında kılmıştır. Yine Ali Erbaş birkaç yıl önce İran ziyaretinde şöyle söylemiştir: "Emperyalist güçler aramızdaki ilişkilerin gelişmesinden memnun değiller...sadık medya ve sosyal paylaşım sitelerini kullanarak iki ülke arasındaki ilişkileri etkileyecek olumsuz izlenimler yaratmak ve bu olumsuz izlenimleri ve zihinsel imgeleri yaratmak için çalışıyorlar...
“Bu iki kardeş ve dost ülkedeki alimler ve bilgeler, Allah'ın izniyle bu girişimleri engellemek için ellerinden geleni yapacaklardır.”
Oysa bizdeki sözde alimler, bilgeler tam aksine körüklüyor!
Beğenelim beğenmeyelim İran Müslüman bir ülkedir. Kim Müslümanlar arasında fitne çıkarıyorsa ya kripto, dönme ya da İsrail, ABD tarafından fonlanıyordur. Her dönemde nasıl ki Müslümanlar arasında satılmışlar olmuşsa bugün de vardır maalesef!
Türk-Kürt, Acem-Arap, Sünni-Şii hep birlikte coğrafyamızı paramparça eden Emperyalistlere karşı durmalıyız. Siyonistler, Emperyalistler Müslüman coğrafyasının sınırlarını çizemezler, lakin kalbini, vicdanını, ruhunu satmış Müslümanlar olursa o başka! Erbakan Hoca; "Irak, Suriye bölünecek, İsrail-İran Savaşı, asıl hedef Türkiye." diye defalarca uyarıda bulundu.
Anlayana bu yetmez mi?
Dua ile...





Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.