Hiç misk dükkanına girdiniz mi?

Ya da parfümerileri düşünün.

Birden çok koku denediğiniz zaman burnunuz aslolan kokuyu ayırt edemez. Karışır bütün kokula birbirine.

Ve kahve koklatır size dükkan sahibi.

Koku alma duyunuzu rahatlatır kahve. Tekraren keşfetme duyunuz açılır. Ve yeni kokular deneyebilirsiniz.

Son zamanlarda psikolojik danışmanların ekserisinin verdiği, aslında çok iyi bildiğimiz ama sanki yeni keşfedilmiş gibi aksettirilen bir olgu var: Hayata mola vermek!..

Hatta bu durumu şöyle açıklıyorlar.

“Aklınıza gelmeyen bir çok şey neden ibadet anında, şekerleme yapmak için başınızı yastığa koyduğunuzda veya lavaboda hatırınıza geliyor?

Çünkü mola veriyorsunuz hayata. Ve beyin kendini check ediyor, acaba unuttuğum veya hatırlamam gereken bir şey var mı diye.”

Aslında bizim için uzak olmaması durumuna gelince, açın İnşirah süresi mealini hemen, dediğimi anlayacaksınız.

“Yorulduğun zaman kalk ve hemen başka bir işle iştigal ol!”

Demek ki yeni bir keşif değilmiş.

En azından bizim için.

Öyle bir hayat yaşıyoruz ki, hiçbir şeyin bereketi olmadığı gibi zamanın da bereketi yok.

Vakit asla ve asla yetmiyor.

Aylar hafta, haftalar gün, günler saat, saatler dakika gibi.

Aslında bir kıyamet alameti bu da, zamanın kısalması veya daha doğru tabirle bereketsizleşmesi.

Birçok ortaya atılan kural var bu durumu çözmek için.

20 dakika kuralı.

Edison kuralı.

Cart kuralı.

Curt kuralı.

Aslında tek kural var da işte bizim ona uymaya niyetimiz yok.

Bak ne diyor orada, yorulduğun zaman diyor o işi bırak!

Neden?

Çünkü verimin düşer, tahayyül yeteneğini zorlarsın ve bereket kaçar.

Eee ne yapacağız bırakıp, boş mu duracağız?

Hayır tabiki.

Hemen başka bir işle iştigal olacağız.

Ki bize verilen hazineyi en doğru, güzel, faydalı şekilde harcayalım.

Şimdi bu hafta deneyin misalen.

Kafanız çok yoğunlaştı.

Artık düşünemiyorsunuz.

Bırakan hemen o işi.

İsterse hayat memat meselesi bir iş olsun.

10 dakika, 20 dakika farklı bir meşgale bulun.

Kahve demleyin, maillerinizi kontrol edin, ibadet edin veya bir kısa yürüyüş yapın.

Akabinde gelince tekrar devam edin eski işinize.

Veriminizin nasıl arttığının farkına direkt varacaksınız.

Hadi bu da benden size kıyak olsun.

40 yıl hatırım olsun üzerinizde.

Ne de olsa ufak bir kahve molasında okudunuz bu yazıyı.

Her kahve içtiğinizde hatırlayıp hayır duayla da anarsanız, tamamdır benim için…

Sağlıcakla…