Mübarek Ramazan Ayı’na günler kaldı…

Bugün yazmayı istediğimiz konu yardımlaşma duygusu…

Nefsimize ne kadar zor gelir… Birine kazanıcımızdan bir şeyler vermek…

***

Nerdeyse vereceğimiz şeyle helalleşiriz…

Allah’ın rızasını kazanmanın zorluğu da buradadır…

Zor olan ile rıza kazanılır…

***

Vermek büyük olmanın, cömert lafzının, kerem sıfatının sırrıdır aslında… Allah herkese vermeyi nasip etmemiştir… Çoğumuz kolayca veremez…

***

Bir insanın hiçbir gelecek endişesi duymadan, "ihtiyacından arta kalanını" Allah yolunda harcamasının karşılığında, Allah ahirette bu kişiye cenneti, dünyada ise harcadıklarının yerine bir başkasını vermeyi vaat eder…

Buna İNFAK diyoruz…

Kur’an da mesele ne kadar net anlatılıyor;

De ki: "Şüphesiz benim Rabbim, kullarından rızkı dilediğine genişletip yayar ve ona kısar da. Her neyi infak ederseniz, O (Allah), yerine bir başkasını verir; O, rızk verenlerin en hayırlısıdır." (Sebe Suresi,39)

***
" Kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli ve açık infak edenler;
kesin olarak zarara uğramayacak bir ticareti umabilirler. (Fatır
Suresi, 29)

***

Konuyu bir Acem (İran) hikâyesi ile pekiştirelim…

Bir dilenci İsfahan zenginlerinden birinin evine gelip kapıyı çaldı ve bir şeyler istedi…

Ev sahibinin dilenciye bir şeyler verme konusunda isteği çok zayıftı…

İsteksizce uşağına seslendi;

“Mübarek; Kamber'e söyle, Kamber de Yakut'a söylesin, dilenci için bir şeyler hazırlasın…”
***
 Dilenci bu isteksizliğe dayanamadı ve ellerini gökyüzüne açtı;
 “Allah’ım, Cebrail'e söyle, Cebrail, Mikail'e, Mikail, İsrafil'e, İsrafil de Azrail'e ev sahibinin canını alsın!”

***

Hz. Mevlana verirken içinde bulunmamız icap eden ruh halini bakın nasıl ifade ediyor;

“Cömertlikte akarsu gibi olunuz”

Akarsu; coşkuyu ve devamlılığı anlatır…

Hayır ve hasenatlarımızı da buna göre tanzim etmeliyiz…

Allah şimdiden hayırlarınızı kabul etsin…