Geçen haftalarda gündeme gelen bir gelişme ile ülkemizin tarımda dijitalleşme yolunda bir takım adımlar atacağı ortaya konuldu.

**

Bu dijital dönüşüm meselesi ülkemizde tazeliğini korurken beklentimiz, bu dönüşümün önceki bakan ve yeni bakan arasında geçen “elektrikli traktör” meselesine benzememesi olacak.

**

Bakanlığa yakın yazarlar tarafından tasarının bazı tahminler üzerine nasıl bir tablo ortaya koyacağı tartışılıyor.

**

Ülkemizde çiftçilik yapan herkesin kayıt altına alınarak ektiği mahsüller kontrol altına alınacak. Yapılan kontroller sonrası arz talep gözetilerek uygun mahsüllerin ekimi ve biçimi gözlemlenecek. Küresel gıda krizine karşı ülkelerin tarım alanlarının kontrolüne önem verdiğini görüyoruz.

**

Ülkemizin tarım arazilerinin doğru değerlendirememesi eskiden beridir tartışma konusu. Bu dijitalleşme sürecinin ardından denetlenebilir tarım arazilerinin artması mutlaka mümkün olacaktır.

**

Yapılacak olan desteklemeler bu dönüşüm sistemine kayıtlı olan çiftçilere ödenecek. Durum böyle olunca herkes elbette yeni sisteme kayıtlarını yaptırmak isteyecektir.

**

Tarımsal arazilerden yararlanmalar şehirlere göç, miras, verimsizlik gibi nedenlerden dolayı gittikçe düşüyor. Küresel gıda krizi gibi tehditlerin devam etmesinden dolayı ülkeler kentlerde dahil olmak üzere mahsül üretme yarışına giriyorlar.

**

Bu projenin arkasında durmak gerekiyor. Elektrikli traktörlerin önünde banttan düşme gösterileri izlerken şuan kimsenin projeyi bile hatırlamaması bizleri korkuyor. Bu çalışmanın sonu inşallah böyle olmaz.

**

Diğer taraftan ülkemiz çiftçisi desteklemeler ve avantajlı krediler üzerinden alacağı teknolojik makinelere yatırımları arttırıyor. Geçen senelere göre girdilerin artış göstermesi kayıtlı çiftçi sayısında ciddi düşüş yaşattı. Kalan çiftçiler ise gözünü kapattı, yatırımları arttırdı. Büyük büyüdü, küçük kayboldu.

**

Gelişen ve gelişmekte olan tüm ülkelerin ortak paydası tarım alanlarını nasıl verimli kullanırız sorusuna cevap aramak. Ülkemizde bu mihvalde hareket ederek potansiyel tarım gücünün farkına varmak zorunda.

**

Resesyon seslerinin yankılandığı küresel gıda sektörlerinde Akdeniz kıyılarına teknolojinin son damlasına kadar kullanıldığı bir İspanya Almeria’sı neden kurulmasın?

**

Son otuz yılda kurulan sera kenti Almeria bugün ne kadar değerli bir kalkınma hareketi olduğunu ispatladı. Tarımın dijital yolculuğunu yakalayıp ülkemizde Almeria gibi kentler kurmalıyız.