Âlemlerin Rabbi, rahman, rahim olan, insanlara kendi içlerinden elçiler gönderen ve hesap gününün de sahibi olan Allah’a (c.c.) hamdolsun. Kıyamete kadar gelecek bütün insanlığa rehber olarak gönderilen Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed’e salât ve selam olsun.

Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimizin dünyaya gözlerini açtığı ay olan Rebiulevvel ayındayız. Müslümanız biz. “Ey iman edenler! Allah’a itaat edin, Peygamber’e itaat edin. Amellerinizi boşa çıkarmayın.” (Muhammed Suresi 33) ayetine iman ediyoruz.

Müşrikler ile gizli ittifak yapan Yahudileri Hayber’de dize getiren cihat komutanı Peygamber Efendimize iman ediyoruz. Ve Onun (s.a.v.) örnek bir aile reisi olduğuna da iman ediyoruz. “Mevlid-i Nebi” olan bu hafta vesilesiyle Sevgili Peygamberimizi daha iyi anlamak ve onun rehberliğinde yeniden dirilmek durumundayız.

Aile bağlarının bilerek ve bilmeyerek zayıflatıldığı bir ifsat çağında yaşıyoruz. Biz biliyoruz ki aile; anne babamızla, kardeşlerimizle, eşimizle ve evlatlarımızla huzur yuvamızdır, sekine yerimizdir. Kardeşliği, merhameti, adaleti, paylaşmayı ve infak etmeyi öğrendiğimiz eğitim merkezimizdir aile. Bu bağlamda ömrünün baharında huzurlu yaşamak isteyen ve ömrünün son senelerinde “huzur evinde” yaşamak istemeyenler olarak Nebevî ikaza dikkat ediyoruz.

Huzurlu ailenin altı şifresini “Sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin.” (Kalem Suresi 4) diye tarif edilen Peygamber Efendimizden hatırlayalım:

*Sevgi: Her işin başı sevgidir. İman etmedikçe Cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de gerçek manada iman etmiş olmazsınız diyerek bize imanın ve birbirimizi sevmenin bağını anlatan Peygamber Efendimiz “Eşler birbirine sevgi ile bakınca Allah da onlara rahmet nazarı ile bakar.” diye buyuruyor. Rabbimiz gönlümüzü herkese yetecek sevgi ile yaratmıştır. Ailemizde sevginin olması için tebessümü yüzümüzden eksik etmeyeceğiz. Sokakta hiç tanımadığımız insana bile tebessüm eden Müslümanlar olarak tebessümü ailemize çok göremeyiz.

*Saygı: Her insanın bir karakteri, bir mizacı, bir kişiliği olduğunu unutmayacağız Kimsenin onurunu rencide etmediğimiz gibi ailemizin de onuruna saygılı olacağız. İş görüşmelerimizde daha iyi verim alabilmek için nezaket kurallarına uyduğumuz gibi huzurlu olmak için ailemizde de nezaket kurallarına uyacağız. Peygamber Efendimizin mesajını unutmayacağız: “Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.”

*Seccade: “Toplulukta rahmet, ayrılıkta azap vardır.” Nebevi çağrısına icabet edeceğiz. Cemaat ile namaz kılmanın özelliğini ve güzelliğini öğreneceğiz. Günün belirli vakitlerinde üzerimize farz olan namazımızı camide ve cemaat ile kılmak için günlük planımızı yapacağız. Camide kılamadığımız namazlarımızı evlerimizde ailecek kılacağız. Gözümüzün nuru olan namazlarımızı gözbebeğimiz evlatlarımızla kılacağız.

*Sofra: Çıkmam lazım, mesaiye yetişmem lazım, böyle erken vakitte kahvaltı mı olur, eve gelirken atıştırdım gibi mazeretlerle ihmal ettiğimiz sofra birlikteliğimizi bu günler vesilesiyle değiştireceğiz. Ailecek günde en az bir defa aynı sofra etrafında buluşup kucaklaşacağız. Sofra adabından, ümmetin kurtuluşuna kadar her konuyu konuşacağımız sofra birlikteliğine devam edeceğiz.

*Samimiyet: Hepimizin bildiği üzere samimiyet kalptedir ve kalbimizde olan kalıbımıza da şekil verir. Her işimizde olması gerektiği gibi aile hayatımızda da amacımız Allah rızası olacak. Anne babamıza hürmetimizde, eşimize nezaketimizde, çocuklarımıza şefkatimizde hep Rabbimizin rızasını gözeteceğiz. Peygamber Efendimizin “Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder.” uyarısını unutmayacağız. Ve kazanacağız inşallah.

*Sabır: İmanımızda, sâlih amel işlemekte, hakkı yaşamakta ve tebliğ etmekte sabrettiğimiz gibi ailemizden gelen sıkıntılara karşı da sabredeceğiz. Peygamber Efendimizin "Müminlerin iman bakımından en mükemmeli, ahlâkı en güzel olanıdır ve sizin en hayırlınız da, hanımlarına karşı ahlâk bakımından hayırlı olanınızdır.” çağrısını unutmayacağız. İman eden eşler olarak hayırda yarıştığımız gibi sabırda da yarışacağız.

Aile huzurumuz için; sevgi, saygı, seccade, sofra ve samimiyet birlikteliğinde sabredeceğiz. Ey Rabbim; duamı kabul eyle, eşimin duasını kabul eyle, çocuklarımın duasını kabul eyle diyerek ellerimizi açacak ve dualaşacacağız: “Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle” ( Furkân Suresi 74)

Peygamber Efendimizin ahlâkı ile dirilip ümmet olmak ve Özgür Kudüs’te buluşmak duâsıyla “Mevlid-i Nebi” haftanızı tebrik ediyorum. Allah’a (c.c.) emanet olunuz.