Seminerin faydaları

Meşakkatli, yorucu ve talebeleri sınava hazırlamanın yoğunluğu ile geçen bir eğitim-öğretim döneminin ardından öğretmenlerin o meşhur seminer dönemi başlar.

Bu seminer dönemi boyunca geride bıraktıkları eğitim-öğretim döneminde; eksiklikleri tespit etmek ve yeni fikirler ortaya koymak için yoğun şekilde emek harcar öğretmenlerimiz, okullarında.

Talebelerin daha kaliteli eğitim alması için seminerlerde beyin fırtınası estiren öğretmenlerimiz aynı zamanda birbirlerini de daha iyi tanıma imkânı bulurlar. Zira eğitim döneminde sadece teneffüslerde boş kalan öğretmenlerimiz; o kısa süreyi de çay, ihtiyaç gibi zaruri hallere ayırdığı için bu imkâna sahip olamıyorlar.

Karne günü gelip; öğrenciler okulu terk edince, öğretmenler de koca okulda tek başlarına kalırlar. Serengeti düzlüklerindeki gunuların, bufaloların ve zebraların kuzeye göç ederken, ormanda yalnız kalan aslanlar gibi tek başlarına kalır öğretmenlerimiz. Öylece yalnız, öylece mahzun, öylece yorgun…

Dillerinin alıştığı ve tekerleme haline gelen “komikse söyleyin bizde gülelim, ben dersimi anlatır çıkarım maaşımı da alırım olan size olur” gibi sözleri söyleyemeyen öğretmenlerde bir eksiklik oluşur bu süreçte.

Öğretmenlerin yaşadığı geçici bu durumundan otomobilleri de etkilenir. Okul zamanı dışarıda, güneşin altında kavrulan bu otomobiller; seminer döneminde bomboş kalan okulun bahçesindeki ağaçların altında yerlerini alırlar. Bu duruma öyle alışır ki otomobiller, gölgenin hareketine göre kendi kendine hareket edip gölgeyi takip ederler. Çünkü bu lükse iki hafta boyunca sahipler, tadını çıkarmaları ve kıymetini bilmeleri lazım.

Okul döneminde yoğunluktan dolayı sosyal faaliyete fırsat bulamayan öğretmenlerimiz için seminer dönemi adeta bir fırsat olur.

Seminerin son günlerinde organizasyon yapmak isteyen öğretmenler; ortaya kahvaltı yapma fikrini atarlar. Ortaya atılan bu fikir sonucunda ortada kalmamak adına; erkek öğretmenler kendi aralarında, kadın öğretmenler de kendi aralarında görev dağılımı yaparlar; kusursuz bir organizasyon için.

40 tane erkek öğretmen bu görev dağılımını; 4 dakika 18 saniyede, eşlerinin yapacağı pastalar da dâhil olmak üzere hem rekor kıran sürede hem de üstün cesaret örneği göstererek planlamayı tamamlarlar.

Kadın öğretmenlerde ise böyle bir hız mümkün değildir; belki de otomobillerini bundan dolayı yavaş kullanıyorlar. Aynı zamanda cesarete de ihtiyaçları yoktur. Zaten evinin kahramanı onlardır.

8 tane kadın öğretmen ise bu görev dağılımını 54 saat, 76 dakika, 127 saniyede anca planlayabilmişlerdir. Tabi bu planlama da öyle kolay olmamıştır ve hâlâ eksiklikler ve hâlâ pürüzler vardır. Mazide kalan ve hafızasından bir saniye bile çıkmayan bir söz dizisi hatırlatılacak, kendi aralarında yaptıkları küçük çaplı önceki organizasyonlardan olumsuz sahneler betimlenecek, getirilecek erzakın meşakkat ve emek faktörü en ince ayrıntısına kadar hesap edilecek, ne alaka diyeceğiniz şekilde konuyla alakası olmayan ama söylemek istediği bazı sözler dillendirilecek ve planlama bu faktörlere göre nihayete erdirilecek.

Erkek öğretmenler arasındaki organizasyonun kolay olması ve kadın öğretmenler arasındaki organizasyon zor olması; seminerin son günlerinde planlanan kahvaltının ağız tadı ile yapılmasına mani olmaz. Kahvaltı sonunda öğretmenlerimiz de hak ettikleri yaz tatiline başlarlar.

Hepinize iyi tatiller…

Bir düzeltme!

Belki de üçten ikiye indirme.

Öğretmenlerimizin yaz tatilinin üç ay olduğunu duyuyorum etraftaki insanlardan. Özellikle de o luna yuva kurması için öğretmen kız bakan teyzelerden. Öğretmenlerimiz yazın üç ay değil iki ay tatil yapıyorlar; temmuz ve ağustos aylarında. Öğretmenlerimizin yaz tatilinin üç ay olduğu tamamen bilgi kirliliğidir. Bu gerçeği bundan sonra herkes öğrensin lütfen. Özellikle de oğluna öğretmen kız bakan Ayşe Teyzeler.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şadan Sezgin Arşivi

Konya Gelini

11 Temmuz 2024 Perşembe 06:06

Kâbe’deki Bloknot

07 Şubat 2023 Salı 07:00

Büşra DURMAZ’a Mektup

24 Ekim 2022 Pazartesi 06:59

Maskelerin sahiciliği

16 Ağustos 2022 Salı 07:00

Güzelliğin tehlikesi

03 Ağustos 2022 Çarşamba 07:00

Elektronik Dövme

01 Temmuz 2022 Cuma 09:04

Türbedar

14 Temmuz 2020 Salı 09:06

Maske izi

02 Haziran 2020 Salı 07:54

Düz Giden Ters

16 Nisan 2020 Perşembe 08:28

Sorusuz kalan cevaplar

03 Nisan 2020 Cuma 09:10