Saçları ağarmış kitaplar

 

Yolu kütüphaneye düşenler bilir. O kitap rafları arasında bastonlarıyla dolaşan yaşlı adamları. O yaşlı adamlar ki bazen gençlerle birlikte kitap alma sırasına girer bazen kütüphanenin en kuytu köşesinde kitaplarla konuşur hatta dertleşirler. Bu yaşlı adamlar çok ta işitmeyen kulaklarıyla kitapların fısıltılarını duyan adamlardır, “ senin ağarmış saçların kadar benim sayfalarım var “ diyen kitapları duyan adamlardır.

**

Ne manidar bir cümle… Bir tarafta cilalı bir kitapla üstü örtülü bilgiler diğer tarafta bastonuna dayanmış bir tecrübe ve ince bir karşılaştırma. Tabi insan bu nasıl bir karşılaştırma diye sormadan edemiyor. Bu karşılaştırma hepimizin bildiği bir soru vardır ya” Çok okuyan mı bilir yoksa çok gezen mi ?” Diye. İşte bu karşılaştırma bu iki sorunun “ Çok okuyan mı bilir yoksa çok yaşlanan mı? Şeklinde bir kısım değiştirilmiş versiyonu sanki. Peki, bu sorunun cevabına gelirsek, bence bu sorununun cevabı ikisi de bilir olmalı zira bir tarafta okuyarak öğrenen bir insan diğer tarafta tecrübeyle geçmiş bir ömür var. İkisi de bilir fakat farklı yollardan bilir.

**

Bu arada bu iki kısım da bizler için çok değerli ancak bunu kavrayabilene zira yeni nesil ne elini bir kitaba götürüyor ne de saçları ağarmış kitaplarla yani yüzünün her kırışığı farklı bir hikâye anlatan yaşlılarla iki çift laf ediyor oysa onları bir dinlesek sözlere dökülmüş ne tecrübeler öğreneceğiz.

**

Toplumumuzun büyük bir değeri olan bu yaşlı insanları görmek güzel özellikle kütüphanelerde görmek güzel. Emekliliklerini paso televizyon karşısında oturarak geçiren ya da günün büyük bir kısmını uyuyarak hatta daha da fecisi dedikodu ederek geçiren insanların yanında elleri bastonlu kütüphaneyi dolaşan yaşlıları hep takdir etmişimdir zaten.

**

Onlar bu gençliğe yalnızca ümit beslemekle kalmayıp aynı zamanda örnek olmayı da becerebilmiş insanlardır. Onlar ömürlerini, sayfaları eskimiş kitaplara yaslayan insanlardır. ”Onlar saçları ağarmış kitaplardır. Bir gün ben de saçları ağarmış bir kitap olmayı diliyorum, tabi aynı dilek sizler için de geçerli. Sevgiyle kalın.

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Ayşe Boztaş Arşivi

Sanat üzerine

14 Haziran 2022 Salı 06:23

“Ney, insanın aynasıdır”

27 Ocak 2022 Perşembe 07:00

“Çamur at, izi kalsın”

03 Kasım 2021 Çarşamba 07:00

Değişim üzerine

20 Ekim 2021 Çarşamba 07:00

NEZAKET BEDAVA

05 Haziran 2021 Cumartesi 06:00

Şehirden uzakta

04 Nisan 2021 Pazar 09:30

Meraklılar

13 Ocak 2021 Çarşamba 09:00

Bir şehir bir mutfak

19 Kasım 2020 Perşembe 09:00

Asılsız haberlere dikkat!

10 Nisan 2020 Cuma 16:50

Suya dokunun sanat

03 Mart 2020 Salı 09:41