Konya Büyükşehir Belediyesi'nin emektar isimlerinden, Mustafa Atay'ı uzun zamandır görmezdim... Kendine has üslubu, mizahi tavırları ve iflah olmaz muzırlığı ile mukallit bir isimdir Atay...

***

Çok emeği geçmiştir belediyeye... Çok uzun zamandır görmüyordum...

***

Geçenlerde haber merkezine bir pir-i fani girdi... Neredeyse göbeğine değecek sakalı, kalın kaşlı mevlevi yüzükleriyle, girdiği andan itibaren herkes gayri ihtiyari “Bismillah” diyerek ayağa fırladı...

***

Kimdir bu acep Hızır Aleyhisselam mı geldi diye ben dahi ayağa fırladım... Ama gülüşlerinden yakaladım... Bu bizim Atay... Yeni imajı ona görüntü olarak çok şey katmış... Çokta tatlı olmuş...

***

Güven Polislerinin Aziziye civarında yakaladığı Hızır (!) 'ada çok benziyordu… O derece yani... Ama Atay bu... Hiç değişmemiş... Aynı mukallitlik devam ediyor...

***

Rivayete göre şairin biri halifeyi öven bir kaside yazıp mecliste okudu…

***

Halife kasideyi çok beğendi ve;
 

" Üç yüz dinar mı istersin yoksa her biri yüz dinar değerinde üç hikmetli söz mü?" diye sordu…

***
Şair: ‘Kalıcı hikmet, fani dinardan yeğdir…’dedi ve hikmetli sözleri tercih etti…
***
Halife: Birinci hikmet şu: “Elbisen eskiyince yeni ayakkabı giyme… Çok kötü görünür çünkü...”

***
Şair pişmanlıkla kıvrandı: Yandı yüz dinar!
***

Halife gülerek: “İkinci hikmete gelince, ne zaman sakalın yağlanırsa aşağı eğerim deme… Elbisen yağlanır yoksa…”

***
Sersemleşen şair feryad etti: “-Halife hazretleri, Allah aşkına üçüncü hikmeti kendinize saklayın! Yüz dinar üçüncü hikmetten bin kez yeğdir!

***

Niye anlattık bu Acem fıkrasını hemen söyleyelim…

***

Efendim; Konyamız’da dış görüntüleri Atay Ağabeyimizin onda biri olamayacak adamlar, vükelalar (bu seferde siz bakınız sözlüğe) etraflarına topladıkları iyi niyetli siyaset yapmak isteyen gençlerimize, Halife örneğindeki gibi hikmetli akıllar(!) veriyorlar…

***

Çakma Hızırlar'a teslim olan gençlerimiz, mübareklerin (!) dizleri dibinde bağdaş kurarak; “-Abi giriyim mi seçimlere, istişareniz, meşveretiniz nedir?” diye soruyorlar...

***

“Gir len, senden âla gidiyi nerden bulacaklar, tabiki gir” tarzı, aldıklar hikmetli (!) gazla mübarekler, aday adaylığını es geçerek, direk aday olarak dar atıyor kendilerini sosyal medyaya...

***

Kendi gücünün ve kudretinin farkında olmayan gençlerde; “Bu işin yolu demek buymuş” diyerek mantıksız ve anlamsız hiçbir yerde ve literatürde yazmayan siyaset perhizleri yapıyorlar…

***

Onlar perhizdeyken, sofradaki yemeği de birileri afiyetle, politik midelerine indiriyorlar…

***

Umarız, temiz kalpli gençlerimiz çabuk uyanır da, hikmetli efendilerin (!) tesirinden kurtulup kendilerine biran önce makûl yollar çizerler...

***

Anlamadınız mı? Anlayan anladı.... Sevgili Atay, bunlara nazar değmiş, okuyuvur bi sen...