Keçe. üniversite de sanat dalına dönüştü

Keçe. üniversite de sanat dalına dönüştü
Daha çok köylerde çobanların soğuktan korunmak için giydiği kepenek ile bilinen, unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarından olan keçe, Selçuk Üniversitesinde (SÜ) kurulan atölyelerde modern sanat dalına dönüştü.
 Atölyelerde, keçe ile ünlü ressamların tablolarından takılara kadar farklı ürünler ortaya çıkarılıyor. 
SÜ Mesleki Eğitim Fakültesi El Sanatları Eğitim Bölümü öğretim görevlisi Nurgül Begiç yaptığı açıklamada, keçenin, yünün sıcak ve ıslak ortamda dövülerek liflerin birbirine kenetlenmesi sonucu oluşan bir ürün olduğunu söyledi. 
Keçeciliğin göçebe hayat yaşayan eski Türklerde yaygın olan bir el sanatı olduğunu anlatan Begiç, bu el sanatının Anadolu'da Selçuklular döneminde geliştiğini, o dönemde Selçuklu Devleti'nin başkenti olan Konya'nın keçeciliğin merkezi haline geldiğini ifade etti. 
Bu geleneksel el sanatının Mevlevi kültürüyle birlikte daha da geliştiğini, semazenlerin kullandığı yelek ve başa giyilen sikkelerin de keçeden üretildiğini anlatan Begiç, keçenin köylerde çobanların giydiği keçeden yapılan kepenekle bilindiğini belirtti. 
Kendisinin ise keçeciliği 14 yıl önce Konya'da keçe ustası Mehmet Girgiç'ten öğrendiğini ve bu el sanatının kendisi için zamanla bir tutkuya dönüştüğünü ifade eden Begiç, ''Bu sanatı geleneksel çizgiden alıp üniversite ortamına taşıdım. Şimdi keçeyi okulumuzda kurduğumuz 2 ayrı atölyede modern bir sanat dalı olarak uyguluyoruz'' dedi. 
Burada geleneksel ve modern tarzda motifler ve desenlerle yer yaygısı, pano, çeşitli örtüler, çanta, takı ve şal gibi çalışmalar yaptıklarını dile getiren Nurgül Begiç, şunları kaydetti: 
''Eskiden hayatın her alanında kullanılan keçe, yakın tarihte unutulmaya yüz tuttu. Bu nedenle, keçenin Anadolu'daki merkezi olan Konya'da bu sanatı icra eden ustaların sayısı da bir elin parmakları kadar azaldı. Biz ise keçeyi 2008 yılında üniversiteye taşıyarak, çok sayıda gencin bu sanat dalını öğrenmesi, geliştirerek daha da farklı noktalara taşımaları için öncülük yapıyoruz. Aynı zamanda Türkiye'de ilk kez bir üniversite bünyesinde keçe atölyesi kurmuş olduk. Özellikle duvara asılmak için öğrencilerle birlikte yaptığımız panolar ve yine keçe kullanarak ürettiğimiz takılar büyük bir ilgi görüyor. Ben de kendi ürettiğim ürünlerimi birçok Avrupa ülkesinin yanı sıra ABD'de sergileme olanağı buldum. Geçen yıl ABD'nin New York kentinde açtığım sergide, özellikle keçeden yapılan takı tasarımları büyük ilgi gördü.'' 
Begiç, Türkiye'de ise Kültür ve Turizm Bakanlığınca sergilenmeye değer bulanan eserlerinin, DÖSİM mağazlarında satıldığını, bu durumun bakanlığın ortaya çıkan modern keçe eserlerine sıcak bakışını ortaya koyduğunu söyledi. 
Nurgül Begiç, son olarak da öğrencilerle birlikte ürettikleri keçe ürünlerini Konya Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde açtıkları sergiyle görücüye çıkardıklarını belirterek, ''3 Martta açılan bu sergimizde keçe kullanılarak ürettiğimiz Osman Hamdi Bey'in ünlü 'Kaplumbağa Terbiyecisi' tablosundan semazenlere, takılardan şallara kadar çok sayıda eser yer alıyor. Bu eserlerle keçeye adeta yeni bir boyut kazandırdığımızı, keçe zanaatını keçe modern sanatına dönüştürdüğümüzü söyleyebilirim'' dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.