İnsülin direnci ile başa çıkma yolları..

Sevgili okurlarım bir önceki yazımızda insülin direncinin ne olduğundan, hayatınızı nasıl etkileyip değiştirdiğinden ve davranışlarınız üzerine etkilerinden bahsetmiştik. Bugün nasıl başa çıkacağız ve tedavi yollarından bahsetmek istiyorum..

Öncelikle insülin direnci teşhisinin mutlaka uzman bir hekim tarafından konmuş olması gerekiyor. Hekiminiz, aç karnına verdiğiniz kan tahlillerinde özellikle insülin hormonu ve açlık kan şekerinizi değerlendiriyor..

İnsülin direnciniz var ise aşağıda sayacağım adımları çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. İlaç ve besin desteği tedavisi, direnç kırıcı diyet planlaması ve mutlaka egzersiz ile hem kilo verebiliyoruz hem de yaşam kalitemizi artırabiliyoruz..

İlaç tedavisi şart mı?

Bazı danışanlarımız “ben şeker hastası değilim” yada “bu ilacı ömür boyu kullanmak zorunda kalacağım” diyerek ilaç tedavisini kabullenmiyorlar.. Aslında hekiminiz tarafından teşhis konulduysa; bu durum vücutta şekerin yakılması mekanizması bozuk demek oluyor ki tedaviyi ilaçla sürdürmek başarıya giden yolda bize kolaylık sağlıyor. İlaç kesinlikle kilo verdirtmiyor; yani siz diyetinize dikkat etmeden 10 yıl bu ilacı kullansanız gram kilo veremeyeceksiniz.. İlaç bizi sadece normal bir erkeğe yada bayana dönüştürüyor, biz de yaptığımız diyete ve spora insülin direnci olmayanlar gibi olumlu sonuçlar alabiliyoruz.

Kullanmayadabiliriz, evet, egzersiz ve diyetle de çözebiliriz ama bu seferde direnci olmayan normal insanlarda olduğu gibi ayda 4-5 kilo vermek yerine 1 yada 2 kilo vermek sizleri mutlu etmiyor yada diyete uyabilmek noktasında çok zorlandığınızı görüyoruz. Çünkü zaten direnciniz olduğu için kendinizi hep aç hissediyorsunuz, e bir de “diyet yada diyetisyen” kelimesi işin içerisine girdiğinden vücudunuz daha da strese girip yemek yemeye meyilli hale geliyor. Son yapılan çalışmalarda yaşam süresini uzattığı bildirilmiş durumda.. Bence kullanmak en mantıklısı.. Gebeler, emzikliler, karaciğer enzimleri yüksek ve böbrek fonksiyonları bozuk olanlar, aman dikkat!!

Diyet Planlaması Mutlaka Olmalı!!

Sağlıklı ve dengeli beslenmenin insülin direncini tedavi edici özelliği artık ispatlanmış bir gerçek.. Diyetisyeniniz kontrolünde azar azar ve sık sık beslenerek kan şekerinizdeki dalgalanmaları mutlaka engellemelisiniz. Vücudun ihtiyacı olan besinleri gün içerisinde mutlaka yerine koymalısınız.. Normal bir bayanın günde en az 2-3 su bardağı süt yada yoğurda ihtiyacı var ve direncin kırılabilmesi için mutlaka bu miktarlara ulaşmak zorundasınız..

Egzersizsiz Olmaz!!

İnsülin direnci tedavisinde kullanılan ilaçların etkinliğinin artırılması için egzersiz mutlaka programda bulunmalı.. Bazı kişiler sadece ilaç kullanarak direnci kırabileceğini düşünürken diyet programlarına çok değil günlük 30-40 dakika yürüyüş koyduğumuzda çok daha rahat kilo kaybettiklerini söylüyorlar. Bir anlamda ilacın etkisi artmış ta oluyor.. Bu egzersiz kesinlikle eşofman  ve ayakkabı giyip “hadi koş, yağ yak !!” şeklinde olmamalı, burada egzersizin şiddetinden daha çok süresinin önemli olduğu unutulmamalı, orta tempo yani 12 dakikada 1 kilometre yürüyebilecek şekilde planlanmalıdır.

Besin desteği şart..

Bazı minerallerin, özellikle krom ve selenyumun insülinin çalışma kabiliyetini artırdığını biliyoruz. Piyasada bulunan krom ve selenyum tabletleri rahatlıkla tedavi esmasında kullanılabilir. Krom ve selenyumun doğal kaynakları daha çok yağlı tohumlular, balık, tahıllar ve yeşil yapraklı sebzeler olmasına rağmen buradaki formlarının emilebilir özelliği azdır bu nedenle dışarıdan besin desteği şeklinde daha faydalıdır.

Ya çaylar?

Özellikle yeşil çay, tarçın ve karanfil buna ek olarak zencefil ve zerdeçal çaylarının insülin direncini kırdığını biliyoruz. Diyetisyeniniz kontrolünde bu çayları tedaviye ek olarak kullanmanız sizi çok daha kolay bir şekilde başarıya ulaştıracaktır.

Omega-3 mutlaka alın..

Omega-3 insülinin şekeri hücre içerisine daha kolay sokabiliyor ve hücre zar yapısının daha sağlıklı olması sebebiyle bu sağlıklı hücrelerde şeker daha kolay yanabiliyor. Aynı zamanda kanda dolaşan yüksek şekerin haraplayıcı etkisini yani iltihabi süreci azaltıyor. Günde 1 gr düzeyinde tabletler şeklinde alabilir yada haftada en az 2 kez somon, sardalya ve uskumru gibi derin deniz balıkları yiyebilirsiniz..

D vitamini, İnsülin Direni Düşmanı..

İnsülin hormonu, ancak D vitamini varlığında etkili olabiliyor. D vitamini ortamda varsa insülin çalışabilir yoksa artık bir insülin direnci varlığından söz etmek mümkün. Vücudunuz ne kadar iyi insülin salgılarsa salgılasın, tahlillerde insülin değerleriniz normal seviyelerinde çıksın D vitamininiz yeterli değilse var olan insülin hiç bir işe yaramıyor. Besinlerden çok az D vitamini alabiliyoruz, en iyi kaynak güneş ışığı olduğunu sakın unutmayın..

Sağlıklı günler dilerim..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi

Dukan Diyeti aldatıyor..

28 Ocak 2016 Perşembe 06:00

Zayıflamada Hindistan Cevizi Yağı

31 Aralık 2015 Perşembe 06:00

Ermenek’imin Helvası..

03 Aralık 2015 Perşembe 06:00

Çalışırken fit kalmanın yolları..

19 Kasım 2015 Perşembe 06:00

Yağ yakmak için yeşil kahve...

12 Kasım 2015 Perşembe 06:00

Brokoli ile kansere meydan okuyun…

05 Kasım 2015 Perşembe 06:00

Mercimek şekeri düşürüyor

29 Ekim 2015 Perşembe 06:00

İştah kesmeye: Elma sirkesi

15 Ekim 2015 Perşembe 06:00