İranlıların en meşhur özelliklerinden biri övünmek…

Bir şeyi överken abartmaktır... O kadar ki Acem mübalağası halkımızın dilinde büyük abartılar için kullanılan bir deyim olmuştur…

İncili Çavuş’un İran elçiliği sırasında Şah Abbas'ta, zenginliğini ve sarayın ihtişamını gösterip öğünmek istemişti…

Şah'ın kapağı çok kıymetli, zümrütlerle incilerle süslü bir altın mangalı vardı...

***

Kapağın üstündeki kulpuna da göz ve gönül kamaştıran bir büyük elmas oturtulmuştu… Mihmandarlar, Türk elçilik heyetine şahın sarayını gezdiriyorlardı…

Misafirler bir odayı inceleyip bir başkasına geçerlerken hademeler bu mangalı başka bir odaya götürürler, böylece sarayın bütün odalarında böyle kıymetli mangallar bulunduğu hakkında ziyaretçilerde bir kanaat uyandırmaya çalışırlardı…

***

Saray gezildikten sonra Şah, Türk heyetini kabul etti; “Sarayımızı nasıl buldunuz? Yoruldunuz mu?” diye kibirle sordu…

***

İncili Çavuş bu durur mu hiç… Şahın sualine yapıştırıverdi cevabı;

“Pek güzel, sarayınız çok büyük ve muhteşemdir, gezmekle bitiremedik…

Çok yorulduk ama mangalınızda bizimle beraber yoruldu!..”

***

Şeb-i Arus törenleri başladı…

18 Aralık’a kadar şehre çok sayıda misafir gelecek…

Cumhurbaşkanı da dahil olmak üzere devlet protokolünün neredeyse tamamı törenleri izlemek için farklı günlerde şehrimizde olacaklar… Anlayacağınız, Konya protokolünün bir hafta boyunca işleri bir hayli yoğun…

Konya’da misafir çok gelince kullanılan güzel bir deyim vardır;

“El öpüp, babuç çevirmekten yıldık hay len…” derler…

Yalandan bir sitemin yanında, gelen misafirin çokluğu ile de övünmedir bu deyim aslında…

***

Bir hafta boyunca bizim de aşağı-yukarı yapacağımız iş bu;

“El öpüp, babuç çevireceğiz…”

Tabi bu bir fırsat…

Özellikle Konya sorunlarını, Konya gündemini yeniden güncelleme adına, devlet erkanından Konya’nın istediklerini alma anlamında önemli bir fırsat…

***

Bu süreçte acil ihtiyaçlarımız belirlenip, kimden ne isteyeceğimizi aşağı yukarı ortaya koymamız lazım…

Bir başka değişle;

“Ağzımız bir olmalı...”

Protokol mensuplarımızın biri GONYA derken, diğeri HANYA dememeli…

Bu işe odaklanmalıyız…

***

Bu şehir her anlamda en büyük desteği veriyor siyaset kurumuna… Destek oranıyla rekorlar kırıyor hatta…

Yani, gelenlerin gözünü boyayacağız diye mangalı gezdirip durmayın… Azıcık istemeyi ve hakkımız olanı almayı bilin…

Şehrin hakkı…

Kimse ulufe bağışlamıyor vesselam…