“Rabbimiz! Bize sabır ve dayanma gücü ver. Ayaklarımızı senin yolunda sabit kıl. Kâfirlere karşı bize yardım eyle.” (Bakara, 250)

Dünyanın gözünün içine baka baka çoluk-çocuk, yaşlı, kadın demeden; hastane, ambulans, ibadethane, okul ayrımı yapmadan, savaş hukuku dinlemeden masumların canlarına kıyan Zalim İsrail’i kınıyorum. Kıydıkları tüm masum canlar için Rabbimden Cehennemin en şiddetlisini, azabın en şedidini tüm kalbimle niyaz ediyorum. Yapılan tüm bu zulümlerin müsebbiplerine karşı “Zalimler için Yaşasın Cehennem!” diyorum.

Yüreklerimiz kavrulmakta. Gördüklerimiz, işittiklerimiz karşısında söylenecek ne sözümüz, ne de dayanacak yüreğimiz kaldı. Gazze’deki en ufak çocuğundan tutunda en yaşlısına kadar gösterdikleri teslimiyeti ben hayatımda ne gördüm ne de duydum. Gazze’lilerin bu inancı bana Ashab-ı Kiramın: “Anam, babam sana feda olsun Ya Resûlallah!” diyerek her şeylerini ortaya koydukları teslimiyeti hatırlatıyor. Kulağımda daha biraz önce evine acımasızca bomba yağdıran zalim İsrail’e karşı haykıran o küçücük çocuğun ağzından çıkan ibretlik sözler çınlıyor: “Vallahi senden korkmuyoruz Ey İsrail! İsrail devlet bile değil onlar sadece çocuk katili.”

Zalimce hareket eden İsrail’in bu zulmünün nedeni ise ümmetin, Müslümanların suskunluğudur. Bir ve beraber hareket edemediği içindir. Güçlü olarak gördüğü Siyonizm’i ve uşaklığını eden ABD’yi desteklemesi yüzündendir. Yaşanan bu zulme sessiz kalmak, görmezden gelmek, üç maymunu oynamak kimseye fayda sağlamayacaktır. Bugün Filistin’de, Gazze’de yaşananlara karşı önlem alınmazsa bu açgözlü zalimler yarın gözünü bize dikmekten bir an olsun geri durmayacaktır. Yahudi olmayan herkesi insan bile görmeyen, Yahudi olmayan herkesin öldürülmesinde bir sıkıntı duymayan bu sapkın inançlı İsrail’e artık Dur! Demenin zamanı gelmiştir. Eğer şimdi dur, diyemezsek Peygamber Efendimiz (s.a.v) in Hadis-i Şerifinde geçen uyarıyı görmezden gelmiş oluruz. : “İnsanlar zalimin zulmünü görür de ona engel olmazsa, Allah’ın onları genel bir azaba uğratması kaçınılmazdır.” (Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân, 5)

Zalimin karşısında şu an, hemen şimdi dik durmaya başlayabiliriz. Herkes elinden ne geliyorsa onu yaparak bunu gösterebilir. Boykotsa boykot, yazmaksa yazı, çizmekse çizi, haykırmaksa haykırmak, aklınıza ne geliyorsa hemen şimdi başlamak gerekmektedir. Zira bu konu da Efendimiz (s.a.v) in uyarısı ve emri çok açıktır. : “Kim bir kötülük ve haksızlık görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin...” (Müslim, Îmân, 78.)

Rabbimizden niyazımız, acı çeken kardeşlerimizin acılarını bir an evvel dindirmesi, ümmet bilincini, kardeş bilincinin sağlanması için kalplere ülfet ve muhabbet var etmesidir. Bunun yolu ise bizim gönülden istememizde ve niyaz etmemizde yatıyor olmasıdır. “Gazze Birliğin Adı Olsun!” diyor;

Selam, dua ve muhabbetlerimi sunuyorum.