Polis amca bunu da gör

Minibüsçü esnafı ayakta bir yolcu taşımaları halinde bile trafik ekipleri tarafından cezalandırıldıklarını, yolcuyu almadıkları zaman ise yolcular tarafından tepki çektiklerini belirtiyor. Minibüsçüler, otobüslerin yüzlerce yolcuyu bir anda taşıdıklarına da dikkat çekiyor

Şehir merkezinde toplu ulaşımla ilgili sıkıntılar bitmek bilmiyor. Özellikle sabah mesai başlamadan önceki saatler ile akşam iş çıkışına denk gelen saatlerde toplu ulaşım araçlarında ciddi bir yığılma meydana geliyor. Tramvay ve otobüslerde adeta iğne atsanız yere düşmüyor. Şehir merkezi ile yerleşimin yoğun olduğu bölgeler arasında ulaşımı sağlayan otobüslerden birçoğu günün yoğun saatlerinde tamamen tıklım tıkış dolunca, birçok durakta durmadan ilerliyor.

Aynı şekilde tramvaylar da günün sabah ve akşam saatlerinde talebi güçlükle karşılıyor. Tramvaylarda oturacak yer bulamayan yolcular, yaklaşık 45 dakika süren yolculuğu ayakta sürdürmek zorunda kalıyor. Kapasitesinin üzerinde yolcu taşıyan otobüs ve tramvaylarda insanlar adeta üst üste yolculuk yapmak zorunda kalıyor.

Minibüsler ise özellikle bu yoğun saatlerde yolcuların alternatif ulaşım aracı olarak görülüyor. Otobüs ve tramvaydan daha seri bir şekilde yolcuları taşıyan minibüslerdeki en büyük sıkıntı ise trafik polislerinin ayakta bir kişiyi dahi görmeleri halinde hemen ceza kesmeleri. Minibüsçüler, diğer toplu ulaşım araçları olan otobüs ve minibüslerde tıklım tıkış yolculuk yapılırken buna kimsenin bir şey dememesine karşılık, minibüslerde ayakta bir kişi dahi görüldüğünde hemen ceza kesilmesine bir anlam veremiyor. Şayet bir kural ihlali söz konusuysa sadece minibüsler değil, otobüs ve tramvayların da bu ihlali yaptığını ifade eden minibüsçüler, kendilerine haksızlık yapıldığını düşünüyor.

YOLCUYU ALSAN DA SUÇLUSUN, ALMASAN DA

Beyhekim Devlet Hastanesi, Yeni Otogar, Cumhuriyet, Aydınlıkevler, Alaeddin, Yeni Adliye Sarayı arasında yolcu taşıyan bir minibüsçü, trafik ekiplerinin adeta minibüs avına çıktıklarından dert yanıyor. Bu hat üzerinde çok sayıda yerleşim yeri olduğu için belediye otobüslerinin yolcu taşımaya kafi gelmediğini bildiren minibüsçü esnafı, “Yolcularla trafik polisleri arasında adeta mekik dokuyoruz. Vatandaş otobüsü kaçırmış veya otobüs çok dolu olduğu için durakta durmamış. İşine yetişmek için minibüsü tercih ediyor. Yolcuyu alırken iki defa düşünüyoruz. Şöyle bir minibüsün içine bakıyoruz. Şayet doluysa yolcuyu alamıyoruz. Dikiz aynasından baktığımız el kol hareketleri ile bize kızdıklarını görüyoruz. Yolcuyu aldığımızda ise suçlu biz oluyoruz. Nereden, ne zaman trafik polisinin karşımıza dikileceğini bilmiyoruz. Ayakta sadece bir yolcu olsa dahi polis ekipleri hemen durdurup ceza kesiyor. Kestikleri cezayla bizim o günkü kazancımızın büyük bir bölümü gidiyor. Üstelik ehliyetimizin ceza puanı da düşüyor. Ceza puanımız bitince de ehliyetimize el koyuyorlar. Adeta ekmeğimizle oynuyorlar. Ne yapacağımızı biz de şaşırdık. Alsak da suçluyuz, almasak da” diyerek yaşadığı sıkıntıları anlattı.

KAMU HİZMETİ YAPTIĞIMIZ UNUTULUYOR

Selçuk Üniversitesi Alaeddin Keykubat Kampüsü, Konya'nın en nüfusu en yoğun mahallelerinden Bosna Hersek, Yeni Otogar, Ankara yolu, Emniyet Müdürlüğü, Alaeddin, Zafer ve Eski Garaj arasında yolcu taşımacılığı yapan Kampüs minibüsleri de trafik polisleriyle ilgili en çok sıkıntıyı yaşayan minibüsçülerin bulunduğu bölgeyi oluşturuyor. Bu hatta yolcu taşımacılığı yapan bir minibüs şoförü de kendilerinin bir kamu hizmeti yaptıklarının unutulduğunu ifade ederek, “Trafik polislerinin üzerimizdeki baskısı nedeniyle zaman zaman büyük sorunlar yaşıyoruz. Öğrencilerin yoğun olarak bulunduğu bir bölgede çalışıyoruz. Üniversite ile şehir merkezinde öğrenci taşımacılığının bir kısmını biz üstlenmiş durumdayız. Özellikle Bosna Hersek Mahallesi'nde ikamet eden öğrenciler fakültelerine gidip gelirken bizi tercih ediyorlar. Trafik polisleri de adeta bize pusu kuruyor. Hiç ummadığımız bir yerde karşımıza çıkıveriyorlar. Sonuçta öğrencileri taşıyoruz. Almasak sıkıntı oluyor. Trafik polisi durdurduğunda, bizi bizden çok taşıdığımız yolcular savunmaya çalışıyor. Ama sonuç hiç değişmiyor. Polisler de bize verilen görevi yapıyoruz diyerek cezayı kesiyorlar” diye konuştu.

POLİS GÖREVİNİ YAPMAYA ÇALIŞIYOR

Minibüsçüler trafik polislerinden dert yanıyor olsa da, trafik ekiplerinin sadece kamu düzenini sağlamak, yolcuların daha sağlıklı ve güvenli bir ortamda seyahat etmeleri için ortam oluşturmak için çalıştıkları ifade ediliyor. Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Trafik Denetleme Şube Müdürü Tolga Özek, trafik polislerinin amacının minibüsçülerin ekmeğiyle oynamak değil, trafikte toplu ulaşımda yaşanacak herhangi bir sorunun önüne geçmek olduğuna dikkat çekti. Tolga Özek, “Bizim amacımız kimseyi karşımıza almak değil. Kanun neyi gerektiriyorsa biz onu yapıyoruz. Herhangi bir polisin, herhangi bir minibüsçü ile ne derdi olabilir? Biz trafikte sadece minibüsçüleri denetlemiyoruz. Konya'nın her yerinde ekiplerimiz kurallara uyulması için çalışıyor. Art niyetimiz yok, tek amacımız insanları yine insanların güvenliği için uyarmak, kural ihlali varsa da cezalandırarak yaptırım uygulamak” ifadelerini kullandı.

Bazı minibüs şoförlerinin minibüsler denetlenirken neden belediye otobüslerinin denetlenmediği ile ilgili tepkilerini de yanıtlayan Tolga Özek, “Şehir içi yolcu taşımacılığı belli kurallar çerçevesinde yapılıyor. Belediye otobüsleri veya tramvayın taşıyabileceği yolcu kapasitesi de, minibüslerin taşıyacağı yolcu kapasitesi de yapılan incelemeler sonucunda belirleniyor. Bir belediye otobüsünün ayakta yolcu kapasitesinin kaç kişi olduğu, bir minibüsün yolcu kapasitesinin kaç kişi olduğu da bu şekilde belirleniyor. Biz bu konuyla ilgili de kanun neyi gerektiriyorsa onu yapıyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

merhabahaber.com