Özgürlük mitinginde 68. hafta
Konya İnanç Özgürlükleri Platformu tarafından düzenlenen Başörtüsüne Özgürlük konulu basın açıklamasının 68. hafta bildirisini platform üyesi yaşar Turgut okudu.
Turgut, konuşmasına, Peygamber efendimizin Hicreti konusunda açıklaması ile başlarken, “Mekke’de doğan İslam güneşi ve onun kutlu rehberi zor dönemlerden geçmekteydi. Toplumun ileri gelenleri, siyasi ve iktisadi kural koyucuları, edebi ve ahlaki örf ve adetleri belirleyici olanlar, kendi iktidarlarının ve yüksek menfaatlerinin bekası için İslam’a ve onun yolunda olanlara hayatın her alanında yasaklar, ambargolar, engellemeler ve zulümleri reva gördüler. Bu zulümlerine payanda olarak da basit, ilkesiz ve hiçbir hukuka dayanmayan gerekçeler önü sürdüler” dedi.
Turgut, “Onlar kendilerini soy olarak İbrahim’e dayandırdıkları halde İbrahim’in yolundan ayrılmış ve sapkınlığa düşmüşlerdi. Ancak kendilerine gerçekten İbrahim’in yolundan giden Hanif bir Peygamber gelince kendi yalanlarını örtmek için Peygamber’i bölücükle, sihirbazlıkla itham etmişlerdir. Peygamber ve ümmeti bütün bu zulümleri Allah’ın onlara vermiş olduğu imanla ve güçle göğüs germişler ama bu işkenceler, zayıf pek çok Müslüman’ın şahadetine sebep olmuştur. Kendinden çok ümmetinin geleceğini düşünen peygamber Allah’ın emriyle baskı ve zulümden kurtulmak için hicret kararı aldı. Ve hicret onlar için yeni bir diriliş, bir muştu oldu” diyerek Hicret’in önemine değindi. Ve bunun sonunda Peygamber ve Müslümanlar kutlu hicret yurdu Medine’de özgürce inançları gereği gibi yaşadılar ve bunu tüm insanlığa ulaştırmak için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayarak ellerinden geleni yaptılar” diye konuştu.
Mekke’de kendi imanlarını korumak için bedel ödeyen bir avuç İslam toplumunun hicretle yüceldiklerini ve tüm insanlığın karanlıktan kurtulması ve aydınlığa çıkması için pek çok bedel ödediklerini de hatırlatan Turgut, “Allah’ta onların bu azim ve izzetli duruşlarına karşılık olarak, kaçmak zorunda kaldıkları Mekke’ye ihtişamlı bir zaferle dönmeyi nasip etmiştir. Böylece İslam güneşi karanlık bulutların ardından çıkmış ve tüm dünyayı aydınlatmaya başlamıştır. Dün insanlığa ışık saçan aziz İslam ümmetinin Irak’lı çocukları bu gün emperyalist batı güçlerinin özgürlük ve demokrasi çabalarının (!) altında inlemektedir. Amerikan emperyalizmi özgürlük ve demokrasi vaadiyle girdiği Irak’ta ülkenin doğal zenginlikleriyle birlikte inanç ve özgürlüklerini de sömürmüştür. Irak’lı mazlum Müslüman halkın inanç ilkelerini ve toplumsal hayatını tahrip etme çabaları içerisine girmişlerdir” diyerek yaşanan zulümleri bir kez daha gündeme getirdi.
Turgut, konuşmasının sonunda başörtüsü yasağını bir kez daha eleştirdiklerini ifade ederken, “Ülkemizde toplumun en temel değeri olan inancının bir gereği olarak kadınların başörtüsü takmasını yasaklayan, hatta buna en ufak taviz vermeyen yasakçı zihniyet, Noel ve yılbaşı kutlamaları adı altında kültürel ve ahlaki yozlaşma başlatmıştır. Bu zihniyet bununla da kalmayarak bu rezalet gecelerinde topluma verdiği zarar ve tahrip, bütün bilimsel çalışmalarla ortaya konan içki tüketimini teşvik etmiş içkili organizasyonlar başlatmıştır. Buradan ilkesiz tavrı kınıyor ve lanetliyoruz. Başörtüsü onların teşvik ettiklerinden daha yüce ve azizdir. Allah elbet inananları koruyandır” diyerek 69 Haftada saat 12. 30’da herkesi Kayalıpark alanına davet etti.
ALİ SAİT ÖGE
Mekke’de kendi imanlarını korumak için bedel ödeyen bir avuç İslam toplumunun hicretle yüceldiklerini ve tüm insanlığın karanlıktan kurtulması ve aydınlığa çıkması için pek çok bedel ödediklerini de hatırlatan Turgut, “Allah’ta onların bu azim ve izzetli duruşlarına karşılık olarak, kaçmak zorunda kaldıkları Mekke’ye ihtişamlı bir zaferle dönmeyi nasip etmiştir. Böylece İslam güneşi karanlık bulutların ardından çıkmış ve tüm dünyayı aydınlatmaya başlamıştır. Dün insanlığa ışık saçan aziz İslam ümmetinin Irak’lı çocukları bu gün emperyalist batı güçlerinin özgürlük ve demokrasi çabalarının (!) altında inlemektedir. Amerikan emperyalizmi özgürlük ve demokrasi vaadiyle girdiği Irak’ta ülkenin doğal zenginlikleriyle birlikte inanç ve özgürlüklerini de sömürmüştür. Irak’lı mazlum Müslüman halkın inanç ilkelerini ve toplumsal hayatını tahrip etme çabaları içerisine girmişlerdir” diyerek yaşanan zulümleri bir kez daha gündeme getirdi.
Turgut, konuşmasının sonunda başörtüsü yasağını bir kez daha eleştirdiklerini ifade ederken, “Ülkemizde toplumun en temel değeri olan inancının bir gereği olarak kadınların başörtüsü takmasını yasaklayan, hatta buna en ufak taviz vermeyen yasakçı zihniyet, Noel ve yılbaşı kutlamaları adı altında kültürel ve ahlaki yozlaşma başlatmıştır. Bu zihniyet bununla da kalmayarak bu rezalet gecelerinde topluma verdiği zarar ve tahrip, bütün bilimsel çalışmalarla ortaya konan içki tüketimini teşvik etmiş içkili organizasyonlar başlatmıştır. Buradan ilkesiz tavrı kınıyor ve lanetliyoruz. Başörtüsü onların teşvik ettiklerinden daha yüce ve azizdir. Allah elbet inananları koruyandır” diyerek 69 Haftada saat 12. 30’da herkesi Kayalıpark alanına davet etti.
ALİ SAİT ÖGE
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.