Mustafa Özkafa Bey anlattı... Çok hoşuma gitti...

***

Köyün İmamı izne ayrılmış... Memleketine gitmiş... Olacak ya, köyde biri ölmüş...

***

Köylünün eli ayağına dolaşmış... Nasıl yıkanacak? Nasıl defnedilecek?

***

Cenaze, köy caminin gasilhanesinde duruyor... Gonya, tabiriyle köylü bahçede süzeliyor...

***

Tam o sırada köye Çerçici gelmiş... Cemaat, yalvar-yakar olmuş Çerçici'ye “İllede cenazemizi yıka, kefenle, defnet” diye...

**

Çerçi “Ben bu işleri anlamam” dediyse de cemaati 'yenememiş'...Cenazeyi yıkamış... Kefenlemiş...

***

Dışarıda yağmur yağıyor...

***

Yerler çamur-çaylak... Getirtmiş tabutu caminin bahçesine... Cenaze namazı için, tekbir getirmiş, cemaatte arkasında namaza durmuş...

***

Sübhanekeyi okuduktan sonra, ardından Fatiha'ya geçince, cemaat içinden “eyvah” demiş ama namazı da bozamamış... Bir kere dedin; “Uydum İmama” diye...

***

Çerçi, zamm-ı sureyi de okuyup, rükuya varınca cemaat uyanmış uyanmasına ama çok geç...

***

Paldır küldür, çamurun içine secdeye...

***

İkinci rekatta öyle...

***

Peşindeki cemaatle, çamurun içinde kıraate oturan Çerçi sağına soluna selamı verince, cemaat tepesine çökmüş...

***

“Bre ahmak, bre cahil böyle namaz mı olur? Cenazemizi müzmail ettin, üstümüzü başımızı perişan ettin”

***

Çerçi, cemaatin elinden zor kurtulmuş...

***

Yüksek bir yere çıkmış ve; “Ey cemaat siz bilmiyorsunuz, şehirde  30 yılda bir, cenaze namazı böyle rükulu-secdeli-sucudlu kılınır” demiş...

***

Saadet Partisi İl Başkanı Mehmet Şen Bey telefon ederek, Nevşehir Kozaklı'da, teşkilatın “Milli Görüş Heyecandır” isimli eğitim seminerine davet etti...

***

Çok keyif aldık... İkinci gün, heyette kısa bir selamlama konuşması yapmamızı rica ettiler...

***

Hazirun da, Hacıemmi sayısı fazla... Kürsüye davet ettiler... Bizim saçlar uzun... Sakal bıyık, entel-dantel...

***

Hacıemmiler, alttan alttan bakıyor... ”Kim hay len bu degişik” diye...

***

Kürsüde mikrofonu elime aldım, salon pür dikkat...

***

“Sevgili Hazirun, 30 yılda bir, Milli Görüş Teşkilatı’nda, benim gibi uzun saçlı entel-dantel biri çıkar konuşur... Bu salondaki ÇERÇİ'de benim” deyince salon kahkahadan inledi...

***

Keyf aldık.. .İyi ki davet etmişler, iyi ki gitmişiz...

***

Uhud Savaşı'ndaki, OKÇULAR TEPESİ aklıma geldi seminerde...

***

Elhamdülillah, hala dağda OKÇU var...

***

Hacıemmim hala, “Milli Görüş” denince bastonu atıp davaya koşuyor...Bu zamanda, Milli Görüşcü olmanın “Dağda Okçu olmak” olduğunu daha net anladım...

***

Herkes ganimete, makama, koltuğa koşarken, onlar hala dağda, heyecanla nöbetteler...

O, okçularla iki gün geçirdik... Allah, O Hacıemmilerimizi başımızdan eksik etmesin...

***

Amin diyin Müslümanlar!