NEÜ’den Fransa’ya sert kınama

NEÜ’den Fransa’ya sert kınama

Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Senatosu Fransa’da Peygamberimize yapılan saygısızlığı sert bir dille kınadı.

Açıklamada şunlar kaydedildi: “Son günlerde Fransa başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde Müslümanların karşılaştığı üzücü olaylar, sadece Müslümanları değil her inançtan ve düşünceden sağduyu sahibi insanları yaralamış ve yaralamaya da devam etmektedir. Avrupa'da gerileme yaşayan, koronavirüs sürecinde de giderek derinleşen ve itibarını kaybetme hızı artan 'refah devleti' kavramının durumu, siyasi otoriteleri tarih boyunca olduğu gibi maalesef yine popülist söylemlere, islamofobiyi bir araç olarak kullanmaya itmiştir. Ekonomi, sağlık, eğitim ve istihdam gibi alanlarda yaşadıkları durağanlık ve beraberinde gelen güç kaybını, kendilerinden beklentileri ve hatta kendileri için duyulan kuşku ve öfkeyi maskelemek, başka bir yere kanalize etmek üzere korku inşa etmeye tevessül etmişlerdir. Avrupa’da yaşanan Müslüman karşıtı olaylar, batının kendine olan inancını yitirdiğinin apaçık delilidir. Konforları için inşa ettikleri korkunun toplumsal ve küresel barışı zedelemekten, nefretin yaygınlaşmasından ve kötülüğün sıradanlaşmasından başka bir faydası olmayacaktır. İslamofobi, Soğuk Savaş'tan sonra Batının ideolojik düşmanı komünizmin yerine ikame ettiği yeni bir muhayyel düşmandır. Batının bu sanrısını yenebilmesi için de önlerinde duran en güçlü ve büyük engel Türkiye ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Çünkü ülkemizin gücü ve sürecin tarihsel seyri içerisindeki tutumu, hem gündelik siyasetlerini riske sokmakta hem de gelecek için endişe duymalarına sebep olmaktadır. Müslümanlara ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a karşı yapılan saldırıların eş zamanlı olması bunun net bir göstergesidir. Nitekim İslâm’a karşı açtıkları savaşta, bin yıldır Türklerle karşılaşmaları, hafızaları ve bilinçaltlarında silinmez izler bırakmış, ülkemize karşı tutumlarını şekillendirmiş, İslâm’a yönelik öfke ve nefret duygularını Türkiye’ye yöneltmelerine sebep olmuştur. Ancak bilinmelidir ki Türkiye, tarih boyunca her arenada olduğu gibi inanç ve değerlerinin sancaktarlığını yapmaktan onur duyacak, “insanlığı” koruyup kollayacak, “Hasta Avrupa”ya insani hasletler kazandıracak medeniyet reçetesini yazmaktan asla geri durmayacaktır. Hukuk devleti, temel hak ve özgürlükler, masumiyet karinesi gibi kavramların, söz konusu Müslümanlar olunca göz ardı edilmesini ve hatta bu durumun devlet politikası haline gelmesini üzülerek görmekteyiz. Özelde Fransa ve genelde Avrupa’daki bu eski/yeni durumda, İslam’a, Aziz Peygamberimiz Hz. Muhammed’e ve Müslümanlara karşı işlenen kışkırtıcı, ötekileştiren söylemleri, maruz kalınan tutumları kabul etmiyor ve şiddetle kınıyoruz. Müslümanlar, batının iç ve dış politikasında ihtiyaç duyulduğunda başvurulabilen kullanışlı bir “araç” değildir. Müslümanlar kendilerini batıya sürekli kanıtlaması gereken “öteki”ler de değildir. İslam’ı özünden ve kökünden kopartmak sureti ile protestanlaştırarak Fransız İslam’ı icat etmeye çalışan Fransa ve batılı devletler derhal bu tutumundan vaz geçmelidir. Tüm Müslüman aydınları ve insanlığın objektif değerlerine sahip kişi ve kurumları Müslümanlara yönelik yürütülen bu asimetrik saldırıya karşı sağduyulu ve barışçıl bir yaklaşımla tavır almaya davet ediyoruz.”

HABER MERKEZİ

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum