Konya'nın 55 yıllık çorba ustası: Mustafa Çatlakçı

Konya'nın 55 yıllık çorba ustası: Mustafa Çatlakçı

 55 yıllık çorba ustası Mustafa Çatlakçı, “Bir insan hangi işi yaparsa yapsın, aşk ile severek yapmalı. Çorbamın lezzeti, meslek aşkımdan geliyor” dedi

Sofraların vazgeçilmez lezzeti arasında yer alan çorba, ayrıca sağlığa olan faydasından dolayı da vatandaşlar tarafından sıklıkla tercih ediliyor. Bu anlamda Konya'da da çorbacı sayısı, her geçen gün artıyor. 55 yıldır bu işi yapan 70 yaşındaki usta Mustafa Çatlakçı, bir çorbayı lezzetli yapan en önemli sırrın sevgi olduğunu söyledi. Usta Mehmet Avcı ise çorba yaparken, kullanılacak malzemenin kalitesinden asla taviz verilmemesi gerektiğini dile getirdi.

GECE 01.30'DA DÜKKANÂ GELİR ÇORBALARIMI PİŞİRİRİM

Seçim Lokantası (Çatlak Ustanın Yeri) İşletme Sahibi Mustafa Çatlakçı, 1965 yılından beri bu işi yaptığını söyledi. Eniştesinin aşçı olduğunu, kendilerinin küçükken köyde yaşadığını belirten Çatlakçı, “Eniştem, bizi köyden çıkardı ve yanına getirdi, bu mesleğe başlattı. Çıraklığım Eski Garajın orada bir lokantada geçti. İstanbul'da 3 yıl çalıştım. 3 buçuk yıl Almanya'da çalıştım. Türkiye'ye döndüm ve burayı açtım. Gece 01.30-02.00 gibi dükkâna gelirim. Çorbalarımı hazırlarım. Sabaha doğru 04.30 gibi çorbalarım hazır olur. Paça, işkembe, kelle, arabaşı, tandır, yayla, ezogelin başta olmak üzere çoğu çorbayı yaparım. Ayrıca irmik helvamız da olur. Üzerine köy sütü dökeriz, müşterilerimize öyle ikram ederiz. Pandemi sürecinde işyerimizi 3 ay kapattık. İşlerimiz bayağı düştü. Benim dükkânım küçük. Şimdi eski kapasiteme göre daha az müşteri almak zorundayım. Eskiden günlük belkide 600 kase çorba satardık. Bugün yaşanan sıkıntılardan dolayı iş potansiyelimiz yarı yarıya azaldı” dedi.

adsiz-002.jpg

MARGARİN VE AYÇİÇEK YAĞINI DÜKKÂNA SOKMADIM

“Bir insan işini severek yapacak” diyen Çatlakçı, “Mesela ben, unu ilk başta fırına sürerim. Fırında kavururum daha sonra da tencerede bir daha kızartırım. Çünkü çiğ un, insanın midesini yakar. Ben, yağda asla kaliteden ödün vermem. Hayatımda margarin ve ayçiçek yağını dükkânıma sokmadım. Tereyağı ve mısır yağını tercih ediyorum. Bir de zeytinyağı kullanırım. Malzeme kaliteli olacak, bir usta yemediği yemeği, içmediği çorbayı müşterisine yedirip, içirmeyecek. Allah, bunun hesabını sorar. 70 yaşındayım, işimi çok seviyorum. Çalışmaktan zevk alıyorum. Bu işi severek yaptığım, kaliteli malzemeleri tercih ettiğim için çorbalarımız da çok lezzetli oluyor. Müşterilerimizden çok güzel dönüşler alıyoruz” şeklinde konuştu.

20 ÇEŞİT ÜRÜNLÜ ÇORBAYI BENDEN BAŞKA YAPAN YOK

Usta Mustafa Çatlakçı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yaparken beni en çok zorlayan çorba türü bamya ve tandır çorbası olur. Tandır çorbasını Konya'da benden başka yapan bir usta yok. Yeşil ve kırmızı mercimek, buğday, bulgur ve pirinci kaynatırım. Kaynattıktan sonra bunları köfte yaparım. Köfteyi kızartırım fırında. Sonrada terbiyesini yaparım. Kırmızı biber, yeşil biber, domates daha birçok ürün koyarım çorbaya. Yaklaşık 20 çeşit üründen yapılan bir çorba. Bu çorbayı kendim icat ettim. Eskiden İstanbul'da çalışırken Rumeli çorbası da yapardım. Köftesini terbiyeli yapardık, burada ben salçalı yapıyorum. İstanbul'da yaptığımız sırf köfteydi, benim yaptığım ondan da farklı. İnsan isterse çok çeşit çorbaları ortaya çıkarabilir.”

3-2-1280x640.jpg

PROTOKOLDEN DE MÜŞTERİLERİM VAR

Müşterilerinin genellikle sabit olduğunu aktaran Çatlakçı Usta, şu cümleler ile konuşmasını noktaladı: “Valilerden, belediye başkanlarından, müftülerden, milletvekillerinden müşterilerim var. Bir esnaf, hileyi düşünmeyecek. Müşterisine güven verecek. Bir esnaf, müşterisinin sağlığını düşünecek. Kalitesiz malzeme kullanırsam, müşterimi bir kez kandırmış olurum. İkinci kez ben müşterimi kandıramam. Gerek protokolün gerekse diğer müşterilerimizin şimdiye kadar güvenini boşa çıkarmadık. Bizi tercih eden vatandaşlarımız çorbadan her seferinde aynı lezzeti aldı.”

3-3-1280x640.jpg

ŞİFA BULMAK İÇİN ÇORBA İÇMEYE GELİYORLAR

Seçim Lokantası (Çatlak Ustanın Yeri) İşletme ortaklarından Usta Mehmet Avcı ise şunları kaydetti: “Bizim için önemli olan kalite. Kaliteden asla taviz vermiyoruz. Müşterilerimizin büyük çoğunluğu hatrı sayılır insanlar. Bizim burada aile ortamı var. Mesela bir kampanya başlatmıştık. Öğrencilere çorba 5 TL demiştik. Dükkânımız öğrenci kaynıyordu. Kardeşlerimiz ucuza en kaliteli şekilde karnını doyurabiliyordu. Bu uygulamamız hala devam ediyor. Müşterilerimiz bu kampanyamızı bildiği için onlar da yardımda bulunuyor ve öğrencilerimize böyle bir fırsat sunuyoruz. Çorbanın faydası saymakla bitmez. Kısa bir süre önce ameliyat oldum. Doktorlar '1 ay boyunca yerinden kalkamayabilirsin' dediler. Kelle-paça içtim 15 günde ayağa kalktım. Çeşitli rahatsızlığı olanlar, şifa bulmak için çorba içmeye geliyor.”

EMRE ÖZGÜL

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
9 Yorum