Karın Rengi Karaydı

Pencereden sokağı seyrediyordu umut yüklü anne. Bu gece ışıklar daha bir farklı, daha bir fersiz yanıyordu. Düşler ülkesine gitmiş, davetsizce dolanıyor, hiç geriye dönmek istemiyordu. Bir ev alıyordu pembe panjurlu. Küçük çocukları bahçesinde koşuyorlar, uçuşuyorlardı adeta. Kelebeklerle yarışıyor, kuşlara eşlik ediyorlardı. Hepsi büyüyor, zamanla koca birer adam oluyorlardı düşünde. Fidan ekiyordu bahçesine. Güllerini derip bütün insanlığa dağıtıyordu.

Yorgundu fabrika işçisi adam. Çalışmaktan tükenmiş, ayaklarına kara sular inmiş, kolları yorgunluktan kalkmaz olmuştu. Bütün bunlara rağmen evine ekmek getirmenin verdiği huzurla varmıştı sıcak yuvasına. Gece vardiyasını tamamlamış, koşmuştu onu uyuyor da olsa bekleyenlerine. Bütün yorgunluklarını, tükenmişliklerini gardıroba asmış, huzurla girmişti yatağına. Sabaha bir şeyi kalmaz, dinçleşerek kalkardı. 

Heyecanlıydı çocuk. On beş gün süren tatili bitmiş, sabah okula gidecekti. Özlemişti öğretmenini, arkadaşlarını, sınıfını, okulunu. Çantasına umut doldurdu, tıka basa. Sığdıramadıklarını ceplerine tıkıştırdı. Erkenden koşacaktı okuluna. Bilgiye, ışığa, aydınlığa ulaşmak için. Öğretmeni, arkadaşları daha okulun kapısında karşılayacaklardı onu, gülerek ve özlemle. Kendi küçük olmasına rağmen büyük hayalleri vardı. İleriye, geleceğe dair.

Kar yağıyordu, lapa lapa ve hiç durmayacakmış gibi, şehri tamamen esir almak istercesine. Kar yağıyordu, tamamını bugüne saklamışçasına. Ama bir tuhaflık vardı. Karaydı karın rengi. İçine kan kırmızısı karışmış, katran karası. Siyah yağıyordu bu gece kar.

Gece karanlık, gece ayaz, gece sessizdi. Ağır, kalın bir yorgan tüm şehri hatta tüm ülkeyi örtmüştü. Kurşun kadar ağır, kurşun kadar soğuktu. Boğuyordu kara gece tüm alemi. Bir eli yerde, bir eli gökte olan bir masal devine benziyordu. Sıkıyordu çocukları, kadınları, erkekleri. Çiçekleri, böcekleri, toprağı sıkıyordu: Acıtırcasına, kırarcasına… O kadar sıktı ki, kırıldı ellerinin arasında ne varsa. Saatler 04:17’yi gösteriyordu. Ağaçlar sallanıyor, direkler sallanıyor, evler sallanıyor, hayatlar sallanıyor, alem sallanıyordu. Yıkıldı umutlar, yıkıldı hayaller, yıkıldı hayatlar, yıkıldı her şey… 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Veysel Issı Arşivi

Elveda İvriz

24 Nisan 2025 Perşembe 06:20

İnsanlık Utandı

24 Ekim 2024 Perşembe 06:00

Defter Kızıla Boyandı

11 Mayıs 2024 Cumartesi 06:00

Cemre Düşmemiş

26 Şubat 2024 Pazartesi 06:00

Eylül Gelmiş, Hoş Gelmiş

05 Eylül 2023 Salı 06:00

KAYISILAR ÇİÇEK AÇSIN

10 Mart 2023 Cuma 07:00

Bu da Geçecek

14 Şubat 2023 Salı 07:00

Artık Okumuyorum

31 Aralık 2022 Cumartesi 07:00

Korkmalı İnsan

06 Ekim 2022 Perşembe 07:00

Zil Çaldı

10 Eylül 2022 Cumartesi 07:00