Kansere yakalandık!

Kansere yakalandık!

Çağın en büyük hastalıklardan biri olan kanser, Konya'da da gözle görülür bir artış gösterdi. Hastanelerin Onkoloji bölümleri, ağzına kadar doldu. Yine hastanelerin Patoloji bölümlerinde de yoğunluktan sonuçlar daha geç çıkar hale geldi

Çeşitli faktörler sebebiyle Türkiye genelinde olduğu gibi Konya'da da kanser vakalarında artış gözlemlendi. Çağın en büyük hastalıklarının başında gelen kanserin 7'den 77'ye her yaş grubunda görülebilmesi, hastalığın ve seyrinin ne kadar tehlikeli bir boyuta evrildiğini gözler önüne serdi. Konya'da Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Onkoloji Hastanesi başta olmak üzere Selçuk Üniversitesi (SÜ) Tıp Fakültesi, diğer kamu hastaneleri ve özel hastanelerin birçoğunda yatakların hepsi hastayla doldu. Hastaneler, kanser vakalarıyla ilgili oluşabilecek ekstra bir yoğunluğu azaltmak için kendi bünyesinde alternatif arayışları uygulamaya soktu. Sadece Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde 1 yıl içinde yaklaşık 25 bin parça incelendi. İncelenen yaklaşık 25 bin patolojik parçanın büyük kısmına ise “kötü huylu tümör” tanısı konuldu. Kanserli yara sayısındaki artışa gerekçe olarak ise kimyasal gıda oranındaki artış, sigara tüketimi, hava kirliliği, stres gibi faktörler gösterildi.

HASTANE YATAKLARININ HEPSİ DOLU

Onkoloji Hastanesi Konya'da sadece Necmettin Erbakan Üniversitesi'nde bulunuyor. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, kamu hastaneleri ve özel hastaneler ise poliklinik statüsünde hizmet veriyor. NEÜ Onkoloji Hastanesi'nde 90 yatak kapasitesi bulunuyor. Alınan bilgilere göre hastanedeki tüm yatakların dolu olduğu, bir sıkıntı yaşamamak için ise uygulanan alternatif bir yöntemle hasta sirkülasyonunun sağlandığı belirtildi. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde ise toplamda 934 yatak kapasitesinin olduğu, yatak kapasitesinin de farklı hastalık türlerinin tümüne ortak açıldığı ifade edildi. SÜ Tıp Fakültesi'ndeki yoğunluğun çoğu hastanelere göre daha fazla olduğu edinilen bilgiler arasında yer aldı. SÜ'nün kanser vakalarında yoğun olarak tercih edilmesinin altında yatan sebebin ise hekim donanımı olduğu ifade edildi.

PATOLOJİ SONUÇLARI YOĞUNLUKTAN GEÇ ÇIKIYOR

Alınan bir diğer bilgiye göre ise hastanelerin patoloji bölümleri acil olan patolojik parçalara öncelik verse de, patoloji bölümlerinde aşırı bir yoğunluk yaşanıyor. Çok çeşitli aşamalardan geçen patolojik parçaların incelenmesi ve sonuçlarının çıkması bazı durumlarda 3 haftayı bile buluyor. Bazı şüpheli parçaların ise yoğunluktan değil, incelenme süresinin fazla olmasından dolayı sonuçlarının geç çıktığı biliniyor. Özetle Konya'daki hastanelerin patoloji bölümlerinde aşırı bir yoğunluk oluşurken, yıllık ortalama 25-30 bin ise parça inceleniyor.

LÖSEMİLİ ÇOCUK SAYISI DA ARTIYOR

Konya'da güvenilir kaynaklardan alınan verilere göre lösemili çocuk sayısında da artış oldu. Lösemi teşhisi koyma oranındaki artış, dikkatlerden kaçmadı. Konya'nın büyük sosyal medya gruplarında her gün lösemili çocuklar için yapılan kan talebi paylaşımlarındaki artış da bu gerçeği doğrular nitelikte yer aldı.

ERKEKLERDE AKCİĞER KADINLAR DA MEME KANSERİ

Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Konya Şube Başkanı Dr. Seyit Karaca, “Kanser genetikle bünyemizde olan genlerin bireysel davranışlar ve çevresel faktörlerle anormal bir şekilde çoğalmaya başlaması sonucu normal hücreler üzerinde oluşan bir 'anarşi' durumudur” dedi. “Bireysel davranışlar arasında zikredilmesi gereken hususlar beslenme alışkanlıkları, tütün ve tütün ürünleri kullanımı, alkol kullanımı ve hareketsizliktir. Beslenme alışkanlıkları ve hareketsizlik sonucu ortaya çıkan obezite artık günümüzde en önemli kanser etkenleri arasında yer almaktadır” diyen Karaca, “Çevresel faktörler arasında da sağlıklı su ve sağlıklı gıda yanısıra sağlıklı çevre önemli bir husustur. Endüstriyel ortamlarda çalışma açısından da çalışılan ortamların havası ve imalat sanayiinde kullanılan malzemeler önem arz etmektedir. Tüm bunlar dikkate alındığında ülkemizde ve ilimizde kanser hastalıkları konusunda dikkati çeken husus akciğer kanseri erkeklerde, meme kanseri de kadınlarda ilk sırada görülen kanser türleridir. Son yıllarda kadınlar arasında tütün ve tütün ürünlerinin kullanılmasının artışına bağlı olarak akciğer kanseri vakalarında da ciddî artışların yaşandığı gerçeğiyle de karşı karşıyayız” şeklinde konuştu.

YÖRESEL BESLENME ALIŞKANLIĞI KANSERİ TETİKLİYOR

Dünya Sağlık Örgütü tarafından yayınlanan son tütün kullanımı raporunda Türkiye'de de bu duruma özel dikkat çekildiğini aktaran Karaca, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Nargilenin masum gösterilmeye çalışılması ve bu alanda açılan işletmelerin istihdama katkıları gibi masum nedenler maalesef tütün ve tütün ürünleri kullanımına ilişkin suistimallere yönelik mücadeleyi de zaafa uğratmaktadır. Rahim kanseri ve karaciğer kanseri gibi aşı ile önemli ölçüde önlenebilir kanserler de maalesef toplumumuzda yaygındır. Yöresel beslenme alışkanlıklarımızın lifli besinleri daha az içermesi ve karbonhidrat ağırlıklı olması nedeniyle de mide ve bağırsak kanserleri yöresel olarak yaygın görülmektedir. Son yıllarda kanser vakalarında artış olduğu yönünde bir algı olabilir. Rakamsal artışların en önemli sebebi hastaneye ve hekime ulaşmanın kolaylaşması ve hekimler açısından teşhis imkanlarının artmış olmasıdır. Ayrıca bu konuda ülke kayıtlarımızın da daha düzenli tutuluyor olması diğer bir sebeptir. Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen kanser tarama programlarının erken teşhis açısından önemi büyüktür. İlimiz bu taramalarda ülke çapında her yıl dereceye girmektedir. İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Başkanlığı’nın kanser şubesini tebrik etmek gerekir.”

EMRE ÖZGÜL

4-3seyit-karaca-(2).jpg

4-1-072.jpg

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
9 Yorum