İnanç ve özgürlüklere saygısızlık
Yayınlanma:
Konya İnanç Özgürlükleri Platformu tarafından düzenlenen 75. Hafta basın açıklamasını yapan Adem Yıldız konuşmasına sevgililer gününü eleştirerek başladı.
Yıldız, konuşmasında despotik yönetimler ve baskıcı anlayışların, kendi diktalarının devam etmesi ve halkların içinde bulundukları derin gafletten uyanmamaları için sahte gündemler oluşturduğunu ifade ederken bunun bir örneğinin de sevgililer günü olduğunu söyledi. Yıldız, “Despotik yönetimler ve baskıcı anlayışlar insanları eğlendirerek uyutacak maskaralıklar tertip ederler. Sömürgeci küresel kapitalizmde, bu maskaralıkları süsleyerek onlara evrensel bir görüntü katar. İnsanları şeytanın adımlarını izlemeye davet eden sevgililer günü şarlatanlığı, hem insanlık onuruna, şeref ve haysiyetine hem de sevgi gibi ulvi bir kavrama yapılmış en büyük saygısızlıktır. Emperyalistlerin bu aşağılık oyunu yüce inançlarımızca da kınanmıştır. Bunun için sevgililer günü diye bir şey olamaz” dedi.Yıldız konuşmasında Ergenekon operasyonu ile ilgili oynanan oyunlara da dikkat çekerek, “Hiçbir hukuk devletinde şahıslara, kurumlara, düşüncelere, partilere yakın bir mahkeme düşünülemez. Mahkemeler haklıyı haksızdan ayırmak ve suçluyu cezalandırmak için vardır. Mahkemeler hiçbir şartta iltimas geçemezler. Birilerine yakın duramazlar. Allah, kitabında adaleti ve iyiliği ayakta tutmayı emreder. İnsanlık akıl ve erdemi de bu ilahi bilgiyi tasdik eder. Ancak son dönemde GATA’nın verdiği raporlar ve bu raporlar neticesinde alınan tahliye kararları, ülke gündemini tartışmalar yumağının içerisine sokmuştur. Tam bu zamanda bu tartışmaların hedefinde yer alan, emekli bir paşa eşinin 12. mahkemeyle ilgili serdetmiş olduğu talihsiz açıklamalar, olayı daha vahim ve daha bir içinden çıkılmaz hale sokmuştur. Paşa eşinin serdetmiş olduğu sözler 12. Mahkemenin bundan önceki kararlarının üzerinde bir şaibe oluşturmuştur. Bu tartışmalar sürerken paşa eşinin ortaya çıkıp ifadelerinin maksadını aştığını söyleyip milletten özür dilemesi gerektiği yerde, sözlerinin arkasında durması, olayın vahametini daha da büyütmektedir” diye konuştu.
Konuşmasının sonunda Gazze’de yaşanan olayları değerlendiren Yıldız, “Gazze’de Siyonistlere karşı kazanılan bu şanlı zafer, emperyalistlerin siyasal, kültürel, ekonomik ve alanındaki tüm oyunlarını bozmuş, adaletin ve kutsal değerlerin izzet ve şerefini yeniden tesis etmiştir. Bu zaferin aydınlık yolu, mustazaf halkların inançlarını şeref ve izzet sayanların yollarını aydınlatmaya devam etmektedir. İslam dünyası, şahit olduğu bu direnişi gerektiği şekilde anlayacaktır. Emperyalistlerin bütün oyunlarını ve işbirlikçilerin bütün tuzaklarını boşa çıkaracaktır. İşbirlikçi ve çağdaş firavun Hüsnü’nün ülkemize gelişi, halkımızdan büyük tepkiye yol açmıştır. Savaş boyunca Refah Sınır Kapısı’nı kapatarak uyguladığı ambargoyla, eli ve yüreği şehit kanlarına bulanmış bu çağdaş firavuna ve onun sessiz destekçilerine, Kızıldeniz’i hatırlatırız. Direniş ve adalet sevdalılarının göklere yükselen feryadının, bir Musa’nın gelip onu bulacağını ve sonunu da firavunun ki gibi zelil olacağını ifade etmek isteriz” diyerek hak ve özgürlüklerin ihlal edilmediği, adaletin tesis edildiği bir ülkede yaşama umudunu yitirmediklerini söyledi.
ALİ SAİT ÖGE
Konuşmasının sonunda Gazze’de yaşanan olayları değerlendiren Yıldız, “Gazze’de Siyonistlere karşı kazanılan bu şanlı zafer, emperyalistlerin siyasal, kültürel, ekonomik ve alanındaki tüm oyunlarını bozmuş, adaletin ve kutsal değerlerin izzet ve şerefini yeniden tesis etmiştir. Bu zaferin aydınlık yolu, mustazaf halkların inançlarını şeref ve izzet sayanların yollarını aydınlatmaya devam etmektedir. İslam dünyası, şahit olduğu bu direnişi gerektiği şekilde anlayacaktır. Emperyalistlerin bütün oyunlarını ve işbirlikçilerin bütün tuzaklarını boşa çıkaracaktır. İşbirlikçi ve çağdaş firavun Hüsnü’nün ülkemize gelişi, halkımızdan büyük tepkiye yol açmıştır. Savaş boyunca Refah Sınır Kapısı’nı kapatarak uyguladığı ambargoyla, eli ve yüreği şehit kanlarına bulanmış bu çağdaş firavuna ve onun sessiz destekçilerine, Kızıldeniz’i hatırlatırız. Direniş ve adalet sevdalılarının göklere yükselen feryadının, bir Musa’nın gelip onu bulacağını ve sonunu da firavunun ki gibi zelil olacağını ifade etmek isteriz” diyerek hak ve özgürlüklerin ihlal edilmediği, adaletin tesis edildiği bir ülkede yaşama umudunu yitirmediklerini söyledi.
ALİ SAİT ÖGE
Resmi İlanlar
Türkiye
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.