Hasan Hüseyin Varol Yazarlar Birliği’nde konuştu

Hayra Hizmet Vakfı Kütüphanesinin kuruluş hikâyesini ve kitaplarla olan münasebetini anlatan Varol, “Kitapla ilk temasım 10 yaşında Kur’an-ı Kerim’le oldu. Yani elime aldığım ilk kitap Kur’an. Yazı olarak da ilk gördüğüm yazı Kur’an yazısı. Kur’an okumayı rahmetli babamdan öğrendim” dedi. Aynı yaşlarda babasından Osmanlıca’yı öğrendiğini de belirten Varol başından geçen ilginç bir hadiseyi de şöyle anlattı: “Bir gün köyde gezerken sokakta bir kâğıt parçası buldum. Üzerinde kocaman bir resim. Sonradan öğrendim ki ‘Sam amca’ymış. Fakat gazeteyi bir türlü okuyamıyorum. O güne kadar görmediğim harflerle dizilmiş. Bu gazete parçasını babama götürdüm. Babam ‘at onu’ diyerek beni azarladı. Fakat ben okumak istiyordum. Gazete parçasını dürüp sakladım. 1944 yılının kış günüydü. Dayım askerden gelmiş. Annem ağlar, babam ağlar, dayım ağlar. Dayım askerdeyken eşi ve çocukları ölmüş; askerden gelip evinin kapısını çalmış açan yok. Onlar bu duruma ağlıyorlar. Sonra birden ben de ağlamaya başladım. Şaşırıp ‘niye ağlıyorsun’ dediler. Ben de sakladığım gazeteyi çıkarıp ‘bana bunun elif basını yazın’ dedim. Bunun üzerine babam ve dayım eski nüfus cüzdanlarının en arka sayfasına 29 harfi yazdılar. Okumayı da bu şekilde kendi kendime söktüm. Bütün tahsil hayatım bundan ibaret.”

Bir süre sonra köy camilerinde ve köy hocasının evinde ne bulursa okumaya başladığını, kitaplarla arasında inanılmaz bir bağ oluştuğunu söyleyen Varol, köy hocasının “Bu oğlanı şehre götür” demesi üzerine babasının yükü toplayıp Konya’ya geldiğini belirtti. Konya’da bir yandan Kur’an eğitimi alırken diğer yandan da kendi halinde bulduğu tüm kitapları istisnasız okuduğunu ifade eden Hasan Hüseyin Varol, “İş öyle hal aldı ki, 300 sayfa kitap okumazsam başımın ağrısı dinmiyor. Kitaplar benim ağrı kesicim oldu. Komünizm kitapları, Siyonizm kitapları, milliyetçi kitaplar, bunların hepsini okuyordum. Ama ben kendime bir yol buldum. O da İslam’dı” dedi.

1972-1973 yıllarında kendisine ait 3 bin kitapla Fatih Çarşısı 3. katta ilk kütüphaneyi arkadaşlarıyla kurduğunun altını çizen Varol, aynı yıllarda Sütun Araştırma Merkezi’ni de faaliyete geçirdiklerini söyledi. Daha sonra Ahmet Efendi Çarşısı’nda daha geniş bir yere taşınıldığını, gaz lambası ışığında kitaplarla olan münasebetinin sürdüğünü anlatan Varol Hoca, 1975 yılında da Hayra Hizmet Vakfı’nın 10 bin liralık kitap ve kütüphane malzemesi ile kurulduğunu belirtti. Bugün Hayra Hizmet Vakfı Kütüphanesi’nde 50 bin kitap bulunduğunu söyleyen Varol’un zaman zaman neşeli, zaman zaman da duygusal sohbeti, katılımcıları da mest etti.