Gönüllü sağlık hizmetlerin öncüsüydü! Soydemir ömrünü hayra adadı
2011 yılından itibaren sağlık gönüllüsü olarak toplam 18 ülkede 55’i aşkın organizasyonda yer alan Dr. Fatih Soydemir, 50 binden fazla çocuğun sünnet edilmesine vesile oldu.
2021 yılında Dünya Sünnet Derneği’ni kurarak bu faaliyetleri daha kurumsal bir yapıya kavuşturan Soydemir, Afrika’dan Afganistan’a, Makedonya’dan Çad’a kadar geniş bir coğrafyada hem sağlık hem de insani yardım alanında aktif olarak görev aldı.
Gittiği her yerde kurbanlar kesti, gönüllere dokundu, çocukları sünnet etti, okullar açtı. Din, dil, ırk ayrımı gözetmeden yürüttüğü hizmetleriyle yüz binlerce insana umut oldu. Merhum Dr. Fatih Soydemir için öğle namazının ardından Konya’daki Mürşit Pınar Camii’nde cenaze namazı kılındı. Soydemir, dualarla Musalla Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Cenaze törenine; Konya İl Emniyet Müdürü Maksut Yüksek, Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Üyesi Lütfi Yalman, eski AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı, Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Konya Şube Başkanı Durmuş Ali Kara, Mehir Vakfı Başkanı Mustafa Özdemir’in yanı sıra; siyaset, sağlık ve iş dünyasından çok sayıda isim katıldı.
‘FATİH BEY HAYIR ADAMIYDI’
Merhumun dostları ve sevenleri, merhabahaber.com'a konuştu. Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Üyesi Lütfi Yalman, vefat eden Dr. Fatih Soydemir’in ardından yaptığı açıklamada, cenazeye gösterilen yoğun ilgiyi ve Soydemir’in hizmet dolu hayatını anlattı. “Şunu söylemek isterim, benim Konya’da gördüğüm cenaze namazları içerisinde en kalabalık olanlardan bir tanesiydi” diyen Yalman, cenazenin oldukça görkemli geçtiğini vurguladı. Soydemir’in cenazesine seçkin bir kitlenin de iştirak ettiğini belirten Yalman, “Seçkin derken kastettiğimiz; yani üst düzeyde görevli insanlar, hocalar, doktorlar, öğretim üyeleri, hâkimi, savcısı gibi devletin Konya’daki üst kademesinde görev almış insanlar da vardı” dedi. Kalabalıkta ciddi bir halk kitlesinin de yer aldığını ifade eden Yalman, bu yoğun katılımın merhuma duyulan sevgi ve saygının bir göstergesi olduğunu belirtti.
‘HASTALIĞINA RAĞMEN İTİKÂFTA HİZMET ETTİ’
Dr. Soydemir’le son Ramazan ayında itikâfta bir araya geldiklerini aktaran Yalman, “Hasta olmasına rağmen hizmet ediyordu” dedi. Yakınlarının istirahat etmesi yönündeki telkinlerine rağmen dinlemediğini belirten Yalman, “İtikâfa katılan insanlara hizmet ediyordu. Hücreleri yaptırmış, düzenlemiş, her şeyi ayarlamıştı. Akşam çorbasını getiriyordu, onun izni olmadan yiyecek girmiyordu” ifadelerini kullandı. Erenköy’deki Tahir Büyükkörükçü Camii’nde itikâfa girenlerin yemek organizasyonunu da yürüttüğünü belirten Yalman, “Orayı da organize ediyordu” dedi. Soydemir’in sünnet çalışmalarına da değinen Yalman, “17 bin - 18 bin civarında sünnet yapmışımdır diyordu” şeklinde konuştu.
‘TAM BİR HİZMET ADAMIYDI’
Afrika başta olmak üzere farklı bölgelere giderek hayır faaliyetlerinde bulunan Dr. Soydemir’in, Ramazan ayında büyük marketlerden temin ettiği kartları ihtiyaç sahiplerine ulaştırdığını söyleyen Yalman, “Böyle fakir fukaraya dağıtıyor veya mesela bizlere de verdi. ‘Çevrenizde vardır, bildiğiniz tanıdığınız ihtiyaç sahibi’ diyerek veriyordu” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Orhan Çeker’in, Soydemir için “hayır adamı” ifadesini kullandığını hatırlatan Yalman, “Hayr racül, Araplarda bir atasözüdür bu. Gerçekten hayır insanıydı, hizmet adamıydı” dedi. Soydemir’in etrafında onu seven çok fazla insan olduğunu vurgulayan Yalman, “Rahatsız edici, hoş olmayan, insanları tahrik edecek ya da hakaret içeren hiçbir söz duyulmamıştı. Varsa kırıldığı insanlar bile, o böyle bir insandı. Gerçekten çok bulunmaz yönleri olan bir insandı” ifadelerini kullandı.
‘O, HAYIR İNSANIDIR’
İlahiyatçı Prof. Dr. Orhan Çeker ise vefat eden Dr. Fatih Soydemir’in ardından yaptığı açıklamada, onun örnek bir “hayır insanı” olduğunu vurguladı. Cenazede yaptığı konuşmasında Arapça bir ifadeye dikkat çeken Çeker, “Cenazede de okudum. ‘Lizikrîhi lil-insâni umrun sânî’ yani ‘Hayırla yâd edilmek insan için ikinci bir ömürdür’” dedi. Çeker, insanların hayattayken hayırla anılmayı hedeflemesi gerektiğini belirterek, “İnsanlar sonradan ‘Hayırla nasıl yâd edilmem gerekiyor’ diye düşünmeli ve hayırla yâd edilmeleri için hayattayken hayırlar bırakmalarını biz hatırlatırız” ifadelerini kullandı. Bu noktada dua etmenin de önemini hatırlatan Çeker, “Allah’tan bunu isteyeceğiz. Allah bizi hayır insan eylesin diye bunu isteyeceğiz. Bunlardan ibret alacağız, kendimize çeki düzen vereceğiz” dedi.
‘HAYIR YAPAN DEĞİL, HAYIR İNSANIDIR’
Fatih Soydemir’in sadece ara sıra hayır yapan bir kişi olmadığını vurgulayan Çeker, “Onu hayır insan diye anacağız. Hayırlı insan demiyorum. Bakın hayırlı insan demek, hayır yapardı ara sıra bir de olumsuz şeyleri olurdu filan. Bu öyle değil. Bu, hayır insanı. Tamamen hayır insanı” dedi. Soydemir’in, herhangi bir hayır işi olduğunda ilk önce öne atılan biri olduğunu ifade eden Çeker, “Eline bir para, bir imkân geçse, bunu Allah için nasıl kullanırım diye düşünürdü. Böyle bir insandı” şeklinde konuştu. Soydemir’in ibadet ve ilme düşkünlüğünü de anlatan Çeker, “Nafile ibadetlere çok düşkün, Kur’an’a çok düşkün, öğrenmeye çok düşkün. Öğrendiklerini insanlara faydaya çevirmeye çok düşkün. Böyle bir insandı” dedi.
‘NEREYE GİTSE, NASIL HAYIR YAPARIM DİYE DÜŞÜNÜRDÜ’
Dr. Fatih Soydemir’le yaşadıkları bazı anıları da paylaşan Prof. Dr. Çeker, Umre’de yaşananları şöyle anlattı: “Umre’ye beraber gittik. Yani herkes umresini bitirirdi, tıraş olur, çıkar işine giderdi. Bu öyle yapmazdı. Bir çay makinesi alırdı, çay pişirirdi, gelen gidene çay verirdi umrecilere.” Çeker, Soydemir’in hayır için hiç durmadığını şöyle anlattı: “Bir ara hatırlıyorum 350 kilo hurma almış, gelene gidene hurma tutuyor. Hatta ben de bir ara tuttum. Baktım tek başına yetiştiremiyor, ben de ondan bir parça hurma alıp gelen gidene ben de tuttum” Soydemir’in Mısır’da gerçekleştirdiği bir başka hayır faaliyetini de aktaran Çeker, “Bir de Mısır'a gitmiştik. Şimdi biz oteldeyiz, canımız çıkmış, dinleneceğiz. Bir bakın, o gidiyor. Nereye? Filistinliler varmış, onlara para getirmiş, onları vermeye gitmiş” dedi. Prof. Dr. Orhan Çeker, sözlerini şu cümleyle tamamladı: “Nereye gitse, nasıl bir hayır yaparım derdinde bir insandı. Allah rahmet eylesin”
HİZMET İÇİN MESLEĞİNİ BİLE GERİ PLANA ATTI
Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Konya Şube Başkanı Durmuş Ali Kara da merhum Dr. Fatih Soydemir’in ardından yaptığı açıklamada, “Fatih ağabeyin bütün sevenlerine Rabbim sabırlar versin. Rabbim Fatih ağabeyime rahmetler eylesin” dedi. Kara, merhumla olan tanışıklıklarının da oğlu aracılığıyla başladığını belirterek, “Biz Fatih ağabeyinin büyük evladı Esad'la uzun yıllardır tanışırdık. Fatih ağabeyle ilk tanışmamıza vesile olan da Esad kardeşimdir” ifadelerini kullandı. Soydemir’in yalnızca mesleğinde değil, insanlığa hizmet yolunda da örnek biri olduğunu vurgulayan Kara, “Kendisi alanında çok iyi bir doktor olmasına rağmen daha çok hizmet verebilmek, daha fazla insana faydalı olabilmek için doktorluk mesleğini bir kenara bırakıp farklı meslek dallarında koşuşturmuştur” dedi.
‘DURUŞUNA VE MÜCADELESİNE ŞAHİTLİK ETTİK’
Merhumun mücadeleci bir kişiliğe sahip olduğunu söyleyen Kara, “Hayatın ona çizdiği sınırlar içerisinde kalmayı değil, o sınırları genişletmeyi, Rabbimizin rızasını kazanmak için mücadele etmeyi bilen bir insandı” dedi. Kara, bu duruşun birebir şahidi olduklarını belirterek, “Biz bu duruşuna şahitlik ettik. Dünyada güzel bir mücadele verdiğine şahadet ettik, inşallah ahireti de iki cihan saadetine vesile olacaktır” ifadelerini kullandı. Soydemir’in iki cihan saadetini kazandığına inandıklarını belirten Kara, “Ahireti de güzel olacaktır diye inanıyoruz. İki cihan saadetini kazanmıştır diye inanıyoruz” dedi. Fatih Soydemir’in AGD’ye verdiği manevi desteği de hatırlatan Kara, “Bir gün yönetim toplantısı yapıyorduk. Fatih ağabey de misafir olarak katıldı. Orada bu çalışmaların ne kadar değerli olduğunu ifade edip desteklerini dile getirmişti” diye konuştu. Kara, sözlerini şu cümleyle tamamladı: “Fatih ağabeyin Milli Görüş noktasında desteklerine ve inancına yönetim olarak şahitlik ettik. Tüm sevenlerine tekrar başsağlığı diliyoruz”
MERHUM DR. FATİH SOYDEMİR KİMDİR?
1966 yılı Ermenek’te doğmuştur. İlkokulu babasının memuriyeti sebebiyle Kazancı kasabasında, Ortaokulu Ermenek İHL’de, liseyi 1983 yılında Konya İHL’de tamamlamıştır. Aynı yıl üniversite sınavlarında ilk 2000 kişi arasına girerek Cerrahpaşa Tıp Fakültesini kazanmıştır. 1989 yılında mezun olmuştur, Kastamonu, Çankırı, Erzincan illerinde mecburi hizmet görevlerini yaptıktan sonra Van’da askerlik yapmıştır. 1997 yılından itibaren Konya SSK hastanelerinde görev yapıp, Meram Araştırma Hastanesi acil servis doktorluğundan emekli olmuştur. 2010 yılında Kurban organizasyonu için gittiği Afrika’da Sudanın Darfur Eyaleti seyahati bundan sonraki hayatını şekillendirecek ilham kaynağı oldu, Orada Batılı ülkelerinden ABD, Hollanda, İsveç gibi ülkelerden gelip, yıllarca o zor şartlarda fedakarca görev yapan Hristiyan doktorların halinden etkilenip, “Bunlar batıl dinlerini yaymak için burada fedakarca çalışıyorlar, ben ise Hak dinin mensubu Müslüman biriyim, ben ne yapabilirim?” diye düşünmüştür ve bu ülkelerde sünnet yapmaya karar vermiştir. 2011 Şubat ve Mayıs aylarında bu ülkeye 2 kez sünnet organizasyonu yaparak 3000 civarı çocuğu steril şartlarda sünnet yapmıştır. Daha sonraki yıllarda değişik Afrika, Asya ve Balkan ülkelerinde ki (Toplam 16 farklı ülkede 55 organizasyon) ile 40000 in üzerinde çocuk ya da erişkin sünnetleri yapmıştır. Bu organizasyonlarda birçok Hristiyan çocuğu ya da gencini de fark gözetmeksizin sünnet yapmıştır. Gittiğimiz ülkelerde yerel doktor ve hemşireleri, kendi sistemimize göre eğitmiştir. 2021 yılında bu faaliyetlerini daha resmi yapmak amaçlı Dünya Sünnet Derneğini kurmuştur.
Kaynak:Mesut Turan
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.