Eğitim ihmale gelmez

Özel Gençlik Eğitim Kurumları Kurucu Temsilcisi Muharrem Turşucu yeni eğitim - öğretim yılı ile ilgili açıklamalarda bulundu. 2020 - 2021 eğitim öğretim yılının, Covid-19 salgın sürecinin dünyada ve ülkemizde en yaygın şekliyle devam ettiği olağandışı bir zaman diliminde başlayacağının altını çizen Turşucu, “Eğitim ve öğretimin önemini kavramış ülkelerin pek çoğu gerekli tedbirleri alarak okullarını açtılar. Bizim ülkemizde de alınan ve alınacak olan tedbirlerle okulların açılması için çalışmalar devam ediyor. Çünkü eğitim ihmale gelmez. Eğitimi ihmal edenler, neyi ihmal ettiklerini çok geç fark ederler. Fark ettiklerinde ise kuşatılmış olurlar. Kuşatılmıştan kurtulmanın eğitim ve öğretime gereken önemin ve değerin vermekten geçtiğini zor anlarlar” dedi.

BİR ÜLKEYİ EĞİTİM KALKINDIRIR

“Son üç - dört yüz yıllık tarihimize baktığımızda bir zamanlar ilimde, fende, ekonomide, sosyal yapıda zirvede olan bir millet bugün niçin bu halde. Eğitim ve öğretimdeki ihmallerimiz, taklitlerimiz bizi bu hallere düşürdü. Bunu fark etmek ne kadar zormuş” diyen Özel Gençlik Eğitim Kurumları Kurucu Temsilcisi Muharrem Turşucu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün yeryüzünde gelişmiş dediğimiz, ekonomisi iyi, üretimi ve dünya çapında markaları olan devletlerin ortak yanlarının eğitim öğretime gereken önemi ve değeri verdikleri görülüyor. Bundan da anlaşılıyor ki ülkeyi kalkındıran, ayakta tutan en önemli unsur eğitim öğretim çalışmalarıymış. Bu gerçeği fark etmek için insanın kendi hayatına dikkatli bir şekilde bakması da yeterlidir. Eğitilebilen varlıkların en kabiliyetlisi insandır. İyi eğitim, aklı geliştiren ve ahlakı güzelleştiren bir müfredat içermelidir. Eğitilen ve eğitim öğretimin kendisine kattığı değerleri özümseyen insan eşrefi mahlûk olarak yüksek seviyelere çıkar. Eğitim ve ahlaktan yoksun olanlarda en düşük seviyelere kadar düşer. Bir insanın eğitimi öğretimi ne kadar önemli ise ülkelerin de kendi vatandaşlarını eğitim ve öğretimde geliştirilmesi, hayata hazırlanması o kadar önemlidir. Eğitim öğretimdeki ihmaller yüzünden insanların ve ülkelerin geleceği hep olumsuz etkilenmiştir. Bu gerçeği en iyi yaşayan, gören, bilen bizim ülkemiz ve insanımızdır. İnsanımızı ve ülkemizi müreffeh yaşam seviyesine taşımanın yolunun eğitim ve öğretimden geçtiği tartışma götürmeyecek şekilde ortaya çıkmıştır. Bugünkü halimize baktığımızda, eldeki verileri akıl süzgecinden geçirdiğimizde eğitim ve öğretimin önemini kavramak artık görmezden gelinemeyecek bir gerçektir.”

BU DÖNEMDE YÜZ YÜZE EĞİTİME FIRSAT TANINMALIDIR

Okul çağında 18 milyon gencin bulunduğunu ifade eden Turşucu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “1 milyona yakında öğretmenimiz hâlihazırda istihdam edilmiş durumda. Milli Eğitim Bakanlığımız, eğitim yöneticilerimiz, öğretmenlerimiz, eğitim öğretimin önemini kavrama ve uygulamadaki sorumluluklarını hakkıyla yerine getirebilirlerse 18 milyon gencimiz ülkemizi en yüksek ideallere taşıyacak potansiyel güç olacaktır. Dünyanın ve ülkemizin salgınla boğuştuğu olağandışı bir zaman diliminde yaşıyoruz. İhmale gelmeyecek eğitim öğretim işini her şart ve ortamda yerine getirmenin çabasını tüm eğitim paydaşlar olarak sarf etmek zorundayız. Eğitim ve öğretimin etkili bir biçimde gerçekleşmesi için en önemli unsur, öğretmen öğrenci etkileşimi ve okul iklimidir. Öğrenciyi olgunlaştıran okul ikliminin oluşturulması için her türlü fedakârlık yapılmalı ve öğrencilerimiz bir şekilde bu iklimin havasını teneffüs ederek hayata hazırlanmalıdır. Bu salgın döneminde, okullara, hijyen şartlarını yerine getirebilme düzeylerine göre eğitim öğretimi yüz yüze yapma fırsatı verilmelidir. Tüm dünyada salgın döneminde eğitimin devamlılığı için büyük çabalar sarf ediliyor. Sağlığı tehdit eden hastalık endişesi, kararsızlığa neden olurken yeni gelişmelerden yararlanılarak çocuklarımızı eğitim ortamından soğutmadan bu dönemi atlatabiliriz. Özel okullar salgın döneminde hijyen şartlarına uygun şekilde eğitim öğretimi yapma altyapısına sahiptir. Ülkemizde kayıtlı 1 milyon 300 bin civarında özel okul öğrencisi vardır. Özel okulların kontenjanı ise 3 milyon civarındadır. Bu rakamlar özel okullarda fizikî mesafenin rahat bir şekilde korunabileceğini göstermektedir.”

OLAĞANÜSTÜ GAYRETLER GEREKİYOR

Yoğunluğu olan özel okullarda ve devlet okullarında kademeli veya online şekilde eğitimi sürdürmenin dijital çağda pek çok imkanı bulunduğunun altını çizen Muharrem Turşucu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Artık okul ‘Etrafı duvarlarla çevirili yer’ değildir. Okul, her yerdir.’ yaklaşımıyla dijital çağda, öğrencilerimize elimizdeki telefon kadar yakınız. Ülkemizde ve okullarımızda bu altyapı yeteri kadar güçlendirilmiştir. Yüceliğini, öğrenme ve öğretme heyecanından alan öğretmenlik mesleği, insan yetiştirme sorumluluğunun idrakindedir. Burada öğretmenlerimize tarihimizdeki saygınlığı kazandıracak ‘Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.’ ifadesindeki manayı hem öğretmenlerimize hem öğrencilerimize ve tüm eğitim paydaşlarına özümsetmeliyiz. Eğitilmiş ve medeni vatandaşlar içinde bulundukları toplumu ayakta tutar. Olağandışı dönemler, bazen olağanüstü gayretler gerektirir. İnsanlığın mimarı öğretmenler, çocuklarımızı hayata hazırlayacak okullar, bu tarihi vazifeyi en iyi şekilde ifa ederek tarihe kahramanlar olarak geçeceklerdir. Bu fırsatı kaçırmayacak olanlara ne mutlu. 2020-2021 eğitim- öğretim yılımızın hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Şer gibi görünen bu durumun hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.”

MESUT TURAN