Deli dumrul zihniyeti
Başörtüsüne özgürlük amacıyla başlatılan ve 76’ıncı haftayı geride bırakan Konya İnanç Özgürlükleri Platformu Başörtüsüne Özgürlük eyleminin gündeminde bu hafta, Özgür-Der’e açılan kapatma davası vardı. Kayalıpark’ta gerçekleştirilen eylemde konuşan platform üyesi Ahmet Yılmaz, halkın en tabii haklarından olan hak ve özgürlük savunucusu olan Özgür-Der’e açılan kapatma davasının, baskının ve zulmün çok büyük boyutlara ulaştığını gösterdiğini söyledi. Bu kapatma davasının hak ve özgürlükler adına yapılabilecek her türlü tutumu tehdit ettiğini belirten Yılmaz, bu uğurda verilen mücadelede mazlumlardan yana tavır alanların, zorbanın baskıcı gücünü karşısına aldığını söyledi. Ülkede hak ve özgürlükler üzerindeki baskıyı ‘Deli Dumrul anlayışı’ olarak nitelendiren Yılmaz, “Bir Deli Dumrul anlayışıyla hem merasimlerimize geleceksiniz, hem de başınızı açacaksınız denilmektedir. Örtü bir suç, örtüyle merasime gelmek ayrı bir suç, merasimlere katılmamak ayrı bir suç, katılmama çağrısında bulunmaksa daha büyük bir suç olarak kabul edilmektedir. Yani bize ‘nefes almadan yaşamanın yolunu bulun’ denilmektedir” dedi. Başörtüsü yasağının sadece birkaç metrelik bir bezin yasaklanması olmadığını hatırlatan Yılmaz, bunun bir toplumun inancının aşağılanarak yasaklanması, Allah’ın haklarına bir saldırı ve her Müslüman’ın üzerine korunması gereken bir hak olduğunu ifade etti.
Kainatta her şeyin bir değişime uğrayabileceğini anlatan Ahmet Yılmaz, ancak değişmeyen tek varlığın Allah ve O’nun koyduğu hükümler olduğunu söyledi. Sosyal olaylardaki değişikliklerin azgın ve sapkın insan zihninde, ilahi yasaların da zaman ve mekana göre değişebileceği gibi sapkın bir düşünce meydana getirdiğini ifade eden Yılmaz, bunun da insanın kendi tabiatındaki değişikliklerden yola çıkarak, her bir şeyin değişebileceğine, değişmesi gerektiğine ve her şeyin kendi değişkenliğine uygun olması gerektiğine inandığını kaydetti. Her şeyin kendisine göre olmasını isteyen insanın da kendini müstağni görüp ilahlaştırdığını belirten Yılmaz, “Böyle durumdaki bir insan hükümler koyar, yasaklar vaaz eder. Tanrısal alana, kamusal alan söyleviyle müdahale etmeye kalkışır. Oysa her yer Allah’ın arzıdır. Yaratan da yöneten de O’dur. O’nun emirlerine müdahale etmeye kalkışmak, azgınlaşmak ve yoldan çıkmaktır. Tarih değişir, gündemler değişir ama ilahi hakikat asla değişmez! Sorumluluklarımız ve asli gündemlerimiz Allah’a göre şekillenince onlarda da esas olarak bir değişiklik olmaz. Biz kuluz ve Allah bizim ilahımızdır. Bütün zamanların ana gündemi budur. Bizler kulluk bilincini kuşandıkça özgürleşir, özgürleştikçe kulluğun gereklerini yerine getirenleriz” ifadelerine yer verdi. Açıklamanın sonunda şehit edilişlerinin yıldönümü münasebetiyle İmam Şamil ve Malcolm X, rahmetle anıldı.
UĞUR ELMAS
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.