Bu işin sonu kötüye varıyor! Konya'da endişe artıyor

Bu işin sonu kötüye varıyor! Konya'da endişe artıyor
Konya'nın Karapınar ilçesinde risk artıyor. Karapınar Ziraat Odası Başkanı Durmuş Üner, risk barındırmasına rağmen Karapınarlıların artık obruklarla yaşamaya çalıştığını kaydetti.

Konya’da kuraklık sorunu gittikçe artıyor. Konya Kapalı Havzasına su taşınma tartışmalarını da hem ziraat odaları hem de çiftçiler sık sık gündeme getiriyor. Özellikle Karapınar bölgesinde görülen obruklar ise yıllardır bölge halkının gündeminde düşmüyor. Küresel ısınma, kuraklık ve iklim değişikliğiyle beraber obruk riskinin tetiklendiğini söyleyen Karapınar Ziraat Odası Başkanı Durmuş Üner, risk barındırmasına rağmen Karapınarlıların artık obruklarla yaşamayı öğrendiğine dikkat çekti. Üner, Merhaba Gazetesi’ne yaptığı özel açıklamada Konya Ovası’na su taşınması konusunda da değerlendirmelerde bulundu.

4-3-uner.webp

‘KURAKLIKLA BERABER OBRUK SORUNU TETİKLENDİ’

Obruk sorunun tarihinin çok eski yıllara dayandığına işaret eden Üner, “Son zamanlarda küresel ısınma, iklim değişikliği, kuraklıkla beraber obruk sorunu biraz daha tetiklendi. Biz yöre halkı olarak her ne kadar risk de barındırsa, obruklarla yaşamaya alıştık ama bir taraftan da ülkemizin yaşadığı su, kuraklık sorununu da göz ardı etmemek gerekiyor. Esas mesele obruklar konusunda detaylı bilgilendirme yapmak, eldeki olan suyu iktisatlı kullanmak, destekleme modelini geliştirmek, Devlet Su İşleri’nin (DSİ) elindeki projelere bir şekilde kaynak aktarılıp dış havzalardan su transferi yapmak sadece Karapınar değil Konya Ovası’nın geleceği için daha önemlidir” diye konuştu.

‘SU İHTİYACI AZ OLAN ÜRÜNLERE DESTEK GELMELİ’

‘Konya’ya su transferi yapın’ söylemlerinin tek başına bir anlam ifade etmediğini söyleyen Durmuş Üner, şunları kaydetti: “Tarımda sürdürülebilirliği sağlayabilmek için su istemek yetmez. Burada öncelikle az su tüketen ürünlerin tüketimi konusunda Tarım ve Orman Bakanlığı’nın destek vermesi gerekir. Fazla su tüketimi yapan patates üretiminin yapılmaması gerekir. Örneğin buğdayın 400 milimetre suya ihtiyacı varsa patatesin 1200 milimetre su kullanımı olabiliyor. Patates cipsiye ihtiyacımız yok. Bunun en azından Konya Ovası’nda yasaklanması gerekir. Konya kapalı havzada 3 tane fabrika var bu 3 fabrikanın haricinde 10 fabrikada gayri resmi pancar üretiliyor, bunların yasaklanması gerekir. Bu konuların hepsi birer önlemdir. Suyu az tüketen ürünlerin desteklenmesi gerekir, en azından bu desteğin fark yaratması lazım.”

konyali-ciftcilerin-dev-obruklar-arasinda-zorlu-ekmek-mucadelesi-18.webp

‘KIRIK TESTİDEN SU BEKLEMEK ÜMİTSİZ’

Tarımda sürdürülebilirliğin olması için yapılması gerekenleri açıklayan Karapınar Ziraat Odası Başkanı Durmuş Üner, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “ilk adım elimizdeki su kaynağını iktisatlı kullanacağız, bir sonraki adımda destekleme modeli gelişecek, sonrasında üretim modeli yeni bir hal alacak ve su istenecek. Tek başına su istemek de yeterli değil. Sadece Konya Ovası’nın suya ihtiyacı yok. Halihazırda diğer kanalların, göletlerin, akarsuların, nehirlerin hemen hemen hepsinin debisinde ciddi bir manada azalma var. Suyu aşırı tüketen ürünlerin yasaklanması, az tüketen ürünlere ise devlet desteğinin sağlanmasıyla dış havzalardan da su getirilme talebinde bulunabiliriz. Bir tarafı yaparken bir tarafı eğer yıkıyorsanız hep sonuç hüsran olacaktır. Bir testi var ve bu testinin deliği var, ne kadar su koyarsanız koyun dolmayacaktır. Önce o delik kısımları kapatmak lazım. Üreticiler olarak su taşınma konusuna biz böyle bakıyoruz.”

Kaynak:Mehmet Ali Nurullahoğulları

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum