Baransu cezaevinden yazdı: Özür diliyorum

Baransu cezaevinden yazdı: Özür diliyorum

Baransu, Metris Cezaevi'nden 'zindandan kamuoyuna' başlıklı mektup yazdı.

Balyoz darbe planını belgelerini yayınladığı için tutuklanan gazeteci Mehmet Baransu, tutuklu bulunduğu Metris Cezaevi'nden 'zindandan kamuoyuna' başlıklı mektup yazdı. Baransu "Askeri vesayetle, statükoyla canım pahasına mücadele ederken, asıl sorunu göremediğim için; 'demokrasiyi, hukuku, adaleti, getirecekler' diye destek verdiğim insanların gerçek yüzünü fark edemediğim için tüm kamuoyundan özür dilerim" dedi. Mektubu paylaşan Mehmet Baransu'nun avukatı Sercan Sakallı, uygulanan hukuksuzluklara dikkat çekti. İşte Mehmet Baransu'nun yazdığı o mektuptan satırbaşları:

"Darbe planını ve seminerini haber yapmak, tek başıma örgüt kurup yönetmek, kurduğum örgüte üye olmak suçlamasıyla 51 gündür tutukluyum. 'Sizi önümüze getiren irade tutuklanmanızı istiyor Mehmet Bey' diyen “hukukçular” başı öne eğik, gözlerime bakamadan tutuklama kararı verdi.

"HÜCREDE VE TEK BAŞIMAYIM"
'Kır kapıyı, içeri gir, Baransu’yu al, biz Meclis'te çoğunluğa sahibiz, yaptığını suç olmaktan çıkarırız' diyen zihniyet kararı çoktan vermişti çünkü.

Susmayacağımı, susturamayacaklarını biliyorlardı. Hücrede ve tek başımayım. Ülkemin çığırından çıkışını, hukuktan kopuşunu, anayasal düzenin yıkılışını ibretle izliyorum?...

Yıllarca askeri vesayetle, statükoyla verdiğim kıran kırana mücadelede vardığım sonuç bile değişti. Ölüm tehditleri arasında, korumalarla geçen son yıllarımda ailemi, çocuklarımı ve kendimi ihmal ettim. Sonunda hücremde anladım ki; Bu ülkenin en büyük sorunu askeri vesayet değilmiş. Biz değerlerimizi, dinimizi, ahlakımızı yitirmişiz. Bu büyük sorun karşısında askeri vesayetin, statükonun ne önemi var?

"ASIL SORUNU GÖRMEDİĞİM İÇİN..."
Askeri vesayetle, statükoyla canım pahasına mücadele ederken, asıl sorunu göremediğim için; 'demokrasiyi, hukuku, adaleti, getirecekler' diye destek verdiğim insanların gerçek yüzünü fark edemediğim için tüm kamuoyundan özür dilerim.

Bu ülke toptan bir özeleştiri yapmak zorunda? Kendi adıma 51 gündür tek başıma kaldığım hücremde özeleştiri yapıyorum. Kullandığım sert dil başta olmak üzere, dün anlayamadığım, empati kuramadığım kişilerle ve toplum kesimleriyle empati kuruyorum.

Bu özeleştiri ışığında, dün olduğu gibi yarın da haksızlık karşısında dimdik duracağım?

Bu satırlarımı “zindandan kamuoyuna” 51 günlük bir içe yolculuk olarak kabul edin. Tüm kamuoyuna saygılarımla."

HÜRRİYET

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum