Yaptığı resimlerle çocuklarını okuttu

Konya'nın Seydişehir ilçesinde yaşayan ilkokul mezunu Fatma Kırdar (67) yaptığı 150’nin üzerinde yağlı boya tablolarla 16 resim sergisi açtı. Eşini 44 yaşında kalp krizinden kaybeden Kırdar, yaşadığı pek çok zorluğa göğüs gererek yaptığı yağlı boya tablolar sayesinde 2 çocuğunu da okutmayı başardı. Kırdar yaptığı yağlı boya tablolardan ziyade 30 yıldır biriktirdiği 100 yıl öncesinden günümüze kadar gelen antika eşyaları da evinde sergiliyor.

Seydişehir’de çiftçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldiğini anlatan Kırdar şunları söyledi; “Çiftçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldim. İlkokuldan sonra okuyamadım. 16 yaşında evlendim. 44 yaşındayken eşimi geçirdiği kalp krizinden dolayı kaybettim. Eşimin vefatından sonra 2 çocuğuma bakmak için büyük mücadele verdim. Yaptığım tablolar sayesinde geçimimi sağladım. Kızım üniversite okurken resimlerden elde ettiğim gelirlerle onu da okuttum. Kızım şimdi İzmir ‘de öğretmenlik yapıyor” dedi.

“ESKİ KONAKLARI RESMEDİYORUM”

30 yaşındayken resim sanatıyla tanıştığını belirten Kırdar, “Bir resim öğretmeninden etkilenerek 30 yaşında resim sanatıyla tanıştım. Bir resim öğretmeninden bana yağlı boya resim yapmasını öğretmesini istedim o da bana zor olduğu için yapamayacağımı söyledi. Ama ben yine de aldığım porselen tabağa çiçek resimleri yaptım ve kendisine gösterdim. Benim yaptığıma inanmadı. Daha sonra ilçemize sergi için gelen Ressam Gönül Duranoğlu ile tanıştım. Bana bir katalog verdi. Ben de o katalogdaki resimlere bakarak resimler yapmaya başladım. Daha sonra kendi tarzım oluşmaya başladı. O süreçte eşim de bana yardımcı oldu. Arabasıyla beni doğaya götürüyordu. Doğada gördüklerimden esinlenerek doğa resimleri yapmaya başladım. Evimde Toros dağlarına bakıyor. Geceleri oturur okuduğum kitaplardaki karakterlerden ve yörüklerden de esinlenerek dalıp giderim. Daha sonra elime fırçayı alır resmetmeye başlarım. Doğa fotoğraflarından ziyade mimari resimlerinde kendimi daha çok geliştirdim. Seydişehir’deki eski konakları ve cumbalı evleri resmediyorum. Resim yaptıkça tarzım oturdu ve kendimi geliştirdim.”

“16 KİŞİSEL RESİM SERGİSİ AÇTIM”

30 yaşında başlayan resim sevgisi sayesinde 16 kişisel resim sergisini açtığını dile getiren Kırdar, şöyle devam etti; “Yaptığım resimlerin beğeni toplaması üzerine birçok yerel yönetici ve eğitim kurumları bana destek verdi. 150’nin üzerinde yağlı boya tablo yaptım. Yaptığım tabloları İzmir, Manisa, Antalya ve Konya’da 16 kişisel resim sergisi açtım. Son sergimi de geçen yıl Selçuk Üniversitesi’nde açtım. O resim sergisini de dönemin Rektörü Mustafa Şahin’in talebi üzerine öğrencilere örnek olsun diye açtım.”

“EVİMDE HİÇ YENİ EŞYA YOK”

Ressamlığın yanı sıra 30 yıldır antika eşya topladığını da anlatan Kırdar, şunları söyledi: "30 yılı aşan bir zaman diliminde günümüzde yok olan tarihi kafesli evlerin iç mekân antika eşyalarını toplayarak sergiledim. Evimi sanat atölyesine çevirdim. 100 yıllık geçmişin izlerini taşıyan bu antika eşyaları objeleri burada sergiliyorum. Burası Seydişehir’in kültürünü taşıyan bir mekân. Burada huzur buluyorum. Misafirlerimi burada ağırlayarak yüz yıllık el oyması koltuklarda oturup Toros dağlarının eşsiz manzarası izliyorlar. Evimde hiçbir yeni eşya yok. Tamamen eskiye dayanır. Mekânım çok hoş. Toros dağlarını görüyor ve geçmişin izlerini, sevdalarını, yaşatıyor. Okuduğum Yaşar Kemal’in kitabını hatırlıyorum. Çayımı içip Toros dağlarını izliyorum. Mutlu oluyorum. Yaşadığım sürece geçmişin izleri olan tarihi antika eşyaları geleceğe taşıyacağım.” Türkiye’de sanata değer verilmediğini de ifade eden Kırdar, son olarak şunları söyledi; “Türkiye’de maalesef sanata değer verilmiyor. Sergilerimde sattığım tablolarda malzeme fiyatımı bile teklif etmeyenler oluyordu. Sanatçı maddi ve manevi bir yoksunluk yaşamayacak ki daha çok üretebilsin. Artık daha önceden yaptığım tablolarımı satmayı düşünmüyorum. Sadece özel bir talep gelirse resmeder, satarım.”

MURAT GÜLTEKİN