Profesyonel futbol hayatıma bir süreliğine mecburen ara vermek zorunda kaldığım 1990'lı yılların ortalarında, kısa süreliğine diyerek adım attığım ama sonucunda İstanbul ve Konya arasında 15 seneyi geçen medya dünyası maceramda edindiğim birikimleri, bir gün mutlaka bu şehre faydalı olabilmek için kullanacağıma emindim.

Tıpkı futbola verdiğim ara gibi, basın sektörüne ara verdiğim dönemde bu kez ibre benim için antrenörlüğü gösteriyordu.

Amatör ve profesyonel lig antrenörlüğünün ardından, kader beni yeniden yazmaya çizmeye haber kovalamaya ve maç analizleri yapmaya zorladı. Bu rüzgara karşı koyacak gücümün kalmadığını anlayınca, artık savaşmaktan vazgeçip, hem futbol oynayan hem de antrenörlük yapan biri olarak, yıllarca sayısız canlı yayınlanan spor programı sonrasında bu kez her hafta Merhaba Gazetesi için yazmaya başladım.

Merhaba'da yazmamın tek sebebi Recep Çınar'dı. Yıllar öncesine dayanan abi-kardeş ilişkisi saygı sevgi çerçevesinde bugünlere kadar geldi.

Şimdi madalyonun bu yüzünde yazıp çizmeye nokta koyma zamanı. Artık olaylara, sonuçlara, yorumlara, eleştirilere diğer yüzünden bakabilmek ve bunları kendi alanım içinde değerlendirmek için Konyaspor'un kıymetli yöneticilerinin teklifini düşünmeden kabul ettim.

Merhaba Gazetesi'nde özgürce ve sınırlar konulmadan aklımdan geçen her şeyi yazabilme imkanı buldum. Bu imkanı bana tanıyan başta sevgili abim Recep Çınar olmak üzere gazetenin bütün yöneticilerine ve çalışanlarına sonsuz şükranlarımı sunuyorum.

Artık Hüseyin Ekinci sadece Merhaba Gazetesi'nin değil bütün basın kuruluşlarının Konyaspor'daki temsilcisi olacak. Yıllarca kader birliği yaptığımız dostlarımıza, yeni ve çok yetenekli gazeteci arkadaşların dahil olduğunu görmek beni ziyadesiyle mutlu ediyor. Hepimizin amacı, Konyaspor'un menfaatleri doğrultusunda bu kulübe azami derecede faydalı olabilmek. Bunun için spor basının her bir neferi ile omuz omuza çalışarak şehrimizin güzide ekibine destek vereceğiz. Şimdiden bugüne kadar bu camiaya katkı sağlayan ve bundan sonra sığ tartışmaları bir tarafa bırakarak ama'sız katkı sağlamaya devam edecek olan herkese teşekkür ediyorum.

Vedalar zordur... Hayatım boyunca yaptığım en iyi iş yazmaktı. Kolay, çabuk derinliği olan yazıları çok kısa sürede tamamlayıp yayına/baskıya hazır hale getirmek benim için hep çocuk oyuncağı oldu. Ama şimdi ilk defa bilgisayarın başında neredeyse bir saate yakındır defalarca yazıp sildiğim bir köşe yazısının nihayet sonuna geldim.

Allah utandırmasın, başımızı öne eğdirmesin, Konyaspor'un Konyasporluların başlarını dik, alınlarını her daim ak etsin…

Selam ve dua ile.