Suriye’de yaşanan vahşet Konya’da telin edildi

Suriye’de yaşanan vahşet Konya’da telin edildi

Şerafettin Camii önünde öğle namazı çıkışında bir araya gelen vatandaşlar Suriye’de yaşamını yitirenler için gıyabi cenaze namazı kılarak dua etti

Suriye'nin Türkiye sınırındaki İdlib vilayetinde muhaliflerin denetimindeki Han Şeyhun ilçesi Esad rejimine ait olduğu belirtilen uçakların kimyasal saldırısına hedef oldu. Olayda 20’si çocuk en az 100 kişi hayatını kaybetti. Yaşanan vahşet Konya’da telin edildi. Şerafettin Camii önünde öğle namazı çıkışında bir araya gelen vatandaşlar Suriye’de yaşamını yitirenler için gıyabi cenaze namazı kılarak dua etti. Suriye Halkıyla Dayanışma Platformu  adına namaz sonrası bir açıklama yapan Muhammet Ceylan, “İdlib'de yaşanan katliamı şiddetle telin ediyor, arkası kesilmeyen vahşet karşısında yürekleri yanan, kardeşlerinin acısına ortak olan ve duaya duran bütün Müslümanlara başsağlığı diliyoruz. Dün idlip'te havadan kimyasal sarin ve klor gazı kullanarak çoğu çocuk olmak üzere 100 Müslüman şehid edildi ve 400 yaralı. Şehid sayısı zaman geçtikçe artmakta. Savaşın en hain yüzünü gün geçtikçe öğrenmekteyiz” dedi.

img_9595.jpg

KATLİAMIN SORUMLUSU İSLAM DÜNYASI

 Tüm dünyanın ‘kırmızı çizgileri’ resmi rakamlara göre 168 defa ihlal eden Esed’e karşı iki yüzlü ve sessiz olmakla suçlayan Ceylan, “Kınamaların, ağır cümlelerin ve diplomatik notaların son tahlilde faturası 168 defa sivil halka kimyasal saldırı ve binlerce ölü. Kınamaların en kallavisi Amerika’dan geldi. Ve akabinde kimyasal saldırının geçmesinin üzerinden 10 saat geçmeden aynı Amerika yine aynı şehir İdlip’in salgın bölgesinde Ravda mescidini bombaladı ve 21 Müslüman’ı şehid etti. Bu katliamların tek suçlusu zalim ve tağut Esed rejimi değildir. Esed rejimi zulüm mesleğinin gereğini yerine getirmektedir. Bu katliamların tek ve yegane sorumlusu Rusya da değildir. O da mesleğini icra etmektedir. Bu savaşın tek kocaman coğrafyayı ifsad eden İran da değildir. Evet değerli kardeşler bilinmeli ki bu katliamın asıl müsebbibi İslam dünyasıdır. En başta da batıya bedenlerini de ruhlarını da vatanlarını da satan Arap coğrafyasıdır. Sonrasında biziz bu ölümlerin en büyük müsebbibi. İslam ümmetinin tembelliğidir bunca acılara sebep olan” ifadelerine yer verdi.

img_9618.jpg

TAHLİYELERLE Mİ SEVİNECEĞİZ?

“Amerika terörü bahane ederek ve bir başka terör örgütünü destekleyerek ülkenin kuzeyinde PKK devletini kurdu” diyen Ceylan, şöyle konuştu: “Rusya ülkenin sahil kentlerine konuşlandırdığı askeri üslerini yine aynı gerekçelerle koruduğunu bahane ederek her türlü katliama imza atmaktadır. Yapmış olduğu tüm katliamları dünya kamuoyunda yine kendince haklı bir zemin üzerinde işlemekte ve dünya buna da sessiz kalmaktadır. İran Şam’da kutsal mabedlerini korumayı bahane ederek her türlü Şii terör örgütlerini katliamlarını icra etmek için göndermekte ve DEAŞ terör örgütünden daha zalimce katliamlara imza atılırken dünya yine sessiz kalmaktadır. Bilinmeli ki Suriye cihadının yegane hamisi Müslümanlardır. Ve bu mücadele hiçbir uluslar arası kurum ve kuruluşun vicdanına terk edilmeyecek kadar kutsaldır. Dolayısıyla Müslümanlar konunun vahametinin farkına varmalı ve geleceğe dönük planlarını buna göre yapmalıdır. Halep düştüğünde tahliye operasyonlarına sevinir hale getirildik. Şimdide idlib yerle bir edildiğinde halkı tahliye ettik diye mi, sevineceğiz?”

ÜMET BİRARAYA GELMELİ

Arabıyla, Türküyle, Kürdüyle hem aynı coğrafyanın hem de aynı kaderin çocukları olduğumuzu söyleyen Ceylan, sözlerini şöyle sürdürdü: “15 Temmuzda Dini-mübin için meydanları dolduran şerefli halkımızın yüzyıllarca vatan dediği coğrafyalar içinde meydanları doldurması gerekmektedir. Gür avazımızla Batı’nın iki yüzlülüğünü, bütün siyasi kavramlarının yalan olduğunu tüm dünyaya haykırmalıyız. Gözlerimizi zulümleriyle kapkara kesilmiş haçlı ahfadından çevirip ümmeti bir araya getirecek projeler üretmeliyiz. Bu bir haçlı seferi. Bu İslam ümmetinin yeniden var olma savaşıdır. Müslümanlar aciz olamazlar. Sadece birbirleriyle uğraşmayı bırakıp düşmana odaklanmalılar. İslam coğrafyalarının hepsi aynı tehdit altında. Ey İslam ülkelerinin liderleri, ilim insanları, insan hakları müdafileri, bu karanlık ve kuralsız savaşı durdurmak için maddi ve manevi her türlü gücünüzü seferber edin. Unutmayın, bu vebal her birimizin, hepimizin sırtındadır.”

HÂLİD ŞEN – merhabahaber.com

img_9583.jpg

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.