'Seven baştan aşağı sevgili olmuş'

'Seven baştan aşağı sevgili olmuş'

Zindankale Sanat Galerisi'nde, 2. Kitap Günleri kapsamında Mevlâna ve Şems arasındaki ilişkiyi anlatan Mehmet Alim Konukçu, “Onların birlikteliğini bizim idrak etmemiz zor

Seven aynı zamanda sevgili olmuş. Aralarındaki ilahi aşk, alevlerin içinde yanan odun misali ateşten bir kor” dedi

Büyükşehir Belediyesi'nin bu yıl 2.'sini organize ettiği Kitap Günleri Fuarı çeşitli etkinliklerle devam ediyor. Etkinlikler kapsamında fuar alanında 'Şems'ten Sonra Mevlâna' konulu bir sempozyum veren Mehmet Konukçu, Şems'in 3 yıl gibi bir sürede Mevlâna'nın hayatına etki ettiğini, sürenin kısa ama ruhunda bıraktığı izin derin olduğunu dile getirerek, “Hazretin hamlığını Şems almıştır. Onun ruhuna aksetmiştir. Aralarındaki muhabbet sevenin ve arzu edilen sevgilinin birbirine karıştığı bir aşktır. Onun için Mevlâna Hazretleri, 'beni ben yapan üstadım Şems'tir diye ifade etmiştir. Bizim iradelerimiz onların aralarındaki bağı kavrayamaz. Bundan ötürü işin içinden çıkamayız” diye konuştu. Hz. Şems'in kişiliği hakkında bilgi veren Konukçu, Şems'in yaratılışı itibariyle biraz sivri dilli olduğundan bahsetti. Aslında insanları sadece Allah'ın rızasına uygun bir hayat için hakka davet ettiğini ve bu yolda yapılması gerekenleri söylediğini aktaran Mehmet Alim Konukçu, “Hz. Mevlâna'yı toplum hayatından uzaklaştırıp bir süre halvete çekilmişlerdir. Şems, talebesinin bildiklerini yeniden inşa edip, bambaşka bir ilimle donatmıştır. Rabbını ve neyden razı olduğunu baştan sona anlatmıştır. Fakat dış çevre, hocalarını aldığı için Şems'e çok kızmış ve onun katline gerek duymuşlardır” şeklinde konuştu.

KISKANÇLIK CİNAYET BİLE İŞLETEBİLİR

Şems – i Tebrizi Hz.'nin öldürülmesiyle alâkalı da konuşan Konukçu, bu konuda şunları ifade etti: “Yaşadıkları muhabbeti avam (sıradan insanlar) çekememiş. Korkunç bir haset, korkunç bir kıskançlık duygusuna bürünmüşler. En nihayetinde bu duyguları kanlı bir olaylı son bulmuş. Üstadı, - her ne kadar ölümü konusunda hemfikir olamasak da – hançerleyerek, kuyuya atmışlardır.  Halbuki bilseler Şems'in ölümünden sonra seven ya da sevgili ne ıstırablar yaşadı. Hayatına, gönlünüe, huzur ve saadet katan Zat -ı Şahane'nin (Şems) öldürülmesi, Mevlâna'yı ne hallere soktu. Tabi sonradan hocalarının durumunu görünce çok üzülüyorlar ama ne fayda. Geçmişi geri getirmek ne çare!”

HAYATINDA DEĞER VERDİĞİ İKİ ŞAHSİYET

Hz. Pir'in hayatına etki eden kişinin sadece Şems -i Tebrizi Hz.'nin olmadığını vurgulayan Mehmet Konukçu, sözlerine şöyle son verdi: “Pir'in yaşamının son 10 yılına damgasına vuran Hüsamettin Çelebi, pişmesine ve yanmasına eşlik eden Selahattin Zerkubi. İşte bu iki isim Mevlâna'da derin izler bıraktığını söyleyebiliriz. Çelebi bizzat Pir'in mesnevilerini yazan ve ona büyük hizmetleri olmuş biri. Zerkubi de hem aile bağı olan hem de Mevlâna tarafından sevilen ve sayılan sadık bir talebe. Yani demek istediğim, en başta da belirttiğim Mevlâna'yı Mevlâna yapan bu değerli şahsiyetlerdir. Onu anarken bu insanları da unutmamak gerekir. Onlar için de ayrıca dua etmek gerekir.” 

MUSTAFA GÜZEY

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.