Savaştan kaçan Suriyeliler Konya'da Alaaddin Tepesi'nde kalıyor

Savaştan kaçan Suriyeliler Konya'da Alaaddin Tepesi'nde kalıyor
Suriye'de yaşanan kanlı zulümlerden kurtulmayı başaran masumlardan bir kısmı da Konya'ya geldi. Konya'daki Suriyeliler, buldukları bir parkta, bir ağacın gölgesinde, neyi beklediklerini dahi bilmeden bekliyor.

Suriye'de zalim Esed'in şerrinden kurtulmayı başaran birçok Suriyeli Konya'ya geldi. Kalacak bir yerleri olmayan Suriyeliler, Otogar civarındaki bir parkta, buldukları bir ağacın gölgesine sığındı. Suriyeli ailelere ise çevredeki esnaf sahi çıkmaya çalışıyor

Zalim Esed'in Suriye'de uyguladığı baskı ve zulüm, her geçen gün artarak devam ediyor. Esed'in zulmüne artık dayanamayan birçok Suriyeli Türkiye'ye göç ediyor. Mülteci olarak geldikleri Türkiye'de farklı şehirlere giden Suriyeliler, buralarda çok güç hayat şartları altında yaşıyor. Konya'da da farklı yerlerde bulunan parklara yerleşen, bir ağacın gölgesinde gündüzü geçirip, sırtlandıkları yatak ve yorgana sarılıp parklarda yatan çok sayıda Suriyeli mülteci var. Şehrin merkezinde şehri, diğer şehirlere bağlayan Otogar civarındaki parklarda, herkesin gözünün önünde yaşam mücadelesi veren ancak kimsenin görmediği mülteci kadınlar ve çocuklar, sığınabilecekleri bir kapalı alan arıyor.

SAVAŞ PEŞLERİNİ BIRAKMADI!

Otogar'ın hemen yanında bulunan yeşil alana yerleşen çok sayıda Suriyeli mülteci kadın ve çocukları, fotoğraflarının çekilmesinden dahi rahatsızlık duyuyor. İçlerinde öyle bir korku var ki, fotoğraflarından yola çıkarak Esed'in zalim askerlerinin kendilerini Konya'da bulup öldüreceğinden endişe ediyorlar. Çat pat Türkçe'leri ile konuşmaktan dahi sakınan Suriyeli kadınlar ve çocuklar, savaşın ve gördükleri manzaranın psikolojik yansımalarını adeta üzerilerinde taşıyor.

Aslen Iraklı olan, Irak'ta Amerikan askerleri tarafından gözünün önünde eşinin öldürüldüğünü söyleyen ve ismini vermeyen bir kadın, “Savaş peşimizi hiçbir yerde bırakmadı. Eşimi, çocuklarımın gözleri önünde şehit ettiler. Bize de silahla ateş ettiler ama kaçtık. Irak'ta sağ kalamayacağımızı anlayınca da Suriye'ye kaçtık. Suriye'de yaklaşık 2 yıl yaşadık. Savaşın izlerini yeni yeni unutuyoruz derken, bu defa Suriye'de zalim Esed'in askerlerinin hışmına uğradık. Bu defa da sığınabileceğimiz en güvenli liman olan Türkiye'ye geldik. Kaçabileceğimiz en uzak yere kaçmayı planladık ve yaklaşık bir ay önce Konya'ya geldik. Geldiğimiz günden bu yana bu parkta yaşamaya çalışıyoruz” diye konuştu.

FİLİSTİN'DEN TÜRKİYE'YE UZANAN BİR HİKAYE

Aslen Filistinli olan ve burada da İsrail askerlerinin yaşattığı zulümden kaçan 3 çocuk annesi bir kadın da ilk olarak Suriye'ye sığınmış. Eşinin İsrail askerleri tarafından kaçırıldığını ve bir daha kendisinden haber alamadıklarını anlatan Filistinli kadın, Suriye'deki olayların ardından Türkiye'ye geldiklerini söylüyor. Konya'da kalıcı olmadıklarını, burada yaşayamayacaklarını anlatan Suriyeli kadın, “Bulduğum ilk fırsatta tekrar Filistin'e dönmek istiyorum. Ama bu biraz zor görünüyor. Buradaki kalabalık nereye giderse biz de oraya gidereceğiz” dedi.

Suriye'den Konya'ya sadece kadınlar ve çocuklar değil, her yaştaki erkekler de geliyor. Aynı parkta duran ve yapabilecekleri bir iş arayan Suriyeli erkekler, meslekleri olmasına rağmen bir iş yapamadıklarından yakınıyor. Türkiye'de çalışmalarının yasak olduğunu söyleyen Suriyeliler, ne yapacaklarını bilemediklerini, hallerini anlatmaya dillerinin dönmediğini belirtiyor.

ONLAR SAVAŞIN MASUM ÇOCUKLARI

Suriye'deki zulmün vurduğu ve en çok etkilediği kesim belki de çocuklar. Yüz binlerce çocuk Esed'in bombaları ile şehit olurken, Esed'in şerrinden korunmayı başarıp Türkiye'ye kaçabilenler ise yaşadıkları sıkıntılı günlerin izlerini bir an önce silmeye çalışıyor. Daha küçük yaştaki çocuklar ise, tüm masumiyetleri ile parktaki çimlerin üzerinde kendi aralarında oyunlar oynayıp, vakitlerini güzel bir şekilde geçirmeye çalışıyorlar.

Parkın önüne bir araç durup, içinden ellerinde paketle biri çıktığı zaman ise çocukların en mutlu oldukları an. Konyalı hayırseverler, Suriye'den gelen bu mazlum ailelerin durumunu görünce en azından gıda yardımında bulunuyor. Araçlarından inip içinde gıda malzemeleri bulunan paketleri çıkaran Konyalı hayırseverleri, savaşın masum çocukları tüm samimiyetleri ve güler yüzleri ile karşılıyor.

İsminin açıklanmasını istemeyen ve Otogar civarındaki iş yerlerinin sahipleri olan birçok hayırsever, her gün komşular arasında bir miktar para toplayıp buradaki ailelerin ihtiyacı olan gıda malzemelerini temin ettiklerini bildiriyor. Suriyeli ailelerin burada daha fazla kalamayacağına da dikkat çeken çevre esnafı, sivil toplum kuruluşlarını, belediyeleri ve hayırseverleri buradaki ailelere barınacak bir yer bulmaya çağırıyor.

Suriye’deki savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan mültecilerden bazıları Konya’da Alaaddin Tepesi’nde kalarak yaşamlarını sürdürüyor. Savaş mağduru Suriyeliler, iş ve yiyecek yardımı bekliyor.
ALAEDDİN TEPESİ MESKENLERİ OLDU

Esad rejiminden kaçtıktan sonra Konya’ya gelen yaklaşık 30 kadar mülteci, aileleriyle birlikte Alaeddin Tepesi Düğün Salonu binasının dibinde kalıyor. Az sayıdaki eşyalarıyla binanın altında bulunan bölümde yatıp kalkan Suriyeliler, bulabildikleri yiyeceklerle karınlarını doyurmaya çalışıyor. Mültecilerin bazıları Esad korkusuyla yüzlerinin görünmesini istemezken, kimileri de tanınmamak için yüzlerini kapatıyor.
Ülkelerindeki iç savaşın ardından Türkiye’ye sığındıklarını ardından da Konya'ya geldiklerini ifade eden Suriyeli Hasen, Konya’da zor şartlar altında yaşamlarını sürdüklerini dile getirdi. Kalacak yer ve yiyecek sorunları bulunduğunu vurgulayan Hasen, yetkililerden iş ve yiyecek konusunda yardım beklediklerini kaydetti.
Bir diğer Suriyeli Cuma ise, Suriye’ye müdahale konusunda Rusya, Çin ve İran’ın tarafından gerçekleştirilecek bir müdahalenin Amerika, İngiltere ve Fransa’nın müdahalesinden daha faydalı olacağını söyledi.
Alaaddin Tepesi'nde cimlerin üzerinde karınlarını doyuran Suriye gençlerde, en büyük sıkıntılarının yiyecek bulmak olduğunu dile getirdi.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.