Özkan Öztürk: Türkiye'nin yeni anayasaya değil seçime ihtiyacı var!
Türkiye’de yeni anayasa arayışı sürüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni anayasa çalışmaları kapsamında 10 hukukçudan oluşturduğu ekipte yer alan isimler de belli oldu.
Kimisi yeni anayasanın gerekli olmadığını ileri sürerken, Cumhur İttifakı bu konuda çalışmalar yürütüyor ve yeniliğin şart olduğunu ifade ediyor. Türkiye’nin yeni bir anayasadan ziyade daha ciddi sorunlarının olduğuna dikkat çeken Hukukçu Özkan Öztürk, “Türkiye’nin enflasyon gibi temel bir sorunu var” dedi. Öztürk, “Şimdi burada asıl konuşulması gereken; Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı var mı? Bence Türkiye'nin yeni bir anayasadan ziyade, yeni bir paradigma, yeni bir zihniyet, yeni bir anlayışa ihtiyacı var. Siz istediğiniz kadar anayasa çalışmaları yapın, dünyanın en üst düzey anayasası da yapılsa, uygulanmadıktan sonra yapmış olduğunuz anayasa kadük kalacaktır. Dolayısıyla burada, Türkiye’nin şu an içinde bulunduğu durum itibarıyla anayasadan daha önemli sorunları var. Nedir bu sorunlar? Ağır bir biçimde, ülkenin ekonomik olarak her geçen gün daha da derinleşen ve içinden çıkılmaz bir hâl alan ciddi bir yaşam mücadelesi var. Enflasyon gibi temel bir sorunumuz bulunuyor. Enflasyonla mücadelede ise mevcut siyasal iktidarın tüm çalışmalarının sonuçlarını halk olarak hâlâ göremiyoruz. Bu mücadelenin başarıyla sonuçlanmadığı da ortada” diye konuştu.

‘YENİ ANAYASA’ KARANLIKTA GÖZ KIRPMAKLA EŞ DEĞER’
1982’den günümüze birçok anayasa maddesinin değişmesine rağmen ülkede hâlâ ekonominin düzelmediğine değinen Hukukçu Özkan Öztürk, şunları kaydetti: “Bugün insanlarımız barınma sorunu yaşıyor. Bugün emekliler, açlık sınırında yaşamlarını idame ettirmek için adeta bir savaş veriyor. Bugün genç işsizlik oranları artmış vaziyette. Nisan ayı itibarıyla devletin faize yapmış olduğu ödemeler, borçlarının katbekat fazlası konumunda. Aslında anayasadan başka, bizim çok daha ciddi dertlerimiz var. Dolayısıyla böyle bir ortamda yapılacak anayasa, sağlıklı ve sıhhatli bir anayasa olmaz. Bugüne kadar 1982 Anayasası üzerinde birçok madde değişikliği yapıldı. Referandumlarla gerçekleştirilen bu değişiklikler sonucunda anayasa adeta yeniden şekillendirildi. Üstelik bu değişiklikler çok uzun zaman önce de yapılmadı. Ancak bu anayasal değişiklikleri yapmış olmamıza rağmen, bu ülkede ekonomiyi çözebildik mi? Enflasyonu çözebildik mi? Hayat pahalılığını azaltabildik mi? İşsizliği çözebildik mi? Genç işsizliğini düşürebildik mi? Ya da hukuk devletine geçmeyi başarabildik mi? Gerçek bir hukuk devleti olabildik mi? Kişi özgürlüklerini anayasal düzeyde güvence altına alabildik mi? Şimdi, ülke ekonomik açıdan bu haldeyken ve dış politikada çevremizde büyük bir kuşatma varken; Suriye’de, Irak’ta, Kıbrıs’ta ve İsrail’in bölgedeki yayılmacı, istilacı politikaları devam ederken; Suriye'nin kuzeyinde, Türkiye'nin güneyinde PYD/YPG gerçeği tüm çıplaklığıyla ortada. Bu ülkede ‘yeni bir anayasa’ demek, karanlıkta göz kırpmakla ya da aydınlığa karşı gözleri kapatmakla eşdeğerdir. Bu milletin siyasilerden, temsilcilerinden beklentisi çok nettir: Yaşanabilir bir Türkiye arzulamaktadır. Yaşanabilir bir Türkiye’nin olmazsa olmaz koşulu nedir? Hukuk güvenliğidir. Hukuken güvenli olunmadığı sürece, ekonomik istikrar da sağlanamaz ve sürdürülemez.”

‘İKTİDAR PARTİSİNİN HALA ÇÖZEMEDİĞİ TEMEL PROBLEMLER VAR’
Yeni bir anayasa değişikliğinden ziyade Türkiye’nin şu anda yeni bir seçime ihtiyaç duyduğunun altını çizen Hukukçu Özkan Öztürk, sözlerine şu cümlelerle devam etti:
“Türkiye’nin asıl gündemi anayasa olmamalı. Bugün, tüm demokratik adımların bundan önceki anayasalarda atılmış olmasına rağmen ve anayasal değişiklikler yapılmış olmasına karşın, bu değişikliklerin uygulayıcılar tarafından ne derece tatbik edildiği, yaşama ne derece geçirildiği sorgulanmalıdır. Siz, dünyanın en modern anayasasını da yazsanız, yapsanız; eğer bunları uygulama noktasında bir irade oluşmamışsa, yani bizzat öncülüğünü yaptığınız bir anayasayı tatbik etme konusunda kararlı bir duruş ortaya koyamıyorsanız, Türkiye’nin yeni bir anayasayı yapması da gereksiz hâle gelir. Önemli olan yalnızca anayasayı yapmak değil; asıl önemli olan, onu uygulamak ve hayata geçirmektir. Türkiye’nin şu anda eğitimden yargıya, yargıdan ekonomiye, ekonomiden dış politikaya kadar birçok alanda çok ciddi biçimde çözüme kavuşturulması gereken ve yaklaşık 22 yıldır iktidarda bulunan bir siyasi partinin hâlâ çözemediği temel problemleri vardır. Bu nedenle Türkiye’nin en temel ihtiyacı, bana göre, yeni bir anayasa değil; yeni bir seçim ihtiyacıdır.”
‘MEVCUT MECLİS ANAYASA YAPAMAZ, REFERANDUM ŞART’
Hukukcu Özkan Öztürk, bu anayasa değişikliğinin mevcut iktidarın 400 milletvekiline ulaşıp bundan sonraki süreçte anayasaları halkoyuna sunmadan değiştirmek istemesinden kaynaklandığını ifade etti. Öztürk, her yasal hareketin meşru bir hareket olmadığını vurgulayarak, “Bir anayasa değişikliği yapılacaksa, bu konu referandumla halkoyuna sunulmalıdır” dedi ve sözlerine şu şekilde son verdi: “Bu anayasa değişikliğinin istenmesinin başlıca sebebi, siyasal iktidarın 400 milletvekiline ulaşıp anayasayı halkoyuna sunmadan kendisi oluşturmak, kendisi yapmak istemesidir. Ancak her yasal hareket, meşru bir hareket anlamına gelmez. Burada söz konusu olan yalnızca bir anayasa düzenlemesi ya da teknik bir anayasal metin hazırlığı değildir. Devletin tüm bürokratik yapılanmasından tutun, en tepeden en alta kadar toplumun her kesimini ilgilendiren bir konuda konuşuyoruz. Böyle bir konuda kurucu irade konumunda ancak ve ancak bir kurucu meclis olabilir. Yeni bir anayasa yapılacaksa, bunu ancak kurucu bir meclis yapabilir. Şu anki Türkiye Büyük Millet Meclisi, kurucu bir meclis olmadığından dolayı, 400 milletvekiline ulaşsa bile ortaya konacak yeni anayasa taslağı kesinlikle ve kesinlikle halkoyuna sunulmalıdır. Bu taslak, bir referandum süreciyle meşruiyet kazanmak zorundadır. Bu, yalnızca demokratik bir gereklilik değil; aynı zamanda siyasal ve toplumsal meşruiyet açısından da vazgeçilmez bir şarttır.”
Kaynak:Süleyman Kuloğlu (ESKİ)





Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.