Mazlumların yanında bir direniş teşkilatı: İHH

Çalışmalarını 123 ülkeye yayılmış bir şekilde mazlumlara uzanan bir hayır köprüsü olarak gerçekleştiren İHH İnsani Yardım Vakfı, Şehre Hizmet Edenler serimizin bugünkü konuğu oldu. İHH Konya İl Başkanı Hasan Hüseyin Uysal, “Bizim için önemli olan mesele ümmetin toptan bir biçimde ayağa kalkmasıdır. Şöyle ki kurban çalışmalarında olsun, su kuyusu çalışmalarında olsun bu gayeyi taşıyoruz. Dünyanın içinden geçtiği şartlar da ulaşabildiğimiz yerlerin sayısını değiştirebiliyor. Genel olarak 125 civarında ülkede faaliyet gösteriyoruz. Şu da var ki biz her yerde birden ümmetin yüzünün gülmesi için hizmetler yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

30 YILDIR ÜMMETİN HİZMETİNDEYİZ

**İlk olarak İHH İnsani Yardım Vakfından bahseder misiniz?

-İHH, 30 yıldır ümmetin ve insanlığın hizmetinde olarak çalışmalar yapan bir yapı. Tüm faaliyetlerimizle yeryüzündeki mazlumlara umut oluyoruz. Bildiğiniz üzere tarihin seyri içinde değişik İslam coğrafyalarında saldırılar oldu. İHH ilk olarak Bosna'da başlayan saldırılara göğüs vermek suretiyle çalışmalarına başladı. İlk çalışmalarını Bosnalı Müslümanların ayakta kalmaları için yardımlarda bulunarak yapan İHH, bu şekilde hizmetlerine başlamış oldu. Teşkilat olarak halen belli savaş ve afet bölgelerinde öncelikli olmak üzere tüm dünyada çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. İnsani yardım alanında akla gelen tüm çalışmaların ilkini yapmış bir vakıfız. Yine İHH, insani yardım alanında en kapsamlı ve derinlikli çalışmaları yapmış bir vakıftır. Bunun yanında bugünkü uygulanış şekliyle insanların vekâletleri alınarak kurban kesme işini de ilk başlatan yapıyız. Yine bu süreç boyunca savaş bölgelerinde; Çeçenistan, Bosna, Filistin gibi bölgelerde de çalışmalar yapıyoruz. Dünya çapında yetimlere yönelik faaliyetleri hayata geçiren de bir teşkilatız.

GÜNÜ KURTARMA YARDIMLARI YAPMIYORUZ

**Yapmış olduğunuz çalışmalar nelerdir?

-Öncelikle biz hangi husus olursa olsun İslam dünyası içerisinde birbiriyle entegre hizmetler yapıyoruz. Özellikle İHH olarak günü kurtarma yardımları yaptığımız söz konusu değil. İnsani yardım denince akla ilk olarak günü kurtarma çalışmaları gelebiliyor ama biz çalışmalarımızı daha çok geleceğe yönelik yapıyoruz. Evet, belki bazen günü kurtarmak gerekir. Aç bir insanı o gün doyurmalısınız. Susuzluktan ölecek birine o gün yardım etmelisiniz. Açıkta bir insana o gün çadır temin etmeniz gerekir. Bunlar anı kurtaran çalışmalarımız. Fakat bunların yanında insani yardım yapan bir kuruluş olarak sadece bu alanlarda hizmet vermiyoruz. Gelecek de inşa ediyoruz. Kalıcı ve uzun projelere de imza atıyoruz. Bölgelerin durumlarına göre farklı ihtiyaçları oluyor. Nitekim kimi bölgelerde siyasi otoritenin oluşturduğu problemler olabiliyor. İHH aynı zamanda mazlumların yanında bir direniş teşkilatıdır. İslam coğrafyalarını özgürleştirmek ve kendi kendilerini idame ettirecek organizasyonlar da yapıyoruz. Mesela Filipinler hükümeti ile bölgedeki Müslümanlar arasında ateşkes imzalanmasını sağlayarak bölgede barışı sağladık. Bu yolla bölgedeki halkın daha ağır zararlar görmesinin önüne geçtik. Sonra da orada bir özerklik sağlanmasına ciddi katkılarımız oldu. Bunun yanında kalıcı projeler olarak yetimhaneler, okullar ve camiler gibi projelere imza atıyoruz. Yine mazlum insanların gelir getirici bir takım şeylere kavuşmalarına da imkân sağlıyoruz. Bazı ülkelerde üç tekerlekli insan ve eşya taşıyabilen araç dağıtımı gerçekleştirdik. Örneğin sade bir gıda yardımı yapmak yerine küçük bir bakkal dükkânı açıyor ve satacağı ilk ürünleri koyuyoruz insanların. İşte bunlar kalıcı çözümlerdir; günü kurtarma ile sınırlı değildir. Yine bunlara ek olarak şu an 129.000 civarında yetime hamilik yapıyoruz. Yetim hamiliği sistemini de İslam Dünyasında geliştiren ilk teşkilatız. Birçok noktada yetimhaneler yaptık. Yetimlere her ay harçlıklarını ulaştırmaya çalışıyoruz.

YALIN BİR YARDIM KURULUŞU DEĞİLİZ

**Hizmetlerinizdeki genel amacı nasıl tanımlarsınız?

-Bizim için önemli olan mesele ümmetin toptan bir biçimde ayağa kalkmasıdır. Şöyle ki kurban çalışmalarında olsun, su kuyusu çalışmalarında olsun bu gayeyi taşıyoruz. Dünyanın içinden geçtiği şartlar da ulaşabildiğimiz yerlerin sayısını değiştirebiliyor. Genel olarak 125 civarında ülkede faaliyet gösteriyoruz. Şu da var ki biz her yerde birden ümmetin yüzünün gülmesi için hizmetler yapıyoruz. Bir de biz kendimizi hiçbir zaman yalın bir yardım kuruluşu olarak tanımlamadık. Belki de diğer yardım vakıflarından tam da bu bakımdan uzaklaşıyoruz. Çünkü bu uygulamalarımız ve stratejilerimiz sayesinde biz hem bir yardım kuruluşu hem de bir insan hakları teşkilatıyız.

KONYA OLARAK 12 BİN 700 YETİME HAMİYİZ

**Konya için yaptığınız yerel çalışmalar hakkında neler söylersiniz?

-Konya İHH olarak işlem hacmi bakımından çoğu zaman genel merkezden sonraki sırada biz geliyoruz. Mesela yetim faaliyetleri söz konusu olduğunda bu durumu net bir şekilde görüyoruz. İHH olarak toplam 129 bin yetime hamiyken sadece Konya olarak biz 12 bin 700 kadar yetime hamilik yapıyoruz. Neredeyse İHH’nın tüm yetim hamiliğinin yüzde onunu Konya teşkil etmekte. Milli Eğitimle de ortak olarak yaptığımız ‘Her sınıfın bir yetim kardeşi var’ projesine devam ediyoruz. Faaliyetlerimizden bir başkası da arama kurtarma ekibimiz var. Yapılan diğer çalışmaların yanında arama-kurtarma çalışmalarında da ciddi bir konumdayız. Nerede bir savaş, afet olursa ekibimizi o bölgeye yönlendiriyoruz. Hatta afet yaşanan bir bölgeye resmi kurumları saymazsak ilk ulaşan yapı İHH’dır. İnsan hak ve hürriyetleri hak savunucusu olarak teşkilatımız biriciktir. Şu an Konya’da başta zikretmek gerekirse bizden aylık düzenli yardım alan ailelerimiz var. Ramazan'da aile sayımızı da artıracağız. Gıda kolisi şeklinde de yardımlarımız var. Yine bayramlarda yetim çocuklarımıza ve yoksul ailelerin çocuklarına kıyafet yardımlarımız olur. Yine biz salgın döneminde de her zaman sahada bulunduk. Sokağa çıkma yasağının olduğu süreçte sahada araçlarımızla ihtiyaç sahiplerine ulaştık. Şehrimizin de ihtiyaçlarına bu şekilde destek verdik. İşini kaybetmiş insanlara nakit yardımları da yaptık. Ramazan ayında da inşallah ihtiyaç sahibi kardeşlerimize alışveriş kartı vereceğiz.

**Ramazan ayına yönelik çalışmalarınız var mı?

-Ramazan ayında çalışmalarımızın hız kazandığını belirtmiştik. Gıda kolisi dağıtımlarından bahsedebiliriz. Ramazan ayında aynı zamanda insanlara fitre ve zekât da ulaştırıyoruz. Bunun yanında adak ve akika kurbanlarını da ihtiyaç sahiplerine ulaştırmayı sürdürüyoruz. Kısacası insani yardım adına ne akla geliyorsa hepsini Ramazan ayında da gerçekleştiriyoruz. Yine biz zekât konusunu sadece Ramazan ayına sıkıştırılmasını da doğru bulmuyoruz. Çünkü dengesiz bir dağılım oluyor. Mağdur insanların sadece Ramazan ayında elleri bir şey görüyor.

İSLAM DÜNYASININ EN GÜÇLÜ TEŞKİLATIYIZ

**Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?

-Biz Allah'ın izniyle 30 yıl içerisinde kendisini ispat etmiş güvenli ve organize bir teşkilatız. Bizim dünyanın birçok bölgesinde temsilciliğimiz var. İHH olarak güçlü bir yapımız var. Gittiğimiz bölgelerde bizzat bölge halkı ile çalışıyoruz. Bu şekilde hem bölgeyi daha iyi okuyor, hem de daha verimli projelere imza atıyoruz. Şu anda Afganistan Kabil'de de iki noktada ofis açtık. Diyebiliriz ki İslam dünyasındaki kuruluşlar arasında en güçlü teşkilat biziz. Biz eylemde birliğin fikirde birlik oluşturabileceğini düşünüyoruz. Onun için çok konuşmak yerine çok çalışmaktan ve çok iş üretmekten başarı elde etmekten yanayız. Onun için mazlumların olduğu her bölgede bulunmaya ve salih ameli öne alarak çalışmalar yapmaya devam edeceğiz.

RÖPORTAJ: EYYÜB KARAKUZU