Krizde yerli malına sarılın

Krizde yerli malına sarılın

Konya Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Fatih Botsalı, tüm dünya ülkelerinin, global krizin etkilerini hafifletmeye çalışırken, ''Yerli Malı'' kavramına sarıldıklarını söyledi.

Konya Verimliliği Artırma Projesi kapsamında, Konya Sanayi Odası (KSO) Konferans Salonu'nda, ''Yurt Kaynaklarının Etkin ve Verimli Kullanımı Yerli Malı'' paneli düzenlendi. 
Panelin açılış konuşmasını yapan KSO Başkan Vekili Tahir Şahin, insanlar, şirketler ve ülkelerin, sahip oldukları mallarını, paralarını, eşyalarını ve diğer üretim faktörlerini en etkin ve verimli şekilde kullanmak zorunda olduklarını belirtti. 
Yurt kaynaklarının etkin verimli kullanımının özellikle ülkeler için önemli olduğunu ifade eden Şahin, ''Milli kaynakların işletilmesi, yerli fabrikalar kurulması, paranın dış ülkelere gitmesini önlemek, temel tüketim kaynaklarını öz kaynaklardan karşılamak, ekonomimizi geliştirmek en önemli amaçlarımızdan birisi olmalıdır'' diye konuştu. 
Şahin, yerlisi varken yabancı mal almanın kıt kaynakların dışarıya gitmesi ve yatırımların azalması anlamına geleceğini dile getirerek, azalan yatırımın, çoğalan işsizlik anlamına geldiğini kaydetti. 
Konya Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Botsalı da, krizlerin küreselleştiği bir ortamda birçok ülkenin, krize karşı ulusal ekonomik enstrümanlarını güçlendirme gereği gördüğünü belirterek, ''Bugünlerde tüm dünya ülkeleri global krizin etkilerini hafifletmeye çalışırken 'Yerli Malı' kavramına sarılmışlardır'' diye konuştu. 
Türkiye'de, Cumhuriyetin ilk dönemlerinde yerli malı ve yerli üretimin öneminin çok iyi kavranılmış olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Botsalı, ilerleyen yıllarda politik çekişmeler, kökü dışarıda olan bazı oyun ve komplolar nedeniyle yerli sanayinin gelişmesi için başlatılan birçok girişimin yarıda kesildiğini kaydetti. 
Prof. Dr. Botsalı, Alman ve Japon toplumlarının, ülkelerinde üretilen ürünlerin kalitesine büyük güven duyduğunu dile getirerek, şunları söyledi: 
''Küreselleşmenin en büyük savunucularından ABD gibi sanayileşmiş ülkelerde bile bu tür eğilimler çok yaygındır. Birçok gelişmiş ülke, kendi menfaatleri söz konusu olduğunda serbest ticaret, adil ticaret gibi kavramları bir kenara atarak koruyucu önlemler almaktan çekinmemektedirler. Türkiye'nin de ekonomik ve teknolojik gelişme konusunda belirlediği hedef ve öncelikleri esas alarak ulusal stratejiler geliştirmesi, belirlenen hedef ve politikaların yayılmasını sağlayarak toplumun her kesiminde ülke çapında farkındalık oluşturması gerekmektedir.'' Açılış konuşmalarının ardından panele geçildi.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.