Konya'da tapulu tarım arazileri tehlikede! El koyuluyor

Kültürel ve turizm açısından öne çıkan Konya’nın Taşkent ilçesinde yapılacak olan GES projesine vatandaşlardan tepki yağdı. Bölge halkı, tapulu arazilerine kurulacak olan projeye karşı çıktı. Cumhuriyet Halk Partisi Konya Milletvekili Barış Bektaş da gazetemize özel yaptığı değerlendirmede, Konya’nın tarım alanında Türkiye’de lider bir şehir olduğunu vurgulayarak, “Tüm modern ülkeler geleceğini kaliteli beslenme ve güvenilir gıda üzerine kurmasına rağmen Türkiye’de temiz enerji adı altında GES’lerin kurulması gereken eğimler hesap edilmeden, tarım yapılabilecek ve hayvanların otlatılacağı alanlara bir işgal söz konusu. Taşkent’te de yine tarıma, meyveciliğe zarar verecek bir proje yapılıyor” diye konuştu.

‘BANA TAZMİNAT DAVASI AÇILDI’

Barış Bektaş, “Sadece Taşkent değil 2 yıldır bunun savaşını veriyorum Karapınar, Seydişehir’de de bu projeleri dile getiriyorum. Bakış açısında sıkıntı var. Tarım ve hayvancılık yapılan kıymetli alanlar işgal ediliyor. Bu konuları gündeme getirdiğim için bana tazminat davası açıldı” dedi.

İKLİM ÜZERİNDEKİ TEHDİDİ KONUŞULMALI

GES’lerin yoğun bir şekilde Konya’da yapılması noktasında iklim üzerindeki etkilerinin de hesaplanmadığını dile getiren Bektaş, şunları söyledi: “Jeotermal santrallerin kısa vadede hiçbir zararının olmadığı söylenmişti geçmişte ama Ege’de birçok zeytinlik, üzüm bağı ve incir ağaçlarının hastalanmasına neden olduğu görülüyor. GES’in şu an ispat edilmiş bir zararı yok ama bu kadar çok GES’in Konya’da toplanması Konya’nın iklimi üzerinde uzun vadede olumsuz etkiler oluşturacaktır ve maalesef ki etkileri biz geç kaldıktan sonra ortaya çıkacaktır. Temiz enerjiye karşı değiliz ama tarım ve hayvancılık stratejik olarak her zaman önde olması gereken bir durum. Konya’da uygulamada hiçbir zaman eğimli, tarım hayvancılıkta kullanılmayan arazilere değil doğrudan enerji nakil hatlarına yakın olduğu için tarım ve hayvancılık yapılabilecek düz arazilere inşa edildiğini üzülerek görüyoruz.”

TAŞKENT HALKI HUKUK MÜCADELESİNE GİRDİ!

Taşkent halkı da tarım alanlarına sahip çıkmak için hukuk mücadelesini başlattı. Söz konusu enerji şirketinin Taşkent’in bağrına hançer saplamak istediğine dikkat çeken bölge halkı, tapulu tarım alanlarına yapılmak istenen Hidroelektrik Santraline (HES) destek hibrit Güneş Enerji Santrali (GES) projesine karşı çıkıyor. Yapılacak alanın tarım alanı olması yanında Taşkent’in yerleşim alanına, hastane, okul, emniyet alışveriş merkezine yakınlığı da gözlerden kaçmadı.

‘PROJE ŞEHRE TEHDİT OLUŞTURACAK!’

Vatandaşlar, “Bizler dava sürecini başlattık. Biz yasal hakkımızı kullanacağız. Bize sormadan "ÇED gerekli değildir" kararı çıkartıyorlar. Biz bu kararı iptal ettirmeye çalışıyoruz. Buradaki problem şu, bu projenin yapılması şehre bir tehdit oluşturacak. Uzmanlar tarafından görüş aldık. Burada şiddetli bir dolu yağışı olduğu zaman bu panellerin kırılma ihtimalinin yüksek olduğu söylendi. Bu durum hem Taşkent’i hem de Konya ovasındaki insanları tehlikeye atıyor. Projenin yapılacağı alan eğimli bir alan ve raporda buranın bataklık olduğu ifade edilmiş. Bataklık olabilecek tek bir yer var orası da Hidroelektrik Santrali (HES) bölgesidir. Biz küçükken HES projesine büyüklerimiz sesini çıkarmamış ve proje yapılmış. Şimdi bu projenin iptali için Taşkentliler savaş veriyor. Tarım alanlarının işgal edilmesine göz yummak istemiyoruz. Proje dosyasından dikkat çeken bir başka detay ise proje alanı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne (TKGM) göre tarla, bağ ve bahçe alanları proje kapsamında herhangi bir ağaç kesimi yapılmayacaktır yazılması. Oysaki alanda 40 yıllık ve daha genç ağaçlar bulunmaktadır. 1 tane ağaç kesmeden güneş panellerinin nasıl konulacağı merak konusudur. Alanı bataklık ve sazlık diye gösterip tarım dışı arazi vasfı almaya çalışırken yine proje dosyasında alanda sazlık alanlar olmadığı için kuşların uğrak noktası değildir denilerek yaban hayatı yok denilmek isteniyor ve aynı zamanda da kendi kendileri ile çelişiyorlar” ifadelerine yer verdi.

‘TOPRAKLARIMIZI KORUMAYA VE SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ’

Merhaba Gazetesi’ne açıklamalarda bulunan bir Taşkentli vatandaş, şunları kaydetti: “Yapılacak alanının hemen altında Göksu akarsuyunun kolu olan boğaz deresi mevcuttur ve bu derenin suyu açık kanallar ile Konya ovasına taşınacaktır. Bu konuda Avşar Hadimi barajına bağlantı kanallarının inşaatı ve tünel inşaatı devam etmektedir. Uzmanlar, şiddetli bir dolu yağışı yaşanması durumunda kırılan panellerden çıkacak ağır metallerin sulara karışarak insan hayatını ve doğal hayatı olumsuz etkileyeceğini bildiriyor. Aynı zamanda bu sular Konya ovasına içme suyu olarak aktarılacağından Konya halkını da olası bir tehditle karşı karşıya bırakmaktadır. Haklarımızın farkındayız. Bizler Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir vatandaşı olarak bize verilen bu haklarımızı kullanarak bu akla, bilime mantığa, hak, hukuk ve adalete aykırı olan bu projenin yapılmaması için canımız pahasına topraklarımızı korumaya ve savunmaya devam edeceğiz. Hiçbir siyasi parti ayrımı yapmadan bakanlarımızı, milletvekillerimizi, valimizi, büyükşehir ve ilçe belediye başkanlarımızı Taşkent ve Konya halkının sağlığını, doğayı düşünerek vatandaşlarımızın sesine kulak vermeye ve destek olmaya davet ediyoruz”.