Konya bu iki şehirdeki suya talip! 200 kilometrelik borularla taşınacak

Türkiye'nin tahıl ambarı Konya, kuraklık tehdidiyle karşı karşıya. Cihat Yaycı’nın sosyal medyadan gündeme taşıdığı eski DSİ projesi tartışma yaratırken, Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker, bu projenin günümüz koşullarında yetersiz kalacağını belirtti.

Türkiye'nin en önemli tarım merkezlerinden biri olan Konya Ovası, giderek artan kuraklık ve su yetersizliği nedeniyle çölleşme riskiyle karşı karşıya. Bu kritik duruma dikkat çeken Cihat Yaycı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada geçmişte geliştirilen bir DSİ projesini yeniden gündeme taşıdı. Yaycı, paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Türkiye’nin tahıl ambarı Konya Ovası kuraklık ve susuzluktan çöle dönüşüyor. Bunu önlemek için, Süleyman Demirel devrinde DSİ tarafından geliştirilen ‘Murat ve Karasu çaylarının Konya Ovası’na yönlendirilmesi’ projesinin hayata geçirilmesi önemlidir.”

‘KONYA’YA SU NAKLİ ŞART’

Bu öneriye Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker, katılmadığını söyledi. Kavuneker, o dönemdeki iklim koşulları ile bugünkü koşulların birbirinden çok farklı olduğunu vurgulayarak şu değerlendirmede bulundu: “Rahmetli Demirel’in projesi çok güzel bir projeydi, Allah razı olsun, o zamanlar faydasını gördük. Ama o zamanki yağışlarla günümüzdeki yağışlar bir değil. DSİ yeni yatırımlar yaptı, ama bazı bölgelerde yağışlar artık eskisi gibi olmadığı için su miktarları da düştü. Bizim çok acilen, yağış ortalaması değişmeyen bölgeleri yeniden keşfedip suyu Konya’ya taşımamız lazım. Bunun için en uygun görülen yerlerden biri Ermenek, diğeri ise Manavgat. En hızlı ve en yakın şekilde su buradan gelebilir.” Ermenek Karaman'da, Manavgat ise Antalya'da yer alıyor. Yani Konya Karaman ve Antalya'dan 200 kilometrelik hatlarla su getirilmesine talip.

‘KİMSENİN SUYUNU İSTEMİYORUZ, BOŞA AKANI VERİN YETER’

Konya Ovası’nın tarımsal üretimdeki stratejik rolünü hatırlatan Kavuneker, yaşanan susuzluğun sadece Konya’yı değil, tüm Türkiye’yi etkileyeceğini belirtti: “Konya bölgesinin su sorunu, tarım için çok acil bir şekilde çözülmeli. Aksi halde, Türkiye'nin yüzde 13’ünü karşılayan tahılı yetiştiremeyecek duruma geliriz. Bu da kendi topraklarımızda rahatlıkla üretebileceğimiz gıdalar için dışa bağımlılık anlamına gelir. Biz hiçbir ilin suyunu kesin ve Konya’ya verin demiyoruz. İhtiyacı olmayan, boşa giden suların ihtiyacı olan, tarım yapılan bölgelere aktarılmasını talep ediyoruz.”