Kılıçdaroğlu'na Erdoğan'ın elini öptürdüler

Kılıçdaroğlu'na Erdoğan'ın elini öptürdüler

CHP liderinin, el öpen fotomontaj fotoğrafla ilgili açılan davayla ilgili olarak Yargıtay kararını verdi. Fotoğraf ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirildi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu başbakan olduğu dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elini öperken gösteren montajlı fotoğrafın yayımlanmasından dolayı yerel gazete sahibi ile fotoğrafta imzası olan kişinin Kılıçdaroğlu'na üçer bin lira manevi tazminat ödemesine ilişkin karar, Yargıtay tarafından "ifade özgürlüğü" gözetilerek bozuldu. Yargıtay'ın bu kararının ardından fotoğrafta "el öpen Kılıçdaroğlu değil de Erdoğan olsaydı karar ne şekilde çıkardı?" sorusu akıllara geldi. 

Davayı 21 Haziran 2012'de karara bağlayan mahkeme, 3 bin liralık manevi tazminatın, Yön gazetesinin fotoğrafı yayınladığı 24 Ağustos 2011'den itibaren işletilecek yasal faiziyle davalılar Şahin ve Oturak'tan tahsil edilerek, Kılıçdaroğlu'na ödenmesine hükmetti.

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'ne sunulan dilekçede, basın özgürlüğü üstün tutulup davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabul kararı verildiği kaydedilerek, Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin aksi yöndeki kararları örnek gösterildi.

Kararın bozulması talep edilen dilekçede, "Leman dergisinde 6 Temmuz 2006'da, Recep Tayyip Erdoğan'ın, bir vatandaşın sırtına kırım kongo hastalığına neden olan bir kenenin bindirildiği şekliyle resmedildiği Mehmet Çağçağ'ın karikatürü dahi kişilik haklarına saldırı değil, eleştiri hakkı kapsamında değerlendirilerek tazminata hükmedilmemiştir" denildi.

SİYASİ OLAYLAR FOTOMONTAJ FOTOĞRAFLA ELEŞTİRİLDİ

Temyiz talebini değerlendiren Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, "Basın dışı bir olaydaki davranış biçiminin hukuka aykırılık oluşturduğunun kabul edildiği durumlarda, basın yoluyla yapılan bir yayındaki olay hukuka aykırılık oluşturmayabilir" ifadesini kullanarak, kişilik haklarına saldırıda bulunulmamasının da yasal ve hukuki zorunluluk olduğunu vurguladı.

Bu tür davalarda temel ölçütün kamu yararı olduğu ve basının haberi verirken özle biçim arasındaki dengeyi koruması gerektiği aktarılan kararda, dava konusu yayının 12 Haziran 2011'de yapılan genel seçimler sonrasında ortaya çıkan siyasi kriz ile (tutuklu milletvekilleri) ilgili olduğu ve meclis açılışında tutuklu vekillerin tahliye olmamasına rağmen davacı CHP'den milletvekili seçilenlerin yemin ettiğinin anlaşıldığı kaydedildi.

"SİYASİ ELEŞTİRİLERE KATLANILMASI GEREKİR"

Davaya konu resimde bu siyasi gelişmelerin fotomontaj yoluyla oluşturulan bir fotoğraf ile eleştirildiği belirtilen kararda, şu ifadeler yer buldu: "Bu gelişmelerin bir dini bayram zamanına denk gelmesi nedeniyle el öpme şeklindeki gelenek ile de ilişkilendirildiği görülmektedir. Resmin basın ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davacının ana muhalefet partisinin genel başkanı olup siyasi kişiliğinin bulunduğu, ağır siyasi eleştirilere katlanması gerektiği, yayının güncel siyasi durumun ağır eleştirisinden ibaret olup, bu hali ile hukuka uygunluk unsurlarını taşıdığı anlaşılmakla davacı Kemal Kılıçdaroğlu'nun isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir."

Yargıtay'ın bozma ilamının ardından İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde önceki gün yapılan üçüncü duruşmada, usul ve yasaya uygun bulunan 31 Ekim 2013 tarihli bozma ilamına uyulmasına karar verildi.

Davalıların avukatı Kılıç'ın, bozma ilamı doğrultusunda davanın tümden reddini istediği duruşma, ertelendi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.